Muhasebe kayıtlarını yok eden personele ikramiye vermişler

Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen, 316 sayfa ve 22 klasör ekten oluşan iddianamede, bazı müştekilerin ifadeleri, tutuksuz sanıklardan Abdülkadir Ş. ve Ahmet K. ile tutuklu sanıklardan Abdullah E. hakkındaki tanık beyanları ve deliller yer alıyor.

Abdülkadir Ş. hakkında "bilgi sahibi" sıfatıyla 29 Ağustos 2016'da ifade veren M.A, yaklaşık bir yıl önce fabrikaya gelen polislerin iş yeri sahibi Halil Ş'yi Zaman gazetesi ile Aksiyon ve Sızıntı dergileri aboneliği için sorguladıklarını anlattı.

Bu olaydan yaklaşık bir hafta sonra fabrikaya örgütle ilgili dokümanlar getirildiğini belirten M.A, şunları söyledi:

"Fabrikaya, içinde FETÖ/PDY lideri Fetullah Gülen'e ait kitaplar, CD ve teyp kasetleri, Aksiyon ve Sızıntı dergileri, Zaman gazetesi ve buna benzer dokümanlar bulunan 2 çuval getirildi. Halil Ş. bunların yakılarak imha edilmesi talimatını verdi. Güvenlik görevlisi ile çuval içindekileri fabrikanın kendi arazisi içinde toparladık. Benim mesaim bitince güvenlik görevlisine gerekli talimatları verdim ve Halil Ş'nin isteği olduğunu söyleyerek, 'Bunların hepsini yak, başında bekle.' dedim ve ikametgahıma gittim. Sabaha kadar iki çuval malzemenin hepsini yaktığını sabah mesaiye geldiğimde öğrendim, ayrıca bu olaya yine fabrikada diğer güvenlik görevlisi de şahittir. Ayrıca, tazminatımı almak için fabrikaya gittiğimde Abdulkadir Ş'nin gözaltına alındığını öğrendim. Abdulkadir Ş, Halil Ş. ve İbrahim Ş, fabrikaya FETÖ/PDY ile iltisaklı firmalardan alışveriş yapıyorlardı."

Şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan Mustafa S. de sohbet grubundaki Abdulkadir Ş'nin grupta gazete ve dergiden sorumlu olduğunu kaydetti.

İddianemede, Abdulkadir Ş'nin Bank Asya'daki hesabına 2014 yılı ocak ayından itibaren 2 milyon 278 bin 146 lira, oğlu Taha Ş. adına 2014 yılı nisan ayından beri 559 bin 172 lira, eşi Nimet Banu Ş. adına da 1 milyon 389 bin 766 lira yatırdığının belirlendiği bilgisine yer verildi.

- "Bizi bir araya getirmelerinin sebebinin para olduğunu anlamıştım"

Sanıklardan Abdullah E. hakkında bilgi sahibi olarak ifade veren M.M. de komşusunun daveti üzerine bu yapının sohbetlerine 3-4 ay katıldığını söyledi.

Sohbetlerde ilk etapta dini konuların anlatıldığını, sonlara doğru da katılımcıların para vermeleri için hazırlandığını ifade eden M.M, şunları kaydetti:

"Oturmada sohbeti yapan kişi, bunu da 'Hazreti Ebubekir, Hazreti Osman mallarının tamamını, Hazreti Ömer Efendimiz de malının yarısını vermiştir.' diyerek, bizleri gaza getirerek yapardı. Bu yaptığımız yardımlar karşılığında herhangi bir makbuz ya da belge vermezlerdi. Zaten bizi bir araya getirmelerinin sebebinin para olduğunu anlamıştım. En son 2013 yılının başlarında Mehmet D. isimli şahıs iş yerime gelerek benden 10 bin tuğla parası istedi. Bu da 10 bin liraydı. Ben de 'Bu kadar veremem.' dedim.

Baktım, gidecek gibi değil, 4 bin liralık çek vererek gönderdim."

17/25 Aralık sürecinden hemen önce Mehmet D'nin bir sohbette, "Hükümet, Fetullah Gülen'e çok haksızlık yapıyor. Hoca bunları hak etmiyor, hoca gerçekten çok muhterem biri, asla Peygamberimizden izinsiz bir iş yapmaz." diye savunmada bulunduğunu anlatan M.M, "Ben de 'Sizin hocanız bir numaralı vatan hainidir, İsrail'in ajanıdır.' dedim. Böyle deyince Mehmet D, bana 'Abi düzgün konuş, çarpılacaksın.' dedi." ifadelerini kullandı.

İddianamede, Abdullah E'nin ikametgahında FETÖ elebaşına ait teyp kaseti, örgüte "himmet" adı altında sağlanacak finans için yapılması gerekenlerin yazılı olduğu not defteri ve dijital materyallerde FETÖ elebaşının fotoğraf ve videolarının bulunduğu, Bank Asya kayıtları üzerinde bilirkişi tarafından yapılan incelemede de şüphelinin, 2013 Aralık ayından itibaren kendi adına 282 bin 592 lira, eşi Raşide E. adına 98 bin 579 lira, aynı soruşturma kapsamında firari oğlu Gökhan E. adına 3 milyon 156 bin 889 lira, diğer oğlu Semih E. adına da 56 bin 172 lira yatırdığının tespit edildiği bilgisi yer aldı.

- Alacağından 14 bin lira himmet kesmişler

İddianamede, şüphelilerden Ahmet K'nin sahibi olduğu şirketin eski çalışanının ifadelerine de yer verildi.

Bu kişinin 29 Temmuz 2016'da Kayseri Emniyet Müdürlüğü 155 polis imdat hattına yaptığı ihbarda şunları anlattığı kaydedildi:

"17/25 Aralık olaylarından sonra yöneticiler toplantı yaptı. Toplantı esnasında telefonlarını yanımıza bıraktılar. Toplantıdan sonra 'Muhasebe evraklarını yok edin, bilgisayarlarınızda ne var ne yoksa silin.' dediler. Ne olduğunu anlamadığımız için hepsini yok ettik. Bir hafta sonra müfettişler geldi, inceleme yaptılar. İncelemeden sonra şirket yetkilileri bizlere biner lira dağıttılar. Hissedar olan Osman K, 'AKP'ye kesinlikle oy vermeyeceksiniz.' dedi. Bizleri Fetullah cemaati toplantılarına çağırdılar."

Müşteki Mashar Cemal K. da Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan ifadesinde Ahmet K'nin sahibi olduğu firmanın 2007'ye kadar 20 yıl gümrük müşavirliğini ve nakliye işini yaptığını anlattı.

Ahmet K'nin, alacağından Fetullah Gülen cemaatine 14 bin lira yardım kesmesini kabul etmediği için işi bırakmak zorunda kaldığını vurgulayan müşteki, şu bilgileri verdi:

"İşi bırakmak zorunda kaldım, daha doğrusu işime son verildi. Cemaate yakın başka bir gümrük müşaviriyle anlaştılar hatta bununla kalmayıp diğer şirketlere de etki ederek benimle yaptıkları gümrük müşavirliği anlaşmalarını feshettiler. Hatta ben bu nedenle işlerimi düzeltemedim ve 2009 yılında iflas ettim. O tarihten bu tarihe kadar da benden yapılan 14 bin liralık kesintiyi geri istedim, geri vermediler."

- "Sülük gibi insanlardı, kurtulmak için vermek zorunda kalıyordum"

Bilgi sahibi Muhittin N. de "Fetullah Gülen cemaati" olarak bilinen yapıyla 1990'lı yılların ortalarında Özel Kılıçaslan Lisesinin yapım aşamasında eski komşusu aracılığıyla tanıştığını belirtti.

17/25 Aralık sürecine kadar bu cemaate mensup olduğunu bildiği Halit G, Necmi S, Mehmet D, Hasan S, Bilal K'nin farklı zamanlarda kendisinden "kurban, burs, kermesler için çikolata, şekerleme" adı altında defalarca yardım aldıklarını dile getiren Muhittin N, şunları belirtti:

"İçime sinmese de bunlar sülük gibi insanlardı, kurtulmak için vermek zorunda kalıyordum. Bir defasında Eski Sanayi Camisi'nde vaaz veren hocanın da katıldığı, tahminim 200 kişinin katılımıyla yemek yendi. Bu yemekte Yılmaz A, Necmi S, Akif U, Halit G, Mehmet D, Hasan S, Ahmet K, Ali E, İbrahim E, Zafer K, Bekir G, Durmuş A, Zafer B, Mehmet D. isimli iş adamları vardı. Yemekten sonra bunlar kendi aralarında mütevelli heyeti oluşturmuşlardı. 'Ahmet' isimli hoca okulun paraya ihtiyacı olduğunu söyleyerek bizlerden para talebinde bulundu. Herkese boş senet dağıtıldı. Ben de senede 2 bin lira yazarak verdim. Bu senetlere bakarak verdiğim 2 bin lirayı beğenmediler ve bana yakışmadığını söyleyerek senede 6 bin lira yazdılar.

Bende bu parayı ödemeyeceğimi söyledim. Ertesi gün Kazancılar'da bulunan iş yerime Halit G. gelerek 6 bin lirayı ödememi istedi. Parayı ödemeyeceğimi söyleyerek, 'Senedi de nereye verirseniz verin.' dedim. Bunun üzerine Halit G. bu tavrımın bana yakışmadığını söyleyerek iş yerimden ayrıldı. 17/25 Aralık sürecine kadar bu insanlar ay geçmezdi ki yanıma gelip 'himmet' adı altında bir şeyler istemesinler."

- "Neler olacağını göreceksiniz"

Bilal K'nin geçen yıl şubat ayında iş yerine geldiğine dikkati çeken Muhittin N, "Oturduğumuz esnada Cumhurbaşkanımız hakkında konuştu. Ben de 'Milletten topladığınız paralarla zengin oldunuz, aldığınız yardımlar için ne makbuz ne de bir belge veriyorsunuz, milleti usandırıp bıktırdınız, bu haldeyken siz mi doğru yoldasınız?' dedim. Bunun üzerine Bilal, '3-4 ay sonra neler olacağını göreceksiniz abi.' demesi üzerine ben de 'Neyi göreceğim?' diye sorunca, 'Sabret, göreceksin abi.' dedi. 'Siz bu milletin başına bela mısınız?' demem üzerine Bilal, oturduğu yerden kalkarak iş yerimi terk etti." beyanında bulundu.

İddianamede, Ahmet K'nin İstanbul'daki evinde 5 adet bir ABD doları, Fetullah Gülen'in "Bir Kırık Dilekçe" isimli kitabı, içinde el yazısı ile çeşitli duaların olduğu defter bulunduğu, dijital materyallerde yapılan incelemede şüphelinin FETÖ ile ilgili mesajlar gönderdiği, Kimse Yok Mu Derneğine SMS ile bağış yaptığının belirlendiği, Bank Asya'da hesabına da 2013 Aralık ayından itibaren 169 bin 301 lira, eşi adına da 2014 ocak ayında 3 bin lira yatırdığının tespit edildiği bilgisine yer verildi.