"Sandığa şaibe düşerse demokrasiye şaibe düşer"
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, "Çok az vakit var ama hem meslektaşlarımıza hem de vatandaşlarımıza açık sandık güvenliği eğitimini çok kısa sürede planlayacağız. Çünkü sandığa şaibe düşerse demokrasiye şaibe düşer." dedi.
ABONE OLFeyzioğlu, Ordu'nun Altınordu ilçesindeki bir otelde düzenlenen "14. Karadeniz Baro Başkanları Toplantısı" öncesinde, basın mensuplarına açıklama yaptı.
Türkiye'nin haziran ayında cumhurbaşkanlığı seçimine gideceğini anımsatan Feyzioğlu, seçimlerin hayırlı olması temennisinde bulundu.
Seçim güvenliği için tüm vatandaşların tatmin edilmesini talep ettiklerini aktaran Feyzioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu konuda Türkiye Barolar Birliğine ve barolara bir görev verilecek olursa biz hazırız. Eminim meslektaşlarımız da tüm siyasi partilere sandık güvenliği konusunda görev sunmaya, hizmet vermeye hazırdır. Türkiye Barolar Birliği olarak biz sandık güvenliği noktasında meslektaşlarımıza zaten hep düzenli eğitimlerimizi verdik. Yine vermeyi planlıyoruz. Çok az vakit var ama hem meslektaşlarımıza hem de vatandaşlarımıza açık sandık güvenliği eğitimini çok kısa sürede planlayacağız. Çünkü sandığa şaibe düşerse demokrasiye şaibe düşer."
Vatandaşlardan, seçime, cumhurbaşkanı adayı veya milletvekili adayı olarak girecek herkesten Türkiye'de kuvvetler ayrılığını tartışmasız şekilde talep etmelerini isteyen Feyzioğlu, "Çünkü yasama, yürütme ve yargının birbirinden ayrılması, bir demokrasinin vazgeçilmez koşuludur. Bu çerçevede şunu bilmenizi istiyorum; Türkiye'nin on binlerce namuslu, güvenilir, fedakar, çalışkan avukatı, hakimi ve savcısı vardır. Adalet mülkün, yani ülkenin temelidir ve bu ülkede bu fedakar, namuslu, çalışkan avukat, hakim ve savcıların çalışmalarıyla ayakta durmaktadır." ifadelerini kullandı.
Sisteme dair sorun olduğunu öne süren Feyzioğlu, "Çünkü kişilerin cesareti, fedakarlığı, sistemdeki sorunların giderilmesine yetmemektedir. Sistem, siyasi iktidarın, HSK'nin oluşumuna doğrudan müdahale etmesine maalesef açıktır. HSK'nin bu siyasi iktidarın takdirine bağlı olarak oluşması, avukatlar, hakimler, savcılar yargılamalarda en doğrusunu da yapsalar, vatandaşlarımızın yargılamalar üzerinden kutuplaşmasına sebebiyet vermektedir. Yargı üzerinden kutuplaşma sürdürülebilir değildir." diye konuştu.
Sürecin birleştirici olmasını dileyen Feyzioğlu, siyasetçilerin birbirlerine yönelik, insanları kutuplaştırıcı ve düşmanlaştırıcı söylemlerine tahammüllerinin olmadığını söyledi.
- "Avukatlık sınavı istiyoruz"
Feyzioğlu, Türkiye'de kaliteli bir hukuk sitemi istediklerini anlatarak, "Bunun için de avukatlık sınavı istiyoruz. Bize bu seçimler öncesinde, siyasi partilerin ve cumhurbaşkanı adaylarının, avukatlık sınavı geleceğine dair bir söz vermesini talep ediyoruz. Çünkü sınavsız avukatlığın olduğu bir tek demokrasi yoktur." dedi.
Bir gazetecinin erken seçimle ilgili değerlendirmesini sorması üzerine Feyzioğlu, şunları kaydetti:
"Bu seçim, teknik olarak erken seçim ama en azından çok erken seçim. Çünkü ortada uyum yasaları yok. Cumhurbaşkanlığı seçimine dair uyum yasası da yok. Dolayısıyla seçim takvimi açıklanmak üzere ve cumhurbaşkanı adayı olabilecek, anayasaya göre bu nitelikleri taşıyan vatandaşlar ve seçmenler, partiler dışında nasıl aday gösterilebileceği usulünü bilmiyorlar. Bu bile zaten bir sıkıntı."
Dün gündeme getirilen ve e-Devlet üzerinden vatandaşların 100 bin şartını yerine getirebilmesiyle ilgili konuya da değinen Feyzioğlu, "e-Devlet iyi bir altyapıdır. Dolayısıyla vatandaşlarımızın da elinde e-Devlet şifreleri vardır. Bu konuda kimsenin 'O vatandaş o mudur?' şeklinde bir tereddüdü yoktur. O altyapının kullanılması lazım. Herhalde bu devirde 'Notere git' veya 'İlçe seçim kuruluna git'e gerek yok. e-Devlet üzerinden aday gösterilsin, o da herkese açık olsun. Bizim de önerimiz budur. Gayet de güzel olur, bir günde de bu iş çözülür." değerlendirmesinde bulundu.
Feyzioğlu, açıklamanın ardından 21 ilin baro başkanlarının bulunduğu toplantıya katıldı.