Vahyin İzinde İnsanlığın Yeniden Doğuşu
Dr. Osman Turgut Dilek'in kaleme aldığı "Vahyin İzinde İnsanlığın Yeniden Doğuşu" kitabı Safa Yayın-Dağıtım'dan okuyucuyla buluştu.
ABONE OLDr. Osman Turgut Dilek'in kaleme aldığı "Vahyin İzinde İnsanlığın Yeniden Doğuşu" kitabı Safa Yayın-Dağıtım'dan okuyucuyla buluştu. Kitabın tanıtım yazısı şöyle:
Bir çağ vardı…
Gökyüzü sessiz, yeryüzü karanlıktı.
Gözler görse de gönüller kördü.
İnsan, insanı unuttu; kalpler taş kesildi.
Ve işte tam o anda, bir ses yankılandı Hira’nın kalbinde:
OKU!
O ses, sadece bir mağarayı değil, bütün bir çağı uyandırdı.
Bir yetimin kalbinden insanlığın yüreğine doğru yayılan bir nurdu bu.
Karanlığa inat, ışığın adını yeniden koydu: Vahiy.
Bu kitap, o nurun ilk izlerini takip ediyor.
Mekke’nin sıcak taşları arasında yürüyen o sessiz adımların ardına düşüyor.
Her sûre bir nefes, her kelime bir çağrı, her ayet bir kapı gibi aralanıyor.
Ve okuyucu, sadece tarihî bir yolculuğa değil, kendi iç dünyasının en derin mağarasına davet ediliyor.
Zira her insanın içinde bir Mekke saklıdır.
Bir tarafında Ebû Cehil’in kibri, öte yanında Bilâl’in teslimiyeti vardır.
Her kalpte bir Hira mağarası bekler:
susmayı, sükûneti ve sonunda “Oku” emrini işitmeyi…
Bu sayfalarda, Kur’an’ın nüzul iklimine dokunacaksınız.
O iklimde, kelimeler tohum gibidir; vahyin yağmuru iner, kalp toprağına düşer, yeşerir, dal olur, gölge olur.
Her sûre, o ağacın bir yaprağı gibi, insanın kalbinde yerini bulur.
“Vahyin İzinde İnsanlığın Yeniden Doğuşu” bir anlatı değil, bir yolculuktur.
Bir bilginin değil, bir bilincin arayışıdır.
Okumanın yazmaya, bilmenin yaşamaya dönüştüğü bir inşa sürecidir.
Çünkü vahiy sadece bildirmez; dönüştürür.
İnsanı, toplumu, zamanı…
Her bölüm, bir sûrenin kalbinde gizli hakikati bugünün diline taşır.
Alak’ta okumayı, Kalem’de yazmayı, Müzzemmil’de uyanmayı, Müddessir’de uyarmayı, Fatiha’da yön bulmayı öğretir.
Ve sonra insanı Asr’ın sabrına, İnşirah’ın ferahlığına, Tekâsür’ün uyarısına, Kevser’in bereketine götürür.
Bu kitap, “vahyin pedagojisi”dir aslında; bir kalbin nasıl inşa edildiğini, bir toplumun nasıl dirildiğini anlatır.
Mekke’de başlayan her cümle, Medine’de bir medeniyete dönüşür.
Ey okuyucu,
Bu yolculuğa çıktığında bil ki, sen de o ilk çağrının muhatabısın.
Sana da deniliyor:
Oku. Kalk. Uyar. Anlat. Yaz…
Çünkü her çağın karanlığı, bir “OKU” ile dağılır.
Ve her kalp, bir “kalk ve uyar” emriyle yeniden doğar.
Bu kitap, sadece geçmişi hatırlatmak için değil, geleceği inşa etmek için yazıldı.
Çünkü her insanın içinde bir Medine ihtimali vardır.
Yeter ki, içindeki Mekke’deki putları kırasın.
Bir çağrı bu kitap…
Bir uyanış…
Bir yürüyüş…
Bir dua…
Ve sonunda, sükûnetle fısıldıyor:
“Oku ki aydınlanasın.
Yaz ki dirilesin.
Uyan ki insanlık kurtulsun.”