'Balyozun Başbakan'ı nasıl deşifre oldu?

Balyoz Harekatı isimli darbe planının Başbakan adayı olarak TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun çıkmasına hiç şaşırmadım diyen yazar Metin Özer sert bir yazı kaleme aldı. Özer'e göre 'Balyozun Başbakan'ı nasıl deşifre oldu?

ABONE OL
GİRİŞ 25.01.2010 09:12 GÜNCELLEME 25.01.2010 09:12 MEDYA
'Balyozun Başbakan'ı nasıl deşifre oldu?

Habervitrini.com yazarı Metin Özer'den TOBB Başkanı Rifat Hısarcıklıoğlu ile ilgili sert yorum.. Özer'e göre 'Balyozun Başbakan'ı nasıl deşifre oldu?

Özer'in Hisarcıklıoğlu ile ilgili sert iddiaları ve gerekçeleri:

YANAR-DÖNER RİFAT BEY

Balyoz Harekatı isimli darbe planının Başbakan adayı olarak TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun çıkmasına hiç şaşırmadım.
Rıfat Bey’in yaklaşık 10 yıldır o koltuğa oturmak için nasıl daldan dala konduğunu çok iyi bilenlerdenim.
Bunun için TOBB bünyesinde kurduğu mini bakanlar kurulundan da haberdarım.
Kafamda eksik kalan parça, Rıfat Bey’in Balyoz Harekatı isimli darbe planında Başbakan adayı olarak ortaya çıkınca tamamlandı.
Bu darbe planı 2003 yılında yapılmış.
O tarihte kağıt üzerinde hazırlanan plan daha sonra fiili görüşmelere dönüşmüş.
İşte bu bilgiden sonra kafamda şimşek çaktı.
2003 yılı sonlarıydı.
O tarihte STAR TV ve Star Gazetesi’nin Ankara Temsilciliği görevini yapıyordum.
Muhabir arkadaşlardan birisi önüme bir haber getirdi.
Haber; TOBB’un Başbakan Erdoğan’ın kullanımına sunmak üzere Başbakanlığa bir helikopter alma kararı üzerineydi.Konuyu Rıfat Hisarcıklıoğlu gündeme getirmiş, yönetimdeki arkadaşları da onaylamıştı.
Sonuçta Başbakan’a süper lüks bir helikopter alınmıştı.
İşin ilginç yanı, yaklaşık 20 milyon dolarlık böylesi bir karar kamuoyundan da saklanmıştı.
TOBB’un Başbakanlığa helikopter almasını bir türlü anlayamadım.
Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin parası mı yoktu ki Rıfat Bey Başbakan’a helikopter alma derdine düşsün.
Sonra bunun yağcılıktan kaynaklandığını anladık.
Olaydan Başbakan Erdoğan’ın bile haberi yoktu.
Biz bu konuyu kurcalarken telefonum çaldı.
Arayan Rıfat Hisarcıklıoğlu idi.
Canım hemşerim’ diye söze girdi. İkimizde Kayserili olduğumuzdan birbirimize genelde ‘hemşerim’ diye hitap ederiz.
Hal-hatırdan sonra esas meseleye geldi.
Sizin arkadaşlar bizim helikopter konusunu haber yapıyormuş” deyip, heyacanlı ve birazda panik halinde niye böyle bir karar aldıklarını anlattı. Ardından da henüz bir helikopter almadıklarını zaten fiyatının tahminlerinden yüksek geldiğini izah etti.
Sözünün sonunu, “Sevgili hemşerim, şimdi siz bu konuyu yazarsanız ben çok zorda kalırım. Sıkıntıya düşerim. Bilmediğin büyük olaylar var. Gözünü seveyim bu işe girme” diye ricada bulundu.
Rıfat Bey sağlamcıdır.
Beni aramakla kalmamış, ne kadar kıramayacağım eşim dostum varsa hepsini araya sokmuş.
Biz de dostları kırmadık.
O haberi Star Gazetesi’nde girmedik ama Habervitrini’nde yayınladık.
İşte o tarihte Rıfat Bey’in niçin böyle paniklediğini ancak şimdi anlayabildim.
Meğer bizim Rıfat Bey o tarihte, askerle işi pişirmekle meşgulmüş. Asker darbe yapacak, Rıfat Bey kestirmeden Başbakanlık koltuğuna oturacak. Sonuçta o helikopteri de aslında kendisi kullanacak.
Paniklemesinin nedeni; askerle iş pişirken Başbakan Erdoğan’a kıyak yapan adam durumuna düşme ihtimali olmuş.
Kendisini Başbakan yapmaya hazırlanan askere izah edilemeyecek bir durum bu çünkü.
Rıfat Bey, anlaşılıyor ki askerden uzun süre bir adım bekledi. Ama o adım bir türlü gelmedi.
Askerden umudunu kesen Rıfat Bey bu kez rotayı Demirel’e çevirdi.
Hatırlarsınız; o tarihlerde Hisarcıklıoğlu’nun merkez sağın başına geçeceğine yönelik gazetelerde manşetler çıkmaya başlamıştı.
Demirel ile beraber gizliden gizliye bu konu üzerinde çalışmaya başladı.
Yukarıda dediğim gibi Rıfat Bey sağlamcıdır. Kolay kolay yaş tahtaya basmaz.
Bir yandan Demirel ile planlar yapan Hisarcıklıoğlu, öte yandan Başbakan Erdoğan’a çok yakın duruyordu. Konuşmalarında Erdoğan’a övgüler yağdıran Rıfat Bey, Başbakan’ın hiçbir toplantısını kaçırmamaya özen gösteriyordu. Erdoğan’ın yurtdışı gezilerinin müdavimi olmuştu.
TOBB’da müthiş bir ekip kuran Hisarcıklıoğlu, merkez sağ ile alakalı bir anket yaptırdı.
Yaptırdığı gizli ankette bu işin tutmayacağını gören Rıfat Bey, sert bir dönüşle Güniz Sokak’tan uzaklaştı.
Uzaklaştı ama Başbakanlık koltuğu kendini çekiyordu.
Bunun üzerine AK Parti içerisinde hamle yapmaya kalktı.
O tarihte ortalık toz-duman haldeydi.
Cumhurbaşkanlığı seçimi vardı. Gül’ün adaylığı kesin değildi. Hatta Erdoğan’ın Köşk’e çıkması konuşuluyordu. Öyle olunca da Hem AK Parti Genel Başkanlığı, hem de Başbakanlık koltuğu boşalacaktı.
O Boşluğu doldurma ihtimali üzerine çalıştı.
AK Parti’ye ve Erdoğan’a şirin gelecek açıklamalar yaptı. Ekonomiyi övdü, AK Parti’yi yere göğe sığdıramadı.
Rıfat Bey’in işi burada rast gitmedi.
Köşk’e Gül çıktı, Tayyip Erdoğan koltuğu bırakmadı.
Rıfat Bey yine de umudunu kesmedi.
Önce Başbakan Yardımcısı Abdullatif Şener’le yakınlaştı. Zaten o dönemde yapılan plan Şener’in Köşk’e, Hisarcıklıoğlu’nun Başbakanlığa gitmesi üzerineydi.
Ardından bugün Ergenekon’dan yargılanan çok sayıda isimle temasa geçti. İş ortağı ve kadim dostu Sinan Aygün gözaltına alınınca, Rıfat Bey buradan da kendine ekmek olmadığını gördü. Hatta buradan ekmek yemek bir yana, başının belaya gideceğini düşünen Hisarcıklıoğlu, köşesine çekildi.
İşte o süreçte tekrar Başbakan Erdoğan’a yakınlaşan Hisarcıklıoğlu, tam Erdoğan’ın gezilerinde tekrar boy göstermeye başlamışken ‘Balyoz’u yedi.
Balyoz Darbe Planı’nın Başbakan adayı olduğu ortaya çıktı.
Atalarımızın dediği gibi çekirge bu kez sıçrayamadı.
Her işini gizli yaptığını sanan Rıfat Bey bu kez iyot gibi ortaya çıktı. 
Daldan dala konarken aslında konduğu her dala bir iz bırakıyordu. Çizdiği zikzaklar yakından izleniyordu. Temasta olduğu oluşumlardan daha sonra hızla uzaklaşmak isterken arabasının lastiklerini yakıyordu. Bu sesleri de Ankara’da duymayan kalmadı.
Rıfat Bey şimdi panikte.
Hemen bir basın toplantısı yapacaktır.
Darbeci olmadığına, demokrasiye bağlılığına yeminler edecek, hayatında Başbakanlık hesabının olmadığını belirtip, hükümete övgüler yağdıracaktır.
Kusura bakma Rıfat Bey, artık yemezler.
Gün ışığına çıktın.
Bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
Başbakan olman bir yana!..
Darbeyle geldiğin TOBB Başkanlığı’ndan bu kez bir ‘Darbe Planı’ nedeniyle gideceksin.
Kaderin cilvesi..
Dimyata pirince giderken, evdeki bulgurdan olmak da bu olsa gerek.

KAYNAK : Habervitrini.com