TRT arşivlerindeki tarihi hazine

TRT İstanbul Müdürlüğünde gerçekleştirilen, ''Yayıncılıkta Türk Müziği Sempozyumu''nun açılışında konuşan Şahin, 4 ay önce açtıkları müzik kanalının 24 saat yayın yaptığını belirterek, kanalla müziği tekrar eski mecrasına çekmeyi amaçladıklarını anlattı.

Yozlaşan bir müzik kültürü ile karşı karşıya bulunduklarını, popüler müziğin, müziği dejenere ettiğini ifade eden Şahin, ''30-40 yıl öncesinde TRT'nin sürekli sansür uyguladığı konusunda şikayetleri dile getirenlerin, 'bugün iyi ki TRT böyle bir şey yaptı' şeklinde güzel ifadeleri oluyor. Kurum olarak en güzelini ve doğrusunu yapmak durumundayız. Bunu yaparken sizlerin düşünceleri bizim için çok önemli'' diye konuştu.

İbrahim Şahin, müziğin ruhun gıdası olduğunu vurgulayarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Bir sanatçının güzel bir ifadesi var. 'Müzik ruhun gıdasıdır, ama zehirli gıdalar nasıl vücudu zehirlerse, zehirli, bayat veya kötü müzik de ruhu zehirler'. Biz sorumluluğunu taşıdığımız topluma karşı en kaliteli, en güzel müziği icra etmek ve ettirmek durumundayız. Abdülhak Şinasi Hisar'ın 'Türkler, ön sözü de son sözü de müzik olan kitaba benzer' şeklinde güzel bir sözü vardır. Bundan daha güzel bizim milletimizi ifade etmek söz konusu olamaz. Biz üzüldüğümüzde de sevindiğimizde de duayı da bedduayı da hep müzikle icra ederiz. Biz nağmeleri müziğe dökmüşüz. Türkiye'de çok kaliteli sanatçılar yetişiyor. Bu insanlarımızın kıymetini Batılıların değer verdiği kadar bilemiyoruz. Bu sempozyumla bunu öne çıkarmak istiyoruz. Türkiye'de yaşayan bir müzik insanının heykeli, büstü dikiliyor mu?''

TRT çatısının her zaman müziğe öncülük etmek durumunda olduğunu kaydeden Şahin, müzik konusunda tarafsız olmayı istediklerini söyledi. TRT'nin 400 sanatçısı ile sanatçılar, 12 kanalı ile de yayıncılar tarafında olduğunu ifade eden Şahin, bu nedenle tarafsız bir bölgede durup, eleştirileri ve sorunları dinleyip, bu tarz toplantılara ev sahipliği yapmayı düşündüklerini anlattı.

-''HİÇ OKUNMAMIŞ 50 BİN PARÇA VAR''-

İbrahim Şahin, TRT'nin yoğun bir repertuvarı olduğunu, 30-40 ve 50'li yıllarda, at ve katır sırtlarında, köy köy gezilerek derlenen eserlerin bazılarının gün yüzüne çıktığını, birçoğunun da arşivlerinde hapsolduğunu dile getirdi. Şahin, TRT arşivlerinde 50 bin civarında hiç okunmamış parça bulunduğunu bildirdi.

''Bunun parasal bir değerle ölçülemeyecek kadar büyük bir servet olduğunu düşünüyorum'' diyen Şahin, bu arşivi hızlı bir şekilde dinleyici huzuruna getirmeyi düşündüklerini söyledi.

Ses ve saz sanatçılarının TRT dışında da sanatlarını icra edebilmelerini sağlayan bir Bakanlar Kurulu kararı çıkartıldığını anımsatan Şahin, şunları kaydetti:

''Hep yozlaşmış müzikten bahsederiz. Bahsettiğimiz 400 sanatçı da en güzel eğitimi alan arkadaşlar. Bunları, ellerini bağlar, eserlerini icra etme konusunda kendilerini alıkoyarsanız, o boşluğu birileri dolduracak. Böylece yayıncılar, müzik eğitimi almamış, birkaç yerde parça icra etmiş insanları televizyonlara taşımak zorunda kalacaklar. Böyle bir kolaylığı sağlayarak hem yayıncı kuruluşların hem de TRT çalışanlarının mahcup olmayacağı her yerde eserlerini icra edebilecek bir ortam sağlamaya çalıştık. Umarım bunda başarılı olmuşlardır. Arkadaşlarımızın kendilerini ifade etmeleri gerekir. Düşünün ki işlerinizi yapmak istiyorsunuz, ya ağzınızı bantlamışlar ya ellerini bağlamışlar. 400 sanatçıdan, TRT radyo ve televizyonlarında eserlerini icra edebileni en fazla 3, 5, 10'dur. Geri kalan ne olacak? Böyle bir imkan sağlayarak, ulusal 27-30 ve yerel 200'ü aşkın televizyon kanalının, 2 bin radyonun bulunduğu bir ülkede, elbette çok miktarda sanatçıya ihtiyaç vardı. Bunu sağlamaya çalıştık.''

-MÜZİK KANALINDA HER TÜRLÜ MÜZİK OLACAK-

Kurum olarak, sanatçılara CD ve kliplerini de üstlenme sözü verdiklerini belirten Şahin, TRT müzik kanalının yayın akışını beğenmeyenlerin olabileceğini, zaman zaman kendisinin de farklı bir konsept uygulanabileceğini düşündüğünü kaydetti.

Gençleri de TRT müzik kanalına çekecek şekilde yayın yapmaya çalıştıklarını belirten Şahin, 1 Nisan itibariyle yüzde 60'ı Türk sanat ve halk müziği olmak üzere, tasavvuf, klasik, caz, rock, pop müziğine de yer vereceklerini söyledi.

TRT arşivlerinde bir kenara itilen, fark edilmeyen 700 cilt hamparsun notasını CD ortamına attıklarını bildiren Şahin, bunları çok yakında müzik alanlarının hizmetine sunacaklarını belirtti.

TRT Genel Müdürü Şahin, ''Hamparsun notaları, kıymeti bilinmez düzeyde kaliteli işler. Bunlar bir kenarda çürümeye terk edilmişti. İçerikleri parayla kıyaslanamayacak kadar kıymetli eserler. Bunları internet ortamında görebilecek ve belki bir ücret ödeyerek indirebileceksiniz'' diye konuştu.

-''TRT MÜZİK ÖDÜLLERİ'' VERİLECEK-

İbrahim Şahin, ''TRT Türk'' ve ''TRT Nağme'' radyo kanallarının da hizmete girdiğini belirterek, müzik adamlarına şöyle seslendi:

''Çok kaliteli bestekarlar ve icra sanatçıları var. TRT müzik kanalını müzik adamlarının hizmetine sunmak istiyoruz. Bu bizim değil, sizin. Çünkü TRT kamu yayıncısı ve biz sizlere ne kadar güzel hizmet edersek o kadar başarılı olacağız.''

Müzik kanalının birinci yıl dönümünde ''TRT Müzik Ödülleri'' vermeye başlayacaklarını bildiren Şahin, sanatçıların katkısını beklediklerini söyledi.

TRT Genel Müdürü Şahin, ''Hiç kimseyi küçümsemek adına değil, ama çok minik vakıf ve dernekler zaman zaman ödüller vererek, sanatçıları onurlandırmaya çalışıyorlar. Halbuki bunun verilmesi gereken yer, TRT. Bunu en güzel şekilde ve en doğru insanlara vermek için sizlerin desteğine ihtiyacımız var'' dedi.