Bu cami iki kültürün izlerini taşıyor

Giresun'un Eynesil ilçesinde taş işlemeciliğiyle yapılan ve mimari stil, kubbe, iç mekanıyla Osmanlı, kapı ve mihrabıyla da Selçuklu mimarisinin özelliklerini yansıtan Yeşil Cami, iki kültürün sentezini barındırıyor.

ABONE OL
GİRİŞ 23.07.2013 12:09 GÜNCELLEME 23.07.2013 12:09 Mimari
Bu cami iki kültürün izlerini taşıyor

Yapımına 1987 yılında başlanan ve ibadete açık olan caminin tamamında taş işlemeciliği kullanılmış. Karadeniz'de gelecek nesillere Osmanlı ve Selçuklu'nun mimari kültürünü aktarmak için inşa edilen Yeşil Cami, görülmeye değer nitelikte.

Yeşil Cami Yaptırma Derneği Başkan Yardımcısı Ramazan Okur, AA muhabirine yaptığı açıklamada, caminin Osmanlı ve Selçuklu mimarisinin gelecek nesillere aktarılması için yapıldığını söyledi.

Camide Selçuklu ve Osmanlı kültürünün sentezini oluşturmaya çalıştıklarını anlatan Okur, "Osmanlı, Selçuklu'nun devamıdır. Tarihte kesik mekandan geniş mekana Osmanlı'da geçilmiştir. Osmanlı bunu yapmıştır ama Osmanlı ve Selçuklu kendi sentezini oluşturmamıştır. Biz burada her ikisinin sentezini oluşturarak denemesini yapmaya çalıştık" dedi.

Caminin plan olarak tamamıyla Osmanlı stilinde olduğunu belirten Okur, "Osmanlı camilerinde de olmayan fırça ve kalem boyayla süsleme unsuru kesinlikle burada da yok. Orta kubbe ve yeşil kubbedeki süslemeler boya ile değil renkli taştan yapılmıştır. Camideki aslan göğüsleri büyük çapta fırça ve boyayla doldurulmuştur. Böylece cami içerisinde narinlik, incelik sağlanması boyayla değil taş oymacılığıyla yapıldı" ifadelerini kullandı.

Okur, camide süslemelerin çok fazla yapılmayarak Selçuklu sadeliğinin korunmaya çalışıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Selçuklu'nun özelliği, Sivas Divriği Ulucami'nin kapısı. Bu kapı o kadar bir özelliğe sahip ki bugün UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine girmiştir. Biz bunu Osmanlı gövdesine yerleştirmek suretiyle bir denemesini yaptık. Mihrap da yine Ulucami'nin mihrabıdır. Kapı, mihrap, üslubuyla olduğu gibi Selçuklu'ya benzer ama cami stili ve iç mekan özellikleri bakımından Osmanlı'ya benzer. Böylece Selçuklu ve Osmanlı mümkün mertebe bir araya getirilmeye çalışıldı."

Caminin içerisinde galaksi ve ortasında gül

Caminin içerisinde "galaksi" şeklinde avize olduğunu ve bu galaksinin kainatı temsil ettiğini anlatan Okur, "Ortasında da bir gül var ve bu gül Hazreti Peygamberi temsil ediyor. Ayrıca bu galaksi, madde alemini canlandırıyor ve ortasındaki Hazreti Peygamber de insanı temsil ediyor. Bununla verilmek istenen mesaj, maddenin, tüm kainatın ortasında, asıl odak noktasında insanın varlığı yani kainatın zübdesi insandır. Bu mesaj burada verilmek isteniyor" diye konuştu.

 Rum ve Ermeni eserleri yanında bu cami Türk mimarisini sergileyecek

Okur, Osmanlı ve Selçuklu döneminde Türklerin sanata verdiği değer ile sanatta elde ettiği seviyeyi de bugün insanlara Yeşil Cami ile göstermeye çalıştıklarını belirtti.

Karadeniz'de geçmişte Rum ve Ermenilerin yaşadığını anımsatan Okur, şunları kaydetti:

"Onların kilise ve manastır gibi eserlerini burada görüyoruz. Bu Hristiyanlık kültürü yanında İslam sanatını ve kültürünü yansıtacak maalesef bir eser yok. Selçuklu'dan yok, Osmanlı'dan birkaç tane var onlar da sanatsal yönden göz dolduracak bir değere sahip değil. Kültürel yönden bir fakirlik var. Bunu giderebilmek, fakirliği zenginliğe döndürebilmek için biz böyle bir esere soyunduk."

Okur, caminin, şadırvan ve çevre düzenlemesinin yapılmasıyla 4-5 yıl içerisinde tamamlanacağını kaydetti.

KAYNAK : AA