Bin yıl süreceği iddia edilen 28 Şubat'ın karanlık izleri silindi: Türkiye kazandı
28 Şubat postmodern darbesinin üzerinden 26 yıl geçti. O dönem başörtülülere uygulanan zulüm AK Parti iktidarında bitti. Artık Türkiye'nin başörtülü bakanı, valisi, askeri ve çok başarılı akademisyenleri var.
ABONE OLBugün, 28 Şubat postmodern darbesinin yıl dönümü.
Bin yıl sürecek denilen darbenin üzerinden 26 yıl geçti. Bu süre içinde Türkiye'de çok şey değişti.
O günlerde, öğrenciler sırf başı kapalı olduğu için okullara alınmıyor, başarıları görmezden geliniyor; açık açık, "Kes sesini, senin konuşmaya hakkın yok" deniliyordu.
Okullar önünde protesto hakkını kullanan öğrenciler polisin sert müdahalesiyle karşılaşıyordu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun SSK Genel Müdürü olduğu dönemde katıldığı televizyon programlarında başörtüsü için "Bir metrelik bez parçası" deniliyordu.
TBMM'de, Başbakan'ın talimatıyla, milletvekiline sırf başı kapalı olduğu için "haddinin bildirilmesi" isteniyordu.
Askerlerin anneleri, eşleri ve kız kardeşleri başı kapalı olduğu için yemin törenlerine alınmıyordu.
Türkiye, 28 Şubat'ın karanlık gölgesi altında 2002 seçimlerine girdi. Hem ekonomik hem de toplumsal sıkıntıların iyice bunalttığı seçmen, AK Parti'yi tek başına iktidara taşıdı.
AK PARTİ VE MHP YASAĞI KALDIRMAK İSTEDİ, CHP İTİRAZ ETTİ
23 Şubat 2008'de AK Parti ve MHP'nin desteğiyle Anayasa değişikliğine gidildi. CHP'nin itirazı üzerine Anayasa Mahkemesi laiklik ilkesine aykırı olduğu gerekçesiyle yürürlüğü iptal etti.
AK PARTİ'NİN DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ
1 Ekim 2013'te Demokratikleşme Paketi açıklandı. Kamuda kılık kıyafet yönetmeliğinin 5. maddesinde yapılan değişiklikle kısıtlayıcı hükümler uygulamadan kaldırıldı. 31 Ekim 2013'te AK Partili dört kadın milletvekili TBMM Genel Kurulu çalışmalarına başörtülü olarak katıldı. Başörtüsüne uygulanan yasağı fiilen kaldıran hamle de bu oldu.
YASAK KALKTI, TÜRKİYE KAZANDI
Başörtülülere uygulanan yasak ve zulmün sona ermesiyle, Türkiye yeni bir döneme girdi. Artık Türkiye'nin başörtülü bakanı, milletvekili, valisi, askeri ve akademisyenleri var.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis grubunda bu konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "AK Parti, Cumhur İttifakı; Meclis ve hükümet olarak bu konuda attığımız her adımın kazananı Türkiye olmuştur, milletimiz olmuştur, fert fert her bir insanımız olmuştur" demişti.
TÜRKİYE'DE BAŞÖRTÜSÜ YASAĞININ TARİHÇESİ
KAMUDAKİ İLK BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI CHP DÖNEMİNDE OLDU
CHP uzun yıllar boyunca başörtü yasağının en büyük destekçisi oldu. Bülent Ecevit'in başbakan olduğu 1978'de, CHP hükümetinin Çalışma Bakanlığı ilk defa resmi olarak kadın memurların başörtüsü örtmesini yasakladı.
12 Eylül darbesinden önce üniversitelerde başlayan yasaklar, farklı şehirlerde yayılarak devam etti.
Darbenin ardından 1983'te üniversitede önce serbest bırakılan başörtüsü, Danıştay'a götürülerek tekrar yasaklandı. 1984'te kaldırılan yasak, 1987'de yeniden yürürlüğe kondu. Turgut Özal'ın girişimleriyle çıkan iki düzenleme de Anayasa Mahkemesi'nde iptal edildi.
1990'da çıkarılan yeni kanun, SHP tarafından Anayasa Mahkemesi'ne götürüldü. Mahkeme, SHP'nin talebini reddetti.
KANUNSUZ BAŞÖRTÜSÜ YASAĞI
28 Şubat sürecinde, Yüksek Öğrenim Kurulu 1997'de kanuna aykırı şekilde karar alarak üniversitelerde başörtüsünü yasakladı. Başörtülü öğrencilerin sadece derse girmesi değil, kampüs içinde dolaşması bile yasaklandı.
O günlerde, Kılıçdaroğlu başörtüsünü "Bir metrelik bez parçası olarak" aşağılıyordu.
MERVE KAVAKÇI BAŞÖRTÜLÜ OLDUĞU İÇİN YEMİN EDEMEDİ
1999'da milletvekili seçilen Merve Kavakçı, başörtülü olduğu için Meclis'te DSP'li milletvekilleri tarafından protesto edildi, DSP Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevit tarafından zorla salondan çıkarıldı.
CHP, 2007'deki Cumhurbaşkanlığı seçiminde eşi başörtülü birinin aday olmaması için ortalığı ayağa kaldırdı. 27 Nisan muhtırasıyla yeni darbe için süreç hazırlanmak istendi.
CHP BAŞÖRTÜSÜ SERBESTLİĞİ İÇİN OY VERMEDİ
2008'de üniversitelerdeki başörtüsü yasağı 411 milletvekilinin oyuyla kaldırıldı. CHP bu oylamada karşı oy verdi.
2013'te de başörtülü olarak kamuda çalışma yasağı sona erdi.
CHP'NİN İSTEĞİYLE BAŞÖRTÜSÜ SERBESTLİĞİ KALDIRILDI
Başörtü yasağının kalkması kararını Kemal Kılıçdaroğlu'nun da aralarında olduğu CHP'li milletvekilleri Anayasa Mahkemesi'ne götürdü. DSP'li milletvekillerinin de desteğini alan CHP, değişikliğin iptali veya yok hükmünde kabul edilmesini ve yürürlüğün durdurulmasını istedi.
Yüksek Mahkeme, CHP'nin talebini kabul ederek başörtüsünün üniversitelerde serbest bırakılmasına ilişkin anayasa değişikliğini iptal ettiği ve yürürlüğünü durdurdu.
Bu sırada, Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya da 14 Mart 2008'de "laikliğe aykırı fiillerin odağı haline geldiği" iddiasıyla Anayasa Mahkemesi'nde parti kapatma davası açtı.
CHP, başörtüsünün yeniden yasaklanması için uğraşırken diğer taraftan da 2008'de başörtüsü açılımı adı altında parti programı düzenledi ve çarşaf giyen kadınlara rozet taktı.
2009'da kaset skandalıyla genel başkan değişti. CHP'nin yeni Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Başörtülü kızlar üniversiteye rahatlıkla girecek ve bunu CHP çözecek" dedi. Ancak bir gün sonra, "Kızlar okula türbanla gidecek demedim" diyerek geri adım attı.
28 Şubat'ı dilinden düşürmeyen Kılıçdaroğlu yakın zamanda yaptığı açıklamada, "28 Şubat mağdurları ile de barışacağız; 28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz" demişti.
Ancak Kılıçdaroğlu'nun, 1998'de SSK Genel Müdürü olduğu dönemde başörtülü çalışanlar hakkında soruşturma başlattığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu'nun o dönem yaptığı açıklama şöyle:
"Başbakanlık genelgeleri doğrultusunda personelimizden kılık kıyafet yönetmeliğine uymasını istiyoruz. Personelin birçoğu türbanını çıkarırken, bir kısmı türban üzerine peruk takmaya başladı. Mahkeme kuralları var. SSK avukatları da bu kurallara uymak zorunda. Türbanla duruşmalara girme konusunda ısrar etmeleri ve mahkemeye girememeleri üzerine, görevlendirildikleri davalar tehlikeye giriyor."