Temizöz davasında reddi hakim şoku

Diyarbakır'da faili meçhul cinayetlerden yargılanan Kayseri Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz'ün de yargılandığı davada Mağdur avukatların reddi hakim talebi mahkeme başkanlığı tarafından kabul edildi.

ABONE OL
GİRİŞ 09.10.2009 12:15 GÜNCELLEME 09.10.2009 12:15 GÜNCEL
Temizöz davasında reddi hakim şoku

Kayseri Jandarma Alay Komutanı Cemal Temizöz ve eski Cizre Belediye Başkanı Kamil Atağ'ın da aralarında bulunduğu 6 sanıklı davanın duruşmasında, müdahil avukatların reddi hakim talebi kabul edildi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan ve müdahil 2 avukatın dışarı çıkarılmasından sonra ara verilen duruşmaya yeniden başlandı. Ancak, duruşmanın başlamasıyla müdahil avukatlardan Ali Koç, söz alarak Mahkeme Başkanına şunları söyledi:

''Yaşanan tartışmalar duruşma zaptına tam olarak geçirilmemiştir. Mahkeme iki müdahil avukatın salondan çıkarılması yönünde karar vererek tarafsızlığını yitirmiştir. Bu karar keyfidir. Ayrıca sanıklardan Cemal Temizöz'ün avukatının ücretinin Jandarma Genel Komutanlığınca verildiği yönünde dosyada bulunan belgeye göre, bizce devlet bu davada taraf olduğunu göstermektedir. Bu nedenlerle reddi hakim talebinde bulunuyoruz.''

Bunun üzerine mahkeme durum değerlendirmesi yapmak amacıyla kısa bir ara verdi. Aradan sonra tekrar yapılan duruşmada mahkeme başkanı Menderes Yılmaz, müdahil avukatların reddi hakim talebinin kabul edildiğini açıkladı.

Reddi hakim talebinin kabul edilmesiyle bugün tamamlanacak olan duruşmadan sonra dosya bir üst mahkeme olan 4. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilecek. 4. Ağır Ceza Mahkemesi, bundan sonra duruşmanın hangi mahkemede yapılmasına karar verecek.

AVUAKTLAR MAHKEMDEN ATILDI

Şırnak'ın Cizre ilçesindeki fail meçhul cinayetlerden sorumlu olduğu iddiasıyla 7 kişinin yargılandığı dava duruşmasında tartışan 2 müdahil avukat mahkemeden atıldı.

Cizre'de 1993-1995 yılları arasındaki meydana gelen fail meçhul cinayetlerden sorumlu oldukları iddiasıyla aralarında Kayseri Jandarma Komutanı Albay Cemal Temizöz ve Cizre eski Belediye Başkanı Kamil Atak'ın bulunduğu 7 kişinin yargılanmasına devam edildi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Albay Cemal Temizöz, Kamil Atak, Hıdır Altuğ, Âdem Yakın, Fırat Altun (Abdulhakem Güven) ve Tamer Atak hazır bulundu. Duruşma mağdur beyanlarının alınmasıyla başladı.

Mahkeme heyeti önce 1994 yılında öldürülen Ramazan Uykur'un oğlu İsmet Uykur'u dinledi. Uykur, babasının duruşma salonunda olan Tamer Atak ve Kukel Atak tarafından gözlerinin önünde taranarak öldürüldüğünü söyledi. Tamer ve Kukel Atak'ın babasının öldüğünden emin olduktan sonra da ateş ettiğini savunan İsmet Uykur, "Babamı öldürenlerden şikâyetçi ve davacıyım. Babamın niçin öldürdüğünü öğrenmek istiyorum." dedi.

MAHKEMEDE TARTIŞAN AVUKATLAR DURUŞMADAN ATILDI

Mahkeme başkanın 'neden şikâyetçi olmadın?' sorusu üzerine Uykur, "O dönem Cizre savaş alanı gibiydi. Bu nedenle şikâyetçi olmadım." diye konuştu.

Müdahil Avukat Bahattin Özdemir'in sorusu üzerine ise Uykur, birlikte çalışan korucular ve jandarmadan korktukları için babasını öldürenlerden şikâyetçi olmadığını yineledi.

Sanık avukatı Nail Karaaslan'ın söz alarak müşteki İsmet Uykur'a olayın saatini sorması üzerine müdahil avukatı olan Sezgin Tanrıkulu, soruya itiraz etti. Bunun üzerine sanık avukatı Karaaslan, "Sen karışma. Biz sizi saygıyla dinledik." diye itiraz etti.

İtiraz üzerine müşteki avukatı Tanrıkulu ayağa kalkarak "Bir avukata 'sen' diye hitap edemezsin terbiyesiz." ifadelerini kullandı. Bunun üzerine müdafi avukatlarıyla müdahil avukatları arasında uzun süre tartışma yaşandı.

Mahkeme başkanı tartışmalar üzerine müdahil avukatlarından Sezgin Tanrıkulu ve Bahaatin Özdemir'i CMK 252/f bendine göre duruşma salonunda atılmasına karar verdi. Karar üzerine müdahil avukat Sezgin Tanrıkulu, "Burası bir vicdan mahkemesidir. Sanıklara tanıdığınız hoşgörüyü müştekilere göstermiyorsunuz." şeklinde konuştu.

Müdahil avukatı Bahattin Özdemir'in bütün tartışmanın müdafi avukatı Karaaslan'ın "Sen karışma" ifadesi nedeniyle yaşandığını hatırlatarak, "Ben duruşma salonundan atıldıktan sonra bu ifadeler tutanağa geçiyor. Bu da tutanakta sahtekârlıktır. Yasaları okumadan hâkim olunca böyle olur." diyerek salonu terk etti.

KAYNAK : (CİHAN -AA)