Çevik Bir'e KKTC'deki suikast soruldu

Ergenekon soruşturmasıyla ilgili ifadesi alınan emekli Org. Bir'e, 1997'de KKTC'deki tatbikatta Org. Kıvrıkoğlu'nu sıyırıp albay Berkay'ı öldüren kurşunun sorulduğu öğrenildi

ABONE OL
GİRİŞ 28.06.2009 09:27 GÜNCELLEME 28.06.2009 09:27 GÜNCEL
Çevik Bir'e KKTC'deki suikast soruldu

Abdurranman Şimşek'in haberi

Önceki gün Ergenekon savcılarına ifade veren 28 Şubat sürecinin mimarlarından Genelkurmay eski 2. Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir'in eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu'na suikast iddiasıyla ilgili sorgulandığı ortaya çıktı.

Ergenekon savcıları, Bir'e 5 Kasım 1997'de KKTC'de yapılan Toros-2 tatbikatında albay Vural Berkay'ın seken bir mermiyle vurulması olayı hakkında bilgisinin olup olmadığını sordu.

Bir istihbaratçının, "Asıl hedef, tatbikatı izleyen dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu idi. Kıvrıkoğlu'nun kulağının yanından geçen mermi albay Vural Berkay'ı vurdu. Eğer Kıvrıkoğlu öldürülseydi Çevik Bir'in önü açılacaktı" yönündeki ihbarı üzerine sorulan bu soruyu Bir'in yalanladığı öğrenildi. Tatbikatta albay Berkay'ın Özel Kuvvetler Komutanlığı'na ait uzun namlulu bir silahla vurulması olayıyla ilgili muamma bugüne kadar çözülemedi. Tatbikat esnasında yakın gelecekte komuta kademesini değiştirecek bir suikastın planlandığı ve asıl hedefin dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu olduğu öne sürülmüştü. İddialara göre bir yıl sonra Genelkurmay Başkanlığı görevine getirilecek olan Kıvrıkoğlu'nun bir suikasta kurban gitmesi halinde Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir'in önü açılacak, hatta Bir, Genelkurmay Başkanlığı'na kadar yükselebilecekti. Albayı şehit eden merminin Genelkurmay 2. Başkanı Çevik Bir'e bağlı Özel Kuvvetler Komutanlığı'na ait bir silahtan çıkmış olması, bu iddiayı güçlendiren bir emare olarak gösterilmişti. Dönemin Özel Kuvvetler Komutanı Tümgeneral Engin Alan'ın "Çevik Bir'in ekibi" nden olduğu da öne sürülmüştü. Toros-2/1997 tatbikatından bu yana çeşitli spekülasyonlara konu olan bu önemli olay ne Genelkurmay bünyesindeki askeri savcılıklar ne de diğer savcılıklarca kapsamlı bir şekilde araştırılmadı. Ancak on yıl sonra -Haziran 2007'de- başlayan Ergenekon soruşturması esnasında savcılara ulaşan bir ihbar tatbikatla ilgili dosyanın yeniden incelenmesine neden oldu.

GİZLİ TANIK İHBARI

Bir istihbaratçı, Ergenekon savcılarına ihbarda bulunarak, Berkay'ı öldüren kurşunun aslında Kıvrıkoğlu'nu hedef aldığını, bu gerçeğin bazı yetkililerce örtbas edildiğini iddia etti. İstihbaratçı, Kıvrıkoğlu'nu hedefleyen mermiyi ateşleyen asker ile ona yardım eden askerin 16 Mayıs 2001'de Malatya'nın Akçadağ ilçesindeki uçak kazasında öldüğünü de öne sürdü. O tarihte Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı Hava Grubu'na ait Casa tipi askeri uçak Malatya Akçadağ Güzyurdu köyü civarında düşmüştü. İstihbaratçı, 1998'de göreve geldikten sonra Amerika Birleşik Devletleri'yle askeri ilişkileri askıya alan ve dört yıllık görev süresi boyunca hiç ABD'ye gitmeyen Hüseyin Kıvrıkoğlu'na yönelik başarısız suikast girişiminin ABD-İsrail bağlantılı unsurlar tarafından tertiplendiği iddiasını da ortaya attı. Ergenekon savcıları ise uçak kazasında ölen askerlerin isimlerini tespit etti ve 1997'deki tatbikat ile Casa uçağının düşmesi arasında bir ilişki olup olmadığını araştırmaya başladı. Savcılar, istihbaratçının bu vahim iddiasını önceki gün emekli Orgeneral Çevik Bir'e sordu. Çevik Bir'in iddiayı yalanladığı öğrenildi.

Albayın eşi: Katili bulun

KKTC'deki Toros-2/97 tatbikatında şehit olan albay Vural Berkay'ın eşi Jale Berkay 2005'te bir gazeteye yaptığı açıklamada kocasını öldüren kurşunu ateşleyen kişinin bulunmasını istemişti. Tatbikatı Kıbrıs'ta izleyen Jale Berkay eşinin ölümüyle ilgili şu açıklamayı yapmıştı: "Eşimin arkadaşları kurşunun M-16'nın bir suikast silahı olduğunu söylediler. Eşimin otopsi raporunda merminin ucunun darbeli olduğu söylendi. Başka bir yere çarpan mermi hızını keser. Mermi kalbi darmadağın edip sol kulakçıkta kalmış. Eğer kurşun sekmiş olsaydı mutlaka hız kaybeder girdiği yerde kalırdı dediler. Olay günü tatbikat anının filme çekildiğini biliyorum. Hatta eşimin birliğinden bir astsubayın elinde kamera vardı ve albayımın vurulduğu anı çektim dedi ancak ne derecede gerçektir bilemiyorum. Sonra dediler ki; O astsubay tüm tatbikatı çekmedi. Ama çekilen kaset sonra ortadan yok oldu. Olayda büyük mu ammalar var, beni aşıyor."

KAYNAK : (Sabah)