"Aylan Kurdi" davası

Muğla'nın Bodrum ilçesinde, Aylan bebeğin de aralarında bulunduğu 5 kişinin hayatını kaybettiği olayda haklarında dava açılan sanıkların yargılanmasına başlandı.Bodrum Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Suriye uyruklu tutuklu sanıklar Muwafaka Alabash, Asem Alfrhad ile avukatları Kemal Ertuğrul ve Duygu Çakmak Bişen katıldı.Kimlik tespitlerinin ardından söz verilen sanıklardan Alfrhad, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, söz konusu olayla bir ilgisinin bulunmadığını iddia etti."Ben Şam'da köklü bir aileye mensubum. Ailemiz ticaretle uğraşır" diyen Alfrhad, eşiyle Avrupa'ya gitmeyi düşündüklerini ancak yaşanan zorlukları görünce bundan vazgeçtiklerini söyledi. Alfrhad, bunun üzerine Suriye'deki yakınları ve Avrupa'da bulunan kardeşiyle Türkiye'de yaşamaya karar verdiklerini anlatarak, "İş ortağım Ahmet Hajcar ile Bodrum'da otel veya pansiyon kiralamak için 14-15 Ağustos günlerinde Bodrum'a geldik. Bodrum'da Ebu Hüseyin isimli Mwafaka Alabash ile tanıştım. Benim bu olayla ilgili olarak 8 bin avro aldığım iddia ediliyor. Ben kimseden para almadım. Neden burada olduğumu ve 5 aydır tutuklu olduğumu anlamıyorum" dedi. Alfrhad, yaşanan olaydan sonra aile üyelerinin tekne kazasında ölenlerin yakınları ve kazadan sağ kurtulanlarla görüştüğünü belirterek, "Onlar yaptıkları görüşmeler sonunda bana bu işi yapanların başında Abdullah Kurdi'nin geldiğini ve olaydan sonra televizyonlara çıkarak kahraman olduğunu söylediler" ifadelerini kullandı.Diğer sanık Mwafaka Alabash da savunmasına tekne kazasından sağ kurtulan Aylan bebeğin babası Abdullah Kurdi'yi suçlayarak başladı.Antakya'da yaşadıklarını ve 13 yaşında hasta oğlunun daha iyi şartlarda yaşaması ve tedavisi için Avrupa'ya kaçmak amacıyla Bodrum'a geldiğini dile getiren Alabash, şöyle konuştu: "Bana Bodrum'a gidince Abdullah Kurdi adındaki kaçakçıyı bulmam söylendi. Abdullah Kurdi'nin ünlü bir kaçakçı olduğunu şu an kaldığım cezaevinde bulunanlar bile biliyor. Olaydan 10 gün önce Bodrum'a geldim. Bodrum'da bir restoranda Abdullah Kurdi ile buluştuk. Yanımda Asem Alfrhad ve Yunanistan'a kaçacak olan diğer göçmenler bir de Türk organizatör vardı."Söz konusu olayda batan tekneyi hiç görmediğini dile getiren Alabash, şöyle devam etti: "Restorantta buluştuğumuz günün gecesi 3 araç gelerek Yunanistan'a gidecek olanları götürdü. Ben de o gece 03.00'e kadar bir araç içerisinde Türk organizatörle birlikte kalarak karşı taraftan haber gelmesini bekledim. Gece saat 03.00 gibi üç kişi gelerek aracın camına vurdu. Bir şeyler konuştular ve yanımdaki adamla birlikte gittiler."Alabash, olaydan birkaç gün sonra Bodrum otobüs terminalinde jandarma ekiplerince gözaltına alındığını anlatarak, kendisinin söz konusu teknenin geçişiyle herhangi bir ilgisinin olmadığını söyledi.Mahkeme başkanı Yakup Yıldız, sanıkların savunmalarının savcılıktaki ifadeleriyle çeliştiğini söylemesi üzerine söz alan sanıklar, savcılık ifadesi alınırken hazır bulunan tercümanın Arapçasının yetersiz olduğunu iddia etti.Mahkeme, cumhuriyet savcısının esas hakkındaki mütalaasını hazırlamak için duruşmayı erteledi.- Sanık avukatından duruşma sonrası açıklamaSanıkların avukatlarından Kemal Ertuğrul, duruşma sonrası basın mensuplarına yaptığı açıklamada, davada yargılanan kişilerin olayın mağduru olduğunu savunarak, "Bu dosyada benim müvekkilim de Suriyeli ve bu suçun gerçekten mağdurlarından birisi. Yakınlarıyla birlikte o da kaçak göçmen durumunda" dedi.