Kamudan sonra özel sektöre de sıçradı

FETÖ'cüler kamudan tek tek temizlenirken, özel sektörde de benzer bir süreç devam ediyor. Bu kapsamda işveren, gözaltı veya tutukluluk süresi uzayan çalışanı tazminatını ödeyerek işten çıkarabilir. İşveren bunun için sözleşmedeki 'derhal fesih' hakkını kullanır.

İşte Akşam'dan Okan Güray Bülbül'ün konuya ilişkin o yazısı:

"Türkiye darbe girişimini büyük bir kahramanlık destanıyla bertaraf ettikten sonra sıra hainlerin temizlenmesine geldi. FETÖ’cülerin devletten kazınması süreci hızlı bir şekilde devam ediyor. Bu çerçevede pek çok kamu kurumunda açığa alınmalar ve görevden uzaklaştırmalar yapılıyor. Yürütülen soruşturmalar çerçevesinde edinilen bilgiler dahilinde özel sektörde de FETÖ’cü hainlerin temizlenmesine yönelik çalışmalar yapılıyor.

KIDEM TAZMİNATINI ALIR

Özellikle ekonominin gidişatı açısından yönlendirici ve belirleyici olabilecek sektörlerde manipülasyonların önüne geçilmesi adına çok önemli tedbirler alınıyor. Bu kapsamada tutuklamalar ve gözaltılar nedeniyle işgücü kaybı yaşayan işverenler gözaltı veya tutukluluk süresi uzarsa işçisini işten çıkartabilir. Ancak bunun için bazı şartların oluşması gerekir. Bu nedenle işten çıkartılan işçi kıdem tazminatına hak kazanacağı gibi işsizlik sigortasından maaş da alabilir.

İŞTE O SÜRELER

İş Kanunu'na göre, işveren tutuklanan veya gözaltına alınan işçiyi sırf bu nedenle işten çıkartamaz. Fakat tutukluluk süresi uzarsa durum değişir. İşçinin kıdemine göre belirlenen ihbar süresini aşan tutukluluk ve gözaltı süreleri işverene, işçiyi işten çıkarma hakkı verir.

Buna göre;

İşyerindeki kıdemi 6 aydan az olan işçinin tutukluluk veya gözaltı süresi 2 haftayı

Kıdemi 6 ay ila 1,5 yıl arasında olan işçinin tutukluluk veya gözaltı süresi 4 haftayı

Kıdemi 1,5 yıl ila 3 yıl arasında olan işçinin tutukluluk veya gözaltı süresi 6 haftayı

Kıdemi 3 yılı geçen işçinin tutukluluk veya gözaltı süresi 8 haftayı geçmişse işveren işçiyi işten çıkartabilir.

DERHAL FESİH HALİ!

Gözaltı veya tutukluluk süresinin uzaması nedeniyle gerçekleşen fesih, işverenin iş sözleşmesini derhal feshetmesi anlamını taşır. Yani işyerinde 5 aydır çalışmakta olan bir işçinin tutukluluk süresi 2 haftayı geçtiğinde işveren iş sözleşmesini hemen feshedebilir. İşverenin feshi yapması için bildirim süresini beklemesi gerekmez. İşçinin iş sözleşmesinin feshedildiği kendisine noter kanalıyla bildirilebilir. İşçinin bu fesihle ilgili olarak herhangi bir belgeyi imzalaması veya feshi kabul ettiğine dair beyanının bulunması gerekmez. Dolayısıyla işçinin bu konuda bir tasarrufu olamayacaktır.

KOD ADI '27'

Gözaltına alınan ve gözaltı süresi ihbar süresini aşan kişileri işten çıkartan işveren bu durumu işten ayrılış bildirgesine '27' koduyla belirtmek durumunda. Bu şekilde işten çıkartılan kişi tutukluluk veya gözaltı süresi bittikten sonra İŞKUR’a başvurduğunda prim şartlarını yerine getirmiş ise işsizlik maaşı alabilir.

BiLDiRGE VERMEK ZORUNDA

İş sözleşmeleri feshedildiğinde işverenler SGK’ya işten ayrılış bildirgesi vermek zorundalar. İşçi istifa etmiş de olsa, işveren işten ayrılış bildirgesi vermek durumundadır. İşten ayrılış bildirgesini vermemek idari para cezasına tabidir. İşten ayrılış bildirgesinde işten çıkış kodu bölümü, işsiz kalan kişinin işsizlik sigortasından yararlanıp yararlanamayacağını belirler. İşten çıkış nedeniyle bu kod uyumlu değilse işçi mağdur olabileceği gibi işverenin hatalı beyan vermesinin işveren açısından da olumsuz sonuçları olabilmektedir.

HEMEN YAPMASI GEREKMEZ

İşçinin gözaltı süresi veya tutukluluk hali ihbar süresini geçerse işverenin feshi hemen yapması gerekmez. Örneğin 1 yıldır kendi işyerinde çalışan işçinin tutukluluk süresi 4 haftayı geçtiğinde işverenin fesih hakkı doğar. Ancak işveren isterse bu hakkı 5. veya 6. ayda da kullanabilir.