Ahmet Hakan, Erdoğan'ın esprisi sonrası kendisini hedef alan üç ismi topa tuttu
Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan CNN Türk'te Başkan Erdoğan’la yaptığı programda Erdoğan’ın yaptığı bir espriyi bahane ederek kendisini hedef alan "FETÖ artıkları, PKK çevreleri" dediği kesime ve özellikle 3 isme cevap verdi.
ABONE OLCumhurbaşkanı Erdoğan geçtiğimiz günlerde CNN Türk-Kanal D ortak canlı yayınında gazeteciler Ahmet Hakan, Hande Fırat, Abdulkadir Selvi ve Zafer Şahin'in sorularını yanıtladı. Erdoğan'ın programda Abdülkadir Selvi ve Ahmet Hakan'a yönelik yaptığı espri, FETÖ ve muhalif medyada "muhalefetin militanlığını yapıyor" şeklinde malzeme yapılarak başlatılan algı operasyonu günlerdir devam ediyor.
Çirkin algı operasyonuna bugünkü köşe yazısında cevap veren Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan saldırılar konusunda özellikle Lütfü Türkkan, Ece Üner ve Cemal Enginyurt'a dikkat çekerek "Geçmişte yaptıkları rezaletleri kıyasıya eleştirdiğim için kinlenmişler bana. Fırsat bulduklarını düşünerek saldırıyorlar. Hiçbir zaman siyasi fanatik, siyasi aktivist, siyasi sözcü, siyasi militan olmayacağım." dedi.
İşte Ahmet Hakan'ın "Küfürbaz Lütfü, Maganda Cemal, Facebook Ece" başlıklı köşe yazısı;
Ne iktidarın militanıyım ne de muhalefetin militanıyım.
Yazdıklarım ortada.
Siyasi militanlık, siyasi fanatiklik, siyasi aktivistlik, siyasi sözcülük yapmıyorum.
Siyaset yapmak, siyasetçilerle polemiklere girişmek, siyasetçilere cevap yetiştirmek...
Bunları işim olarak görmüyorum.
Siyasetçilerin yapacağı şeyler bunlar.
Bir köşe yazarının “iktidarı devirip muhalefeti iktidara getirmek” ya da “iktidarı iktidarda tutmak” diye bir görevi olmaz, olamaz.
Hem iktidarın hem de muhalefetin onca milletvekili, onca genel başkan yardımcısı, onca il başkanı var.
Onların işini biz yapacaksak...
Bu milletvekilleri, bu genel başkan yardımcıları, bu il başkanları ne iş yapacak?
Başkalarına karışmam ama benim tutumum net:
Siyasi militanlık, siyasi fanatiklik, siyasi sözcülük, siyasi aktivistlik yapmadım, yapmıyorum, yapmayacağım.
Ama şunun da farkındayım:
Bu tutumumdan dolayı...
İki cepheye bölünmüş ve biraz da kafayı yemiş Türkiye ortamında saldırılara fena halde açık duruma geldim.
İşte vaziyet ortada:
Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığımız program sırasında Erdoğan’ın yaptığı bir espriyi bahane edip nasıl da saldırıyorlar.
Saldırıyorlar da saldırıyorlar.
Bazıları bilinçsizce saldırıyor.
Bilinçsiz saldırganların “saldırı mekaniği” aşağı yukarı şöyle işliyor:
Mademki bu adam muhalefetin militanlığını yapmıyor o halde iktidarın yalakasıdır. Vuralım, üzerine çullanalım, itibarsızlaştıralım.
Bazıları bilinçli saldırıyor.
Bilinçli saldırganların kim oldukları malum: FETÖ artıkları. PKK çevreleri.
Geçelim onları.
Görevlerini yapıyorlar.
Bazılarının saldırı nedeni ise tamamen kişisel.
Geçmişte yaptıkları rezaletleri kıyasıya eleştirdiğim için kinlenmişler bana. Fırsat bulduklarını düşünerek saldırıyorlar.
Bu sonuncu kategorinin iki sembol ismi var:
- BİR: Küfürbaz Lütfü.
- İKİ: Maganda Cemal.
Küfürbaz Lütfü’yü kameraların önünde şehit yakınına ettiği iğrenç küfürler nedeniyle eleştirmiş, kınamıştım.
Gıkı çıkmamıştı o zaman Lütfü’nün.
İçine atmış demek ki...
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın canlı yayında yaptığı espriyi işitince “Bana gün doğdu” diyerek saldırıya geçiverdi.
Cemal Enginyurt'un gazeteci Latif Şimşek'e saldırdığı anlar;
Maganda Cemal’e gelince...
O da televizyon stüdyosunda konuk dövmeye kalkışmıştı. Olaya tanık olan Barış Yarkadaş, maganda Cemal’in ettiği ağza alınmayacak küfürleri anlatırken, “Sokaklardan geliyorum. Ben hayatımda böyle küfürler işitmedim. Kanım dondu. Yüzüm kızardı” demişti. Ben de eleştirmiş ve kınamıştım Cemal’i.
Cemal, o gün bir şey diyememişti eleştirime.
Demek ki o da içine atmış. Demek ki o da fırsatını kolluyormuş.
Bu son olayda kendisine en yakışan şekilde kafayı çıkardı hemen.
Cemal’le ilgili bir şey daha söyleyeceğim:
Kısa bir süre önce televizyon ekranlarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı öyle bir övüyordu ki bu Cemal, Türkiye’nin en iktidar yanlısı kişisi bile Erdoğan’ı öyle övmemiştir.
Bir de kategori dışı Facebook Ece var.
Sürekli Facebook’tan apardığı aforizmaları, insanlığın sırrını açıklıyormuş gibi bir yüz ifadesiyle dile getiren bu vatandaşla da geçmişte acı tatlı polemikler yaşamıştık.
Benim açımdan yaşanmış bitmişti saygısızca.
Ama demek ki onun açısından tam bitmemiş.
O da fırsatını bulduğunu düşünerek bu saldırı korosuna katıldı.
Ama ne olursa olsun ben kararlıyım:
Hiçbir zaman siyasi fanatik, siyasi aktivist, siyasi sözcü, siyasi militan olmayacağım.
Böyle devam yani.
Ruh halime gelince...
Acayip kanıksamış olmalıyım ki bu tür saldırıları, bir tür hissizleştim galiba.
Artistlik olsun diye söylemiyorum, gerçekten böyle.
Resmen hissizleştim.
Takmıyorum artık.
Matrix’teki Neo örnek olayında olduğu gibi...
Kurşunlar üzerimden sekiyor.