Yılmaz Güney filmleri Washington'da
Yılmaz Güney'in 8 filmi ilk kez ABD'nin başkenti Washington'da sinemaseverlerle buluştu.
ABONE OLYıllardır Amerika'da film programları düzenleyen Ercüment Ackman ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Washington Müşavirliği ve Güney Film'in işbirliğiyle, Güney'in unutulmaz filmlerinden ''Yol'', ''Umut'', ''Ağıt'', ''Sürü'', ''Seyit Han'', ''Aç Kurtlar'', ''Arkadaş'' ve ''Zavallılar'', 9 ay boyunca ABD ve Kanada'yı dolaştı. Turun son ayakları kapsamında önce New York'taki Lincoln Center'de gösterimi büyük ilgi gören filmler, ABD turunu başkent Washington'da tamamlıyor.
Başkentte Goethe Enstitüsü ve Freer&Sackler Gallery'in ev sahipliği yaptığı gösterimlere ''Sürü'' filmiyle başlandı. Goethe Enstitüsündeki gösterim Amerikalılardan ilgi gördü.
Film gösteriminin ardından AA muhabirine filmle ilgili düşüncelerini paylaşan seyirciler de filme hayran kaldıklarını belirttiler.
Beyk Ferruh adlı bir izleyici, ilk kez bir Yılmaz Güney filmi izlediğini ifade ederken, ''İranlı yönetmen Abbas Kiarostami'nin filmlerine benziyor. Onun filmlerinde de gerçek insanlar ve basit hayatlara yer veriliyor, aynı zamanda da sınıflar arası çatışmalar konu ediliyor. Aynı dili konuşmasam da filmdeki her bir karakterle duygusal anlamda kolaylıkla bağ kurabildim. Çok güzel bir filmdi, çok beğendim'' diye konuştu.
Kathy adlı bir Amerikalı izleyici de yıllar önce Yılmaz Güney'in ''Yol'' filmini izlediğini anlatarak, bugün gösterimi yapılan ''Sürü'' filmini de çok otantik bulduğunu söyledi. Kathy, ''Türkiye'ye karşı özel bir bağ hissediyorum, çünkü 1960'larda barış gönüllüsü olarak Türkiye'de yaşamıştım. 1 yıl öncesine kadar Türkiye'nin doğusunu hiç görmemiştim, geçen yıl ilk kez Diyarbakır'a gittim. Çok heyecan verici bir geziydi benim için'' dedi.
Patricia da arkadaşı Kathy'ye bir yıl önceki Diyarbakır gezisinde eşlik ettiğini belirtirken, ''Film bana o geziyi hatırlattı'' ifadesini kullandı. Patricia, bölgenin kültürü hakkında daha fazla şey öğrenmek istediğini sözlerine ekledi.
Michael adlı bir başka Amerikalı da şimdiye kadar çok sayıda Yılmaz Güney filmi izlediğini, hatta ''Yol'' filmini 25 kez seyrettiğini ve her seferinde de farklı yönler gözlemlediğini anlattı. Michael, bugün izledikleri ''Sürü'' filminin de kendisinde uzun süredir gitmediği Türkiye'ye yeniden yolculuk yapmış hissini uyandırdığını söyledi.
Ömer adlı bir izleyici de ''Yılmaz Güney'in bir filmini uzun aradan sonra Amerika'da görmek benim için çok değişik bir duyguydu, bundan çok mutlu oldum'' dedi.
-Yeni proje: ''10 yönetmen 10 film'' olacak-
Kuratör Ercüment Ackman da AA muhabirinin sorularını yanıtlarken , New York'ta Lincoln Center'da yapılan 29 filmlik Türk film panoramasının yeterli ilgiyi gördüğünü belirterek, ''Lincoln Center'ın müdürünün de söylediği gibi 25 senedir yapmak istediği bir programdı. Belki de bunun 10 sene önce değil, bugün yapılmış olmasının bize çok büyük faydaları var. Çünkü Türkiye'de sinemanın çeşitlendiği ve kültürel değerleri insanların özgürce filmlerinde seslendirebildikleri bir ortamda yapıldı. Eminim ki bu daha yeni filmlerle de devam edecek bir program'' diye konuştu.
Washington'da ABD ve Kanada'yı dolaşan 8 Yılmaz Güney filmi serisinin son ayağının düzenlendiğini ve Goethe Enstitüsü'nde ilk gösterime ilginin iyi bir düzeyde olduğunu ifade eden Ackman, Goethe Enstitüsü'nün Güney'in ''Sürü'', ''Umut' ve ''Yol'' adlı filmlerini, Freer&Sackler Gallery'nin de ''Zavallılar'', ''Arkadaş'' ve ''Ağıt'' filmlerinin aralarında olduğu 5 filmi göstereceğini anlattı.
Ackman, programın 16 Mayıs'ta düzenlenecek panelle tamamlanacağını belirterek, Georgetown Üniversitesi'nden akademisyenlerin katılımıyla panelde, Yılmaz Güney filmleri, filmlerin estetiği gibi konuların tartışılacağını söyledi.
Ercüment Ackman, ''ABD'de 10 ayrı noktayı dolaşan ve tek bir yönetmene ayrılmış bir film gösterimi olması ve üstelik Kültür ve Turizm Bakanlığının hazırlamış olduğu yeni kopyalarla yapılmış olması bakımından, şimdiye kadar ABD'de en yaygın şekilde dağıtımı yapılan Türk filmleri oldu. Burada belli bir beğeni ve beklentiyi oluşturmak istiyoruz, bunun devamını da getirmek istiyoruz. Üzerinde çalıştığım, 21. yüzyılın ilk 10 yılında bir çıkış yakalamış yeni Türk yönetmenlerinin filmlerini göstermek ve '10 yönetmen ve 10 Türk filmini' değişik yerlerde misafir etmeyi amaçlıyorum'' dedi.