Malatya'da, "Genç Gelecek, Genç Türkiye" semineri
Eski Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, "Türkiye'nin gazı, petrolü yok ama bir zenginlik kaynağı var o da gençlerimiz" dedi.
ABONE OLKılıç, Türkiye Gençlik Konseyi tarafından Belediye Konferans Salonu'nda düzenlenen "Genç Gelecek, Genç Türkiye" seminerinde yaptığı konuşmada, deneyimlerini gençlerle paylaşmak için kente geldiğini söyledi.
Yeni neslin her türlü imkana sahip olduğunu belirten Kılıç, bu nedenle gençlerin şu an Türkiye'yi yönetenlerden daha da iyi durumda olmaları gerektiğini aktardı.
Gençlerin kitap okumadığını bildiren Kılıç, şöyle devam etti:
"Üniversiteye yönelik soruları ezberlemektense o soruların çıkabileceği kitapları vakit varken okumanızı öneriyorum. Okuyun, kendinizi geliştirin kitapları keşfedin. Hayata bizden daha iyi koşullarda hazırlanıyorsunuz ancak okumazsanız, düşünmezseniz, bilgi dağarcığınızı geliştirmezseniz ne olacak o zaman? Ne kadar iyi bir dünyaya gözlerinizi açmış olursanız olun ne bu dünya sizden yararlanacak ne siz dünyaya katkı sağlayacaksınız. Buna tahammül edemeyiz. Türkiye'nin gazı, petrolü yok ama bir zenginlik kaynağı var o da gençlerimiz. Ama tinerci, balici, madde bağımlılığı olan gençler değil."
Gençlerin bilgisayarlarını oyun oynamak için değil oyun yazılımı geliştirmek için kullanması gerektiğini vurgulayan Kılıç, bunun ülkeye de önemli katkılar sağlayacağını vurguladı.
Kılıç, Türkiye üzerinde oyunlar oynandığını bildirerek, "Türk'üyle, Kürt'üyle, Arap'ıyla, Arnavutu'yla, Alevi'siyle, Sünni'siyle, genci ihtiyarıyla, AK Partili olanı olmayanıyla alayımızı bir araya topladığımızda sayımız 77 milyon. Bunlardan birini yok saydığımızda 77 milyon eksiliyor. Bunlardan hiçbirini yok sayamayız. Kenetlenmek zorundayız. Birbirimizi kucaklamak mecburiyetindeyiz. Eğer ayrılıkları, ayrışma vesilesi yapsaydık bin yıl bu coğrafyada bir arada yaşayamazdık" diye konuştu.
Kılıç, bir öğrencinin "Rusya'ya nükleer enerji eğitimi için giden mühendisler" ilgili sorusuna, şu yanıtı verdi:
"Mersin'deki Akkuyu Nükleer Santrali'ni Ruslarla yapacağız. Bu hala böyle program değişmedi henüz. Domateslerimizi almayacaklarmış, tavuklarımızı da yemeyeceklermiş, nükleerimizi de yapmayacaklarsa onu bilemem. Ama bugün için iki ülke arasındaki anlaşma mevcudiyetini muhafaza ediyor. Türkiye'den giden 120 genç gelecekte Akkuyu Nükleer Santrali'nde çalışmak üzere eğitime gittiler. Rus hükümeti Türkiye'deki okullarda eğitim gören Rus öğrencileri ülkeye geri çağırdı. Bu aslında dolaylı yoldan Rusya'dakilere de 'git' anlamına gelir. Bu kriz çok hızlı büyüdü o nedenle bu krizin parametrelerini biraz daha yorumlamak, tartışmak ve anlamak lazım diye düşünüyorum. Sanki böyle bir şey olsun da buradan böyle büyük bir kriz çıksın diye Rusya tarafında büyük bir beklenti vardı gibi bende bir algı oluşuyor. Çünkü iki ülke arasında çok sıkı enerji anlaşmaları var. İki ülke birbirinin çok yakın ticari partneri. Öncelikle temennimiz Türkiye ile Rusya arasındaki krizin diplomatik yollardan daha fazla büyümeden, iki ülke ilişkilerini ve ekonomilerine daha fazla zarar vermeden bir an önce barışçıl yollardan diplomatik bir çözüme kavuşturulması."