Alaattin Kaya: Hala rahat uyuyamıyorum
Zaman Gazetesi'nin eski imtiyaz sahibi Alaattin Kaya, post-modern darbe 28 Şubat'ta hayırsever iş adamlarını açtığı okulların hedef alındığını söyledi.
ABONE OL28 Şubat sürecinin daha sona ermediğini ve halen rahat uyuyamadığını dile getiren Kaya, 76 kişinin Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişkisinin kesildiği ilk YAŞ kararları öncesi dönemin Başbakanı merhum Necmettin Erbakan'a askerlerin planlarını deşifre eden bilgi ve belgeler sunduklarını, ancak dikkate alınmadığını ifade etti.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Darbe ve Muhtıraları Araştırma Komisyonu bünyesinde kurulan 28 Şubat ve 27 Nisan Alt Komisyonunda konuşan Kaya, 28 Şubat soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Çevik Bir'in okulları devralmak için maliyet hesabı bile yaptığını belirtti.
Kaya, şunları anlattı: "Devlet Bakanı Işılay Saygın ile birlikte Genelkurmay'a Zaman Gazetesine uygulanan akreditasyonu konuşmak için Çevik Bir'e gitmiştik. Randevumuzun olduğu gün, Hürriyet, 'Gülen okulları devrediyor' başlığıyla çıkmıştı. Görüşmede okullar gündeme geldi. Bir, 'Devlete kaç paraya devre devredersiniz?' diye sordu. Bir maliyet hesabı çıkarmışlar. Benim cevabım; 'Ne parası, ceketlerini alıp çıkacaklar' oldu. Paşa, bu cevaba çok şaşırdı."
Görüşmede bulunan Işılay Saygın'ın Çevik Bir'e, "Okulları alır iyi yönetemez ya da kapatırsanız, millet size kahreder. Bu okullarla uğraşmayın, uğraşacaksınız MEB'nin okullarının daha iyi bir seviyeye gelmesi için uğraşın." dediğini aktaran Kaya, bu konuşmanın ardından okullar üzerindeki konuşmanın da kapandığını kaydetti.
28 Şubat sürecinde Çevik Bir'in kendisine Zaman Gazetesi hakkında 7 suç duyurusu olduğunu belirtmesine karşın daha sonra Zaman hakkında bir suç duyurusu bile olmadığının ortaya çıktığını dile getiren Kaya, durumu, kurmay ekibinin alt taraftakiler tarafından kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmesine yorumladı.
Çevik Bir'in 7 suç duyurusu olduğunu söyleyince dosyayı istediğini belirten Kaya, "İstediği dosya gelmeyince bu defa sert bir ifadeye istedi. Belli bir zaman sonra odaya Albay Hüsnü Dal geldi ve 'istediğiniz dosyayı getiremiyoruz, efendim' dedi. Çevik Bir, çok bozuldu. Düşünebiliyor musunuz; bir Albay, generale istediği dosyayı getirmiyordu. Çünkü Bir'i yanlış bilgilendirilmişti. Çünkü, Zaman hakkında her hangi bir suç duyurusu yoktu."
76 kişinin Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile ilişkisinin kesildiği ilk YAŞ kararları öncesi dönemin Başbakanı merhum Necmettin Erbakan'a askerlerin planlarını deşifre eden bilgi ve belgeler sunduklarını anlatan Kaya, 76 kişinin ilişiğini kesmeyi planladıklarını ancak yaptıklarının anayasal suç olduğunu bildiklerini, 'Başbakan bize kaç imza ile bu adamlarının ordu ile ilişiği kesiyorsunuz diye sorarsa ne diyeceğiz?' diye endişe içinde ne diyeceklerini konuştuklarını ancak tepki gelmeyince planlarını uyguladıklarını söyledi.
'HALA RAHAT UYUYAMIYORUM'
1997 yılında İzmir Yamanlar Koleji'nde Başbakan Tansu Çiller ile Fethullah Gülen Hocaefendi'nin karşılaşmasında aralarında geçen diyaloğu da dile getiren Kaya, "Sayın Gülen, belge ve bilgilere dayalı olarak 'askeriyede hareketlilik var', dedi. Çiller ise 'Dengeli olalım hocam' dedi. Bunun üzerine Hocaefendi, belgeleri topladı ve odadan çıktı."
28 Şubat sürecinin daha sona ermediğini vurgulayan Kaya, "Halen rahat uyuyamıyorum. Çok mesafe alındı ancak rahat uyuduğumu söylemem zor. Balyoz darbe planında öldürülecekler arasında ben de varım ve ilk sıralardayım. 4'lü timler oluşturulmuş ve başlarına birer teğmen verilmiş. Benim timin başına ise bir yarbayı vermişler. Bu kin ne anlamadım." şeklinde konuştu.