İntihalci suçlaması intihara götürdü

ekşi sözlük'te hakkında 'intihal yaptı' iddiaları ortaya atılan Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım intihara teşebbüs etti. Yıldırım, Facebook'ta ekşi sözlük'e cevap verdi, eşine veda etti.

ABONE OL
GİRİŞ 03.01.2012 15:02 GÜNCELLEME 03.01.2012 15:02 GÜNCEL
İntihalci suçlaması intihara götürdü

İhsan Aydın'ın haberi

Ege Üniversitesi kadrosunda bulunan ve ABD’de University of South Florida’da misafir hoco olarak çalışan Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım, ekşi sözlük’te ‘5 yılda 270 makale yazan akademisyen” başlığı altına yazılan eleştiriler nedeniyle intihar ettiği iddia edildi. Facebook sayfasında ekşi sözlük’teki iddialara cevap veren ve daha sonra eşine bir veda mesajı yazan Yıldırım daha sonra çok miktarda uyku hapı içerek intihar etti. Eşi Nilüfer Yıldırım’ın telefon sesine uyanması ile hastaneye kaldırılan Yrd. Doç. Dr. Yıldırım’ın midesi yıkandı. Hastanede yoğun bakıma alınan Yıldırım’ın durumunun iyi olduğu bildirildi.

Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım’ın eşi Nilüfer Yıldırım, Haber 7’ye yaptığı yaptığı açıklamada ekşi sözlük’te yazılanları sert bir dille eleştirirken, intihara iki yıllık süreç içinde yaşanan taciz ve mobbinglerin neden olabileceğini dile getirdi.

İNTİHAL İDDİASINA FACEBOOK’TAN CEVAP VERDİ

ABD’de University of South Florida’da çalışan Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım hakkında birkaç gün önce ekşi sözlük’te intihal yaptığına dair çok sayıda mesaj yayınlandı. ‘5 yılda 270 makale yazan akademisyen” başlığının altına yüzlerce yorum yapıldı ve Yıldırım’ın intihal yaptığı iddi edildi. Bu iddialar karşısında Yıldırım önce Facebook sayfasında Sayın Ekşi Sözlük başlığıyla uzun bir açıklama yaptı. Çalışmaları ve özel hayatıyla ilgili bilgiler veren Yrd. Doç. Dr. Yıldırım, “Ben ekşi sozluk platformunu özgür ve demokratik bir yer olarak bilirdim, cadı kazanı olarak değil. İnsana söz hakkı vermeden yemek hani kitapta yazıyor acaba, ne foyası, neyin foyası ortaya çıkan acaba. Mahkemeler bile baştan herkesi masum kabul ederken, bu nasıl anlayıştır. Hem savcı hem cellat, ne güzel memleket. Böyle yargısız infaz dünyanın neresinde var. Ben halkımızı mert ve delikanlı olarak bilirdim. Mahalle kadınları gibi dedikodu yapan insanlar olarak değil. Tamam söz Türk üniversiteleri sizin olsun, bun burada mezarlığa gömülmeye razıyım. Biraz vicdanınız varsa, yüreğinizin sesini dinlersiniz.”

"CANIM KARIMA ELVEDA"

Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım ardından yine Facebook sayfasında ‘Canım karıma elveda’ başlığıyla bir mesaj yayınladı:

“Çok denedim olmadı, sen hep derdin ya Allah sağlık versin, bana sağlık yetmedi birtanem. Ben menenjit oldum 1 yasında ama hala kendime gelemedim, hala deliyim o gün bugündür. Sen ve bebişim Mirza’yı uyandırma kıyamadım, memlekette her yer aydınlıktır şimdi, burada zifiri karanlık.

Sabah namazına kadar bekleyemedim, olur da Mirza uyanır beni görür vazgeçerim diye. Oysa ne güzel alışmıştım burada sabah namazlarına. Hem sosyalist hem diniciyim hem de Kürt. Al birini vur ötekine.

Bebeğime iyi bak. 1.5 yasına geldi ama hala sıvı yiyebiliyor. Nedir bundan çekeceğin bakalım.

Babasından matematik dersleri alma fırsatını kaçırdı velet. Benden sonra inşallah katı bir şeyler yer.

Güzel askım seni idare etcek kadar para var bankada.

Banka ve diğer bilgiler bilgisayar masasında. Su lanet telefon numarasını bir turlu ezberleyemedim.

+1 813 xxxxxx sen de benden farklı değilsin. Sana ulaşmak isteyen yakınlarımız için facede ilan ediyom. Dün salak gibi satıcıya da yanlış numara verdim. Gitmeden sana o küpeleri aldım ya, bana sevindiğini söyledin yeter. Kendine ve yavruma iyi bak Nilüfer. Seni seviyorum. Ölümümden kimse sorumlu değildir. Benim de vatan için ödeyeceğim bedel buymuş.

Her şey gibi ölüm de yeni bir başlangıçtır, ben kavgadan korkmadım ama 2 yıldır çektiklerim artık dayanılmazdı, gücüm kalmadı yarabbim, sen benim günahlarımı affet…”

Bu açıklamanın ardından sayfada onlarca yorum yapıldı. Yıldırım’ın akrabaları olayı doğrulayan mesajlar yazdı.

“KLAVYE KAHRAMANLARI!”

Eşi Nilüfer Yıldırım, Facebook’ta yaptığı açıklamada, eşinin yoğun bakımda olduğunu belirtti. Nilüfer Yıldırım, “Şu ekşi sözlük’teki bazı zavallılar hiç kendilerinden utanıyor mu acaba bir makale irdeleyip bu intihaldi, değildi deyip oynuyorsunuz, bunun yeri burası mı?” diye tepki gösterdi. Nilüfer Yıldırım, ekşi sözlük’teki bazı iddiaları cevapladıktan sonra, “Ama kime soyluyorum ki insanlık dışı yorumlarına devam edecek kendilerini üstat sanan zavallılar kendilerini. Klavye kahramanları, delikanlı gibi çıkan ortaya derdiniz neyse söyleyin bana.”

TACİZ VE MOBBİNG OLABİLİR

Nilüfer Yıldırım yaptığı duyuruda intiharın nedeninin tacizler ve mobbing olabileceği değerlendirmesinde bulundu; “Eşimin ekşi sozluk’teki yorumlardan dolayı bunu yaptığını düşünmüyorum. Yaşananlar iki yılın birikimi. Yapılan tacizler ve mobbingler nedeniyle çok yıprandı. Bu yaşananlarda artik son nokta oldu. Ne yazık ki derdini pek anlatan biri değildir. Ben esimin şereefine kefilim.”

HABER 7'YE AÇIKLAMA

Haber 7’nin ulaştığı Nilüfer Yıldırım şu açıklamayı yaptı; “Şu an hastanedeyiz, durumu iyi, bugün ya da yarin eve döneriz. Tek sorun ekşi değil, iki senedir kocamın burnundan getiriyorlardı çalıştığı ortamda.

Ekşi’deki biri önce bir iddia ortaya attı, sonra bunun yalan olduğunu bazıları ispatlamış orada. Tabi kocam bunları göremedi. 270 makaleden birine takmış kafayı adam. Neden 270 makale yapmış diye alay ettiler. Kocam o makaleleri 50 kişilik bir ekiple yaptı, tek başına değil.

Ben eksidekilere çok fazla bir şey diyemem, işleri güçleri alay etmek.”

Nilüfer Yıldırım, eşinin inançlı bir insan olmasının da sanal linçte etkili olduğunu iddia ederek açıklamasına şöyle devem atti; “O buraya misafir hoca olarak geldi ama iş tekliflerine göre burada kalacaktı. Avustralya’dan da teklif geldi, bekletiyordu orayı. Çünkü Türkiye’de çok acılar çekti”

UYKU İLACI İLE İNTİHAR GİRİŞİMİ

Nilüfer Yıldırım, uyudukları sırada telefonun sürekli çalması ile uyandığını ve işini yerde yatarken bulduğunu belirterek, eşinin aşırı miktarda uyku ilacı aldığını aktardı. Yıldırım, eşinin midesinin yıkandığını ve kısa sürede taburcu olacağı bilgisini de verdi.

EKŞİ SÖZLÜK’TE YAZILANLARDAN BAZILARI

Üç gün önce ekşi sözlük’te “5 yılda 270 makale yazan akademisyen” başlığınınaltına Yrd. Doç. Dr. Ahmet Yıldırım intihalle suçlanmıştı. Yüzlerce yorumun yapıldığı ekşi sözlük’te yazılanlardan birkaçı şöyle:

 “evet, Türkiye'dedir. Meşhur olan en psikopat biliminsanları bile bu kadar makaleyi kariyerleri boyunca ancak yazabilirken, güzel ülkemizde farkedilmeyen dehalar bu sayıyı 5 yıla sığdırabilmekte. O değil de haftada bir bilimsel makaleye denk geliyor, çok merak ediyorum "buradan da bir skandal patlar mı acaba" diye (nitekim bkz:fizikte bilimsel aşırma skandalı) , umarım öyle bir şey değildir ama yine de bunca zamandır Mustafa Saltı da dahil olmak üzere bu derece kısa zamanda bu kadar fazla makale yazan birini görmemiştim.”

“evet, intihalcidir.

Adam almış, birebir değişkenleri filan değiştirip (x'i a yapmak gibi, ortaokulda yapardık) yeni makale diye sunmuş. Biraz baktım, lakin tatilde evde olduğum için enstitünün vpn bağlantısı ile uğraşamadım, sadece 3-5 makaleye baktım. Bu yukardaki örneği bulmak hiç zor olmadı. Gelişigüzel bir makale seçtim, birebir intihal çıktı. Giğer bir kaç tanesinin de giriş kısımları, bazı tanımlar filan paso kopya. web of science'a bakıldığında atıf almış biraz, doğru, ama bu intihalci olduğu gerçeğini değiştirmez kesinlikle. Zamanım olduğunda diğer makalelere de bakıcam.”

“makale yazmak, bilimsel veri elde etmek için haftalarca, aylarca (hatta senelerce) didinen gerçek akademisyenleri utandıran akademisyendir (tabi intihal ise).

hadi adam yüzsüz ve 270 makale yazdım diyor, bunu inceleyen hakemler hiç mi araştırmamış, etmemiş? hiç mi okumamış?” 

(Haber 7)