Mazlum olan Kur'an talebesi Narin, fakat hedef yine İslam! Saldırıların merkezi aynı

• Haber7 - ÖZEL

Kur'an talebesi Narin Güran'ın feci şekilde öldürülmesi bütün Türkiye'yi yasa boğarken DEM Parti ve türevleri olayı siyasi istismara dönüştürme gayretine girdi.

Kamuoyunda infiale neden olan Narin Güran cinayetini istismar ederek sokaklara taşımaya çalışan ancak amacına ulaşamayan DEM Partililer ve aynı zihniyetin ürünleri, bu kez Kur'an talebesinin vahşice öldürüldüğü olayı kullanarak İslam'a kin kusma aracına dönüştürdü.

KUR'AN KURSU İLE İLİŞKİLENDİRME ÇABASI

♦ DBP Genel Başkanı Çiğdem Uçar, Halk TV'de Kur'an kurslarını hedef alarak sözde 'Kürdistan' propagandası yaptı. Küçük Narin’i siyasetine alet eden Uçar, “Kürt düşmanı politikalarda Hizbul-Kontra politikalarına karşı sahip olduğu hafızaya güveniyoruz. O hafıza, Kürdistan’ı ayakta tuttu, bundan sonra da ayakta tutmaya devam edecek.” dedi.

♦ DEM Parti Milletvekili Beritan Güneş, Narin Güran'ın cansız bedeni yanında bulunan Elif Ba’yı örnek göstererek, Kur'an kurslarına yönelik saldırgan ifadeler kullandı.

PKK terör örgütünün çocukları katlettiği gerçeğini görmezden gelen Güneş, devletin her köyde ve mahallede Kur'an kurslarına yatırım yaptığını söyledi. Güneş, "O Kur'an kurslarında neler yapılıyor?" sorusuyla imalı ithamlarda bulundu.

♦ Diğer taraftan Halk TV, Narin'in Kur'an kursundan çıktıktan sonra kaybolması üzerinden algı operasyonu yapmaya kalktı. Kanalın canlı yayınında konuşan bir şahıs, "4 yaşındaki çocuk Kur'an öğrenebilir mi? Öğrense ne olur? Bu mantığa, bilime, her şeye aykırı. Akla aykırı. 4 yaşındaki çocuğa Kur'an'ı nasıl öğretirsin ya! Olamaz." ifadelerinde bulundu.

♦ CHP'ye yakınlığı ile bilinen gazeteci Memduh Bayraktaroğlu skandal ifadelerde bulunarak Narin Güran'ın ölümünü imam hatip liseleri ve Kur'an kurslarına bağladı. Akıl ve mantıktan uzak bir yorum yapan Bayraktaroğlu, "Narin’in Kuran kursundan çıktıktan sonra öldürülmesi ve bir torbaya konularak gölete atılması bir kez daha göstermiştir ki, imam hatip liseleri ve Kur'an kursları kapatılmalı, bazı suçlarda idam cezası geri getirilmelidir." ifadesiyle İslam'a saldırdı.

'NAMAZ' İFADESİ KASITLI MI SÖYLENDİ?

Narin’i dere yatağına bir çuval içerisinde gömdüğünü itiraf eden Nevzat Bahtiyar’ın ifadesi üzerinden İslam'a yönelik saldırı devam etti. İtirafçı Bahtiyar, Narin’i taşların içine gömdükten sonra eve gidip namaz kıldığını ve köylülerle birlikte arama çalışmalarına katıldığını söyledi.

İtirafçının ifadesinde 'namaz kıldığını' belirtmesi, daha önce Kur'an kurslarını hedef alan istismarcı grupları harekete geçirdi.

HÜDA PAR AÇIKLAMASI: SALDIRILARIN MERKEZİ AYNI

Narin'in amcasının ve itirafçının DEM Partili olduğu iddia edilmesine rağmen sosyal medyada aynı gruplar HÜDA PAR'ı da hedef aldı. 

Konuyla ilgili açıklama yapan HÜDA PAR  Parti Sözcüsü Serkan Ramanlı, HÜDA PAR'ın hedef gösterilmesine sert tepki gösterdi. Haber İsrail adlı siyonist bir hesap tarafından yapılan paylaşımla organize bir algı operasyonunun başlatıldığını kaydeden Ramanlı, toplumsal acılar üzerinden siyasi rant devşiren kesimlerin, HÜDAPAR’a yönelik yalan ve iftira dolu paylaşımlar yaptığını ifade etti.

"ORTA ZEKALI BİR KİŞİ BUNU BİLİR"

"Dikkatli bir gözlemci bu alçakça iftiraların tek bir merkezden yönetildiğini fark etmiştir. Bu merkezin kim ve neresi olduğu aslında herkesçe malumdur." diyen Ramanlı,  şu ifadelerde bulundu:

"Haber İsrail isimli bir sosyal medya kullanıcısı Narin kızımız aranmaktayken böyle bir paylaşımda bulunmuş ve bütün sonraki paylaşımlar bu paylaşımı ilham alarak bu paylaşımdan esinlenerek bu paylaşımın hedef göstermesi üzerine partimizi hedefe koymuş. Bu paylaşımda da 'Kızın amcası hem muhtar hem Kur'an kursu hocası hem de HÜDAPAR üyesi yayın yasağı bu yüzden' demiş. Orta zekalı bir kişinin aynı anda hem muhtar hem Kur'an kursu hocası olamayacağını. Bu ikisinden biri olanın da parti üyesi olamayacağını zaten biliyor. Ama amaç başka. Amaç partimizi hedefe koyan bu siyonist barbar çetenin kamuoyu nezdinde partimizle ilgili zedelemek ve karalama kampanyasının başını çekmek. Bilinçli veya bilinçli şekilde pek çok kişi bu yalan ve iftiralara alet olmuş. Bilip bilmeden örgütlü kötülüğün bir parçasına dönüşmüştür."

"SİYASİ RANTA ÇEVİRMEYE ÇALIŞMAK CANAVARLIKTIR"

HÜDA PAR'ın resmi hesabından ise şu açıklama yapıldı:

"Açıktır ki masum bir çocuğun alçakça katledilmesini siyasi ranta çevirmeye çalışmak canavarlıktır. Böyle can acıtıcı bir vahşetten istifade etmeye çalışmak mide bulandırıcı bir iğrençliktir. Yalan ve iftiralarla hedef saptırmak, olayı sulandırıp gerçeğin ortaya çıkmasını engellemektir. Gerçek suçluyu/suçluları gizlemek ya da suç ortaklığını gözlerden ve dikkatlerden kaçırmaktır. Olayın takipçisi olup adaletin yerini bulmasını istemek ayrı bir şey, bir masum çocuğun alçakça katledilmesi üzerinden provokasyon yapıp halkın duygularını suiistimal ederek kaos peşinde olmak başka bir şeydir. Duyarlı halkımız da kimin iyi niyetli kimin art niyetli olduğunu görebilecek durumdadır."

DAĞA KAÇIRILAN VE TECAVÜZ EDİLEN KÜRT KIZLARINA DUT YEMİŞ BÜLBÜLLER

Bir taraftan kendi çocukları yurtdışında alem yapan diğer taraftan terör örgütü PKK'nın dağa kaçırdığı Kürt çocuklarına göz yuman DEM Partili yöneticiler, elebaşların çocuklara tecavüz etmesine de göz yumuyor. Narin Gündar üzerindne algı operasyonu yapan DEM Parti ve türevleri, küçücük çocukları silah altına alan ve her türlü iğrençliği yapan terör örgütü PKK'ya tek kelime etmiyor.

SABIKASI KABARIK BİR PARTİ 'TEMİZİM' ROLÜ OYNAYAMAZ!

Diriliş Postası'na konuşan Sosyolog-Yazar İsmail Öz, “Eğer zerre kadar samimiyetleri varsa önce PKK'nın kaçırdığı kız çocuklarının hesabını sorsunlar. Sabıkası kabarık bir parti ‘temizim’ rolü oynayamaz.” dedi.

Öz, “Yıllardır PKK’nın kaçırdığı çocukları için nöbet tutan, yürekleri yanık annelerin sesine kulaklarını tıkamış olan DEM’lilere, acaba bugün Narin kızımızın hayatını önemsiyor gibi gösteren şey nedir?” diye sorarak şunları kaydetti:

“Çocuk istismarcısı, kaçakçısı PKK’ya bir kelime etmeyen DEM’liler, en başından beri bütün imkânlarını seferber etmiş iktidarı ve devleti de hedef alarak konunun takipçisi olacaklarmış. Bu acınası hâlin bir koruma kollama olabileceğine kendilerinden başka inanan var mı? Eğer zerre kadar samimiyetleri varsa önce PKK’nın kaçırdığı kız çocuklarının hesabını sorsunlar. Sabıkası kabarık bir parti, ‘temizim’ rolü oynayamaz. Hele de Narin’in günahsız ve masum ölümü üzerinden hiç oynanamaz. Tıpkı PKK katillerine hesap sorduğu gibi, Narin’in katillerine de hesap soracak bir devletimiz, iktidarımız vardır.”

YASİN BÖRÜ VE ARKADAŞLARINI KATLEDENLERE SUSTULAR

Narin Güran cinayetini istismar eden aynı zihniyet, Yasin Börü ve arkadaşlarını 10 yıl önce Kurban Bayramı'nda ihtiyaç sahiplerine kurban eti dağıtırken PKK/HDP'liler tarafından vahşice katletmişti. O dönem DEM Parti/HDP yöneticileri, henüz çocuk yaşta olan Yasin Börü, Riyad Güneş, Hüseyin Dakak, Hasan Gökgöz, Turan Yavaş ve Cumali Güneş için bu katliama sessiz kalmıştı.