Tarihi Haydarpaşa Garı'nın hikayesi

Yeşilçam filmlerinde İstanbul hikayeleri hep orada başlardı. Asırlık Haydarpaşa Garı kapılarını kapatıyor artık. Kuruluşundan bu güne tarihe tanıklık eden Haydarpaşa'nın hikayesi;

ABONE OL
GİRİŞ 01.02.2012 01:27 GÜNCELLEME 20.05.2013 13:51 Mimari
Tarihi Haydarpaşa Garı'nın hikayesi

Halit Refiğ'in 1965 tarihli ‘Gurbet Kuşları' filminde Bakırcıoğlu Ailesi Haydarpaşa Garı'nda trenden indiğinde Baba Tahir Efendi böyle söylüyordu.

Anadolu'dan Avrupa'ya açılan kapıydı kimileri için Haydarpaşa..

Kimileri için hayata tutunmanın, umudun adı...

Seni yeneceğim diye başlayan cümlenin ilk kurulduğu yer Haydarpaşa, Yeşilçam filmlerinin vazgeçilmez platosuydu..

1908 yılında İstanbul - Bağdat Demiryolu hattının başlangıç istasyonu olarak hizmete giren asırlık gar İstanbul'un en önemli simgelerinden biri oldu tarih boyunca.

Projesini iki alman mimar hazırladı.. Garı Almanlar yaptı.. İnşaatında da yine alman ustaların çalışması 1. dünya savaşının ateşi iyiden iyiye hissedilirken Osmanlıyı biraz daha Almanya'ya yaklaştırıyordu.

Tarihi gar Birinci dünya savaşında cephanelik olarak kullanıldı. Ancak bir sabotaj sonucu alevler arasında kaldı.. 1979 yılında meydana gelen deniz kazasında da yara alan Haydarpaşa 2010 yılının kasım ayında bir kez daha alevler arasında kalıyordu.

O yangın Haydarpaşa garına ağır hasar verdi. Çatı ve 4. kat tamamen yandı.

Ve bugün son tren için çalıyor düdük ve Haydarpaşa şimdilik iki yıl boyunca kapılarını kapatıyor..

Tekrar hikayeye dönelim; ‘Gurbet Kuşları'na.. Bakırcıoğlu ailesi umduğunu bulamaz İstanbul'da ve köylerine dönmeye karar verirler..

Çünkü şehri fethemek hayaline kapılmakla hatayı baştan yapmışlardır..

KAYNAK : (Haber7)