Can Ataklı'dan 15 Temmuz'un yıl dönümünde skandal sözler!
Gazeteci Can Ataklı 15 Temmuz alçak darbe girişiminin yıl dönümünde skandal açıklamalarda bulundu. Ataklı, şehit Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok'la ilgili açık açık yalan söyledi.
ABONE OLHABER7
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) üniforma giymiş teröristlerinin Türkiye Cumhuriyeti ve seçilmiş hükümete karşı devletin emanet ettiği silahları vatanın öz evlatlarına doğrultarak kalkıştığı darbe girişiminin üzerinden 8 yıl geçti. Darbenin yıl dönümünde şehitlerimiz yurdun dört bir yanında Kur'an tilavetleri ve dualarla anılırken gazeteci Can Ataklı'dan skandal açıklamalar geldi.
AÇIK AÇIK YALAN SÖYLEDİ
15 Temmuz alçak darbe girişimine ilgili hala bazı sorular olduğunu savunan Ataklı, 15 Temmuz şehitlerinden Erol Olçok ve Abdullah Tayyip Olçok'un balistik incelemesinin ve raporlarının darbeden çok kısa bir süre sonra açıklanmış olmasına ve darbeciler tarafından şehit edildiklerinin ispatlanmasına rağmen, baba Olçok ve oğlunu vuran kurşunların balistik incelemelerinin yapılamadığını iddia etti.
Ataklı sözlerinin devamında ise şu ifadelere yer verdi;
Bakın Erol Olçok tesadüfen ölmedi. Erol Olçok neden oradaydının cevabı çok önemli. Bakın ısrarla antattığım bir konudur bu. Erol Olçok AK Parti'nin beyni. Bu kadar önemli biri kontrolsüz kalabalıkların önünde yer almaz. Eğer kontrolsüz bir kalabalığın en önünde yer alıyorsa o olay kontrollüdür ve hiçbir şey olmayacağını biliyorlardır. Cemaat diye FETÖ diye bir şey yok arkadaş bunu bilin bir kere. FETÖ METÖ yok. FETÖ diye bunlar uydurdular.
OTOPSİLER 16 TEMMUZ'DA YAPILDI
Ancak 15 Temmuz günü şehit edilen Erol Olçok'un Adli tıp raporu 16 Temmuz'da yapılmış şehidin bedeninde herhangi bir mermi çekirdeği olmadığı tespit edilmişti. Abdullah Tayyip Olçok'un otopsisi de 16 Temmuz 2016 tarihinde yapılmış vücudunda 7,62 mm çağında ve 2,7 cm uzunluğunda 1 adet mermi ile şehit edildiği tespit edilmişti.
Raporda Abdullah Tayyip Olçok'un ölüm nedeni olarak "Ateşli silah mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı kaburga kırığıyla birlikte büyük damar ve iç organ yaralanmasından gelişen iç kanama" olduğu belirtilmişti.
