Felaket senaryosu cuntanın siparişi mi?
Üst düzey bir subayın 'darbe andıcı'yla Ergenekon savcılarına gönderdiği ihbar mektubu, 2006-2007'deki Hudson Enstitüsü'nün karanlık senaryosu ve darbe iddialarını yeniden gündeme getirdi. O dönem yaşanan gelişmeleri hatırlayalım:
ABONE OLİhbar mektubunda, Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi'ne, 'kamuoyunu yönlendirme amaçlı' belge hazırlanması için emir verdiği ileri sürülen dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Ergin Saygun'un adı Türkiye için felaket senaryosu hazırlayan Hudson Enstitüsü'yle ilişkisiyle gündeme gelmişti.
27 NİSAN'DAN 1 YIL ÖNCE
İhbar mektubuna göre, bazı akademisyenler ve CHP yöneticilerinin katkısıyla darbe ortamı hazırlamak için hazırlanan belgeler için emir veren Ergin Saygun'un, Kasım 2006'da Hudson Enstitüsü'nün Avrasya Politikaları ve Türkiye Direktörü Zeyno Baran'la görüştüğü ileri sürülmüştü. Bu yöndeki haber ve yorumlar, Saygun ve Baran tarafından şimdiye kadar yalanmadı. Zeyno Baran iddia edilen bu görüşmeden bir ay sonra 2006 Aralık ayında Newsweek Dergisi'nde Türkiye'de darbe olacağını iddia ettiği yazıyla gündeme geldi. Baran adını açıklamadığı bir generali kaynak gösterdiği yazısında “Türkiye'de 2007'nin Nisan ayında darbe olma ihtimali yüzde 50” diyerek tarih de verdi.
FELAKET SENARYOSU DEVREDE
ABD'deki 'şahinler'e yakınlığı ile bilinen Hudson Enstitüsü ve Zeyno Baran'ın ismi 2007'de de günlerce tartışılan 'felaket senaryosu'yla gündeme geldi. Ülkede darbe ortamı oluşturacak senaryo, bombalı bir saldırıda 50 kişi ölüyor, Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'ya suikast düzenleniyor ve her iki olay PKK'ya mal edilerek Türk ordusunun Kuzey Irak'a girmesi öngörülüyordu. Aylar önce 'darbe olabilir' kehanetinde bulunan Zeyno Baran'ın yazısı ise 27 Nisan gecesi Genelkurmay Başkanlığı internet sitesine konan bildiriyle tekrar gündeme geldi. Türkiye darbe mi olacak sorusunu tartışırken Baran'ın kaynak gösterdiği generalin kim olduğu ise hala ortaya çıkmadı.
O dönemde yaşanan gelişmeler, 'darbe andıcı' ile gönderilen ihbar mektubunda, dönemin Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Saygun'un emriyle hareket ettiği ileri sürülen cuntanın, Hudson Enstitüsü'yle organize hareket etmiş olabileceğini akıllara getirdi.