Mülteci gemisin batmasına TSK'dan açıklama

Genelkurmay Başkanlığı, Libyalı mültecileri taşıyan geminin battığı iddiasına ilişkin, bölgedeki Türk savaş gemilerinin uluslararası tehlike ve acil durum muhabere devrelerini kesintisiz olarak takip ettiğini, gerek NATO muhabere kanallarından gerekse uluslararası tehlike ve acil durum muhabere devrelerinden battığı iddia edilen mülteci teknesine ilişkin hiçbir yardım çağrısı alınmadığını bildirdi.

Genelkurmay Başkanlığının internet sitesindeki açıklamada, Libyalı mültecileri taşıyan geminin battığı iddialarına ilişkin bir gazetedeki köşe yazısında ''Bizim donanma da mı insanlığını yitirdi?'' başlıklı değerlendirme yapıldığı hatırlatıldı.

Değerlendirmede ''Libya'yı abluka altına alan 4 gemimiz ile 2 denizaltımızın Libyalı mültecileri taşıyan geminin batmasından haberdar olmamaları mümkün değil, vicdansız NATO kılını kıpırdatmamış ama bizim donanmamızın da hiçbir şey yapmadığı ortada, bizim donanmamızın NATO emri ile vicdansızlık yapmasını içime sindiremiyorum'' ifadelerine yer verildiği belirtilen açıklamada, bu değerlendirmelerin ''soruşturulmadan, tamamen bir takım ön yargılar ve varsayımlara dayandırılarak'' yapıldığı ve doğru olmadığı belirtildi.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Türk Deniz Kuvvetleri unsurları, halihazırda NATO tarafından yürütülen Libya'ya yönelik Silah Ambargosu Harekatı'na 29 Mart 2011 tarihinden itibaren 4 fırkateyn ve 1 denizaltı ile iştirak etmektedir. Bu unsurlar NATO'nun belirlediği görev alanlarında görevlerini icra etmektedirler. Olayın meydana geldiği tarihteki görev alanları dikkate alındığında, olayın olduğu noktaya en yakın mesafedeki gemimizin 290 deniz mili (537 kilometre) mesafede olduğu anlaşılmıştır.

Ayrıca Libya bölgesinde görev yapan Türk savaş gemileri tarafından uluslararası tehlike ve acil durum muhabere devreleri kesintisiz olarak takip edilmektedir. Gerek NATO muhabere kanallarından gerekse uluslararası tehlike ve acil durum muhabere devrelerinden battığı iddia edilen mülteci teknesine ilişkin hiçbir yardım çağrısı da alınmamıştır.

Gerçek böyleyken, soruşturulması gazetecilik olanakları içinde bulunan bir olayla ilgili gerekli soruşturma yapılmadan ve doğruluğundan emin olunmadan yapılan bu haksız ve incitici değerlendirmeyi kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.''