D.Bakır'ın 7 bin yıllık Keçi Burcu'na büyük ilgi

Diyarbakır'ın 7 bin yıllık Keçi Burcu, kenti ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin ilk uğrak yerleri arasında bulunuyor.

ABONE OL
GİRİŞ 08.11.2014 12:36 GÜNCELLEME 08.11.2014 12:36 Mimari
D.Bakır'ın 7 bin yıllık Keçi Burcu'na büyük ilgi

Diyarbakır surlarının en büyük ve gözde yapılarından Keçi Burcu, kentin en fazla ziyaret edilen tarihi ve turistik mekanlarından biri olma özelliğini taşıyor.

Sur ilçesinde 7 bin yıllık olduğu tahmin edilen ve Çin Seddi'nden sonra dünyada uzunluğu ile ikinci sırada yer alan Diyarbakır surlarının en büyük ve gözde yapılarından olan Keçi Burcu, kente gelen turistlerin ilk uğrak yerleri arasında bulunuyor.

Doğu Roma döneminde 100 metre yüksekliğindeki kaya kütlesinin üzerine tapınak olarak inşa edilen ve Şemsiler döneminde kullanılan, Mervaniler döneminde ise Diyarbakır surlarına katılan Keçi Burcu, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca 2004 yılında yapılan restorasyonun ardından yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmeye devam ediyor.

Diyarbakır'daki 76 burçtan biri olan Keçi Burcu'nun alt kısmında hediyelik eşyalar satılırken, terasında ise ziyaretçiler Dicle Nehri, Ongözlü Köprü, Kırklar Dağı ve Hevsel Bahçesi'nin doyumsuz manzarası eşliğinde çayını yudumluyor.

Dicle Üniversitesi (DÜ) Ziya Gökalp Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İrfan Yıldız, AA muhabirine yaptığı açıklamada, burcun yerli ve yabancı turistlerce en fazla ziyaret edilen mekan olma özelliğini taşıdığını söyledi.

Keçi Burcu'nun Romalılar döneminde Mardinkapı Semti'nin doğusunda yontulan bir kayanın üzerine inşa edildiğini anlatan Doç. Dr. Yıldız, şöyle dedi:

"Daha sonra tahrip olan burç, 1030-1038 yıllarında Mervani hükümdarı Ebu Nasır Ahmet tarafından yeniden yaptırılmıştır. İki katlı bir düzenleme gösteren burcun alt katı 11 kemerli bir düzenlemeye sahiptir. Yine alt katın batı tarafında dairesel planlı üzeri kubbeli bir yapı bulunmaktadır. Kırklar Dağı, Ongözlü Köprü ve Hevsel Bahçesi'nin en iyi izlendiği Keçi Burcu özellikleriyle ziyaretçileri büyülüyor."

- Anlamı "kızların olduğu yer"

Araştırmacı yazar Mehmet Ali Abakay ise "keçi" olarak bilinen burcun adının Kürtçe kızlar anlamına gelen "Keçik"ten geldiğini söyledi.

Sasani hükümdarı Kubad'ın Diyarbakır'ı ele geçirirken burçta kadın ve genç kızların olduğu bir rahibe kurumu olduğunu savunan Abakay, yaptığı araştırmalarda burcun Maristefanos Kilisesi olarak tespit edildiğini bildirdi.

Burcun manastır olarak kullanıldığını ve burada rahibe yetiştirildiğine işaret eden Abakay, "Kızların olduğu yer anlamında olan Keçi Burcu, 76 burç içerisinde manzarası ile insanları etkiliyor" ifadelerini kullandı.

Burcun 3 katlı olduğunu ve dışarıya açılan ikinci kapısı bulunduğunu anlatan Abakay, dışarıya açılan kapısının daha sonra taşlarla örüldüğünü, bu nedenle net olarak görülemediğini kaydetti.

Abakay, "Merdivenlerden yukarı çıkarken Mervani kitabesi vardır. Kitabe, 1920 yılına kadar yerindeydi. Ama maalesef bugün o kitabeden sadece 3 taş parça kalmış" dedi.

AA