Halit Meşal İsrail'in gerçek yüzünü deşifre etti
Hamas lideri Halit Meşal, Türkiye-Filistin ilişkileri ile İsrail'in Gazze'ye yaptığı katliamla ilgili olarak önemli mesajlar verdi.
ABONE OLTaha Dağlı'nın röportajı
İsrail’in Gazze’ye yönelik kanlı saldırıları ve Mısır’daki ateşkes görüşmelerinin devam ettiği süreçte Hamas lideri Halit Meşal, ilk kez Kanal 7 Dış Haberler Müdürü ve haber7.com yazarı Taha Dağlı’ya konuştu.
Halit Meşal, ateşkes sürecini değerlendirdi, Türkiye’nin Gazze’deki yaralıları tedavi ettirmesinden dolayı hükümete teşekkürlerini sundu. Hamas lideri ayrıca Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı da tebrik etti. Meşal, "Biz Başbakan Erdoğan'ın Gazze ve Filistin için sergilediği siyasi duruşu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Filistin için yaptıklarını asla unutmayacağız." açıklamasında bulunurken ateşkese yanaşmayan İsrail'in de gerçek yüzünü deşifre etti.
İşte Halit Meşal'le yapılan röportajın tamamı:
-Ateşkes görüşmeleri devam ediyor. Ancak kalıcı ateşkes konusunda İsrail’in tavrı sizinkiyle aynı değil. Onlar Paris’teki anlaşmayı reddettiler siz de İsrail’in Mısır’la ortak sunduğu ateşkesi benimsemiyorsunuz. Olmazsa olmaz talepleriniz var ablukanın kalkması gibi. Bunlar yerine getirilmezse sizin tavrınızda da bir değişiklik olmayacak mı?
Halit Meşal'in bu çok özel röportajını izlemek için tıklayın
"BİZ SİLAHLARIN SUSMASINI İSTEDİK İSRAİL KABUL ETMEDİ"
GAZZE HALKI ABLUKASIZ YAŞAMAK İSTİYOR
-Ablukaya gelecek olursak, siz bu konuda hala aynı görüşte misiniz? Yani abluka kalkmazsa direniş devam mı edecek?
-Abluka olmadan yaşamak her insanın olduğu gibi Gazze halkının da en doğal hakkıdır. Gazze 8 yıldır bu kuşatmanın içerisinde. 2006'da duvar inşaatıyla başladı. Denizden kısıtlamalar yapıldı. 2 milyon Gazzelinin ihtiyacı olan tıbbı malzemeler, ilaçların bile Gazze'ye girmesine sınırlama getirildi. Yaşam koşulları kısıtlandı. 8 senedir bu baskı artarak devam etti. Sınır kapıları kapatıldı. Havaalanı iptal edildi. Biz dünyaya bu gerçeği haykırıyoruz, taleplerimiz tamamen insani ihtiyaçlarımın giderilmesinden ibarettir. Özgür bir şekilde kendi topraklarımızda, hiç bir kısıtlama ve baskıya maruz kalmadan yaşamak istiyoruz.
"MAHMUT ABBAS'A DİRENMEKTE YETERSİZ KALIYOR"
-Kudüs ve Batı Şeria’da da Ramazan ayında intifada atmosferi vardı. Filistinliler 4 ayrı toprak parçasında bölünmüş durumdalar. Ama görüyoruz ki birinin diğerinden fazla da farkı yok yani hepsi işgal ve saldırı altında?
-Şu an Kudüs ve Batı Şeria'nın da Gazze'den pek bir farkı yok. Orada da İsrail zulmü ve baskısı devam ediyor. Orası da işgal altında. Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın durumu ortadadır. Dolayısıyla Filistinli kardeşlerimizin bu zulme karşı koymak istemeleri doğaldır. İsrail Batı Şeria'yı futursuzca işgal ediyor. Filistinlilerin evlerini, topraklarını gasp ediyorlar. Bunları yaparken hiç bir şekilde hukuk gözetmiyorlar. Oradaki siyasi oluşum yani Mahmut Abbas yönetimi bu duruma direnmekte yetersiz kalıyor. Bu durumda halk da üzerine düşeni yapıyor, işgalin son bulmasını istiyorlar.
-12 Haziran’da Batı Şeria’da kaybolan 3 Yahudi yerleşimci ve esir alınan İsrail askeri ile ilgili neler söyleyeceksiniz?
"İSRAİL'İN GÜCÜNÜ BİLENLER ALLAH'IN GÜCÜNÜ KAVRAYAMIYOR"
-Gazze’de 2 bin şehit var, evler yıkıldı, ama anneler sadece hasbinallah çekiyor yani isyan yok. Filistinlinin bu gücü bu metaneti nereden geliyor?
-Halkımız İsrail işgalinin ne olduğunu ve ne anlama geldiğini çok iyi biliyor. Onlar topraklarımızın kutsal olduğunu da çok iyi biliyor. Özlemini çektiğimiz Kudüs ve Mescid-i Aksa'nın beldesinde yaşadıklarının farkındalar. Kutsal değerlerimizin vazgeçilmezimizin olduğunu biliyorlar. Bu işgalin mutlaka son bulacağına da inanıyorlar. Halkımız tüm vahşetlerden zaferle ayrılacaktır ama şu an bunun öncesinde büyük bir sabır örneği gösteriyoruz. Allah katında şehitler veriyoruz. Bu bizden bir şey alıp götürmüyor aksine bize güç katıyor. İnsanlarımız Allah için topraklarımızı koruduğunun farkında. Bunun karşılığını da sadece Allah'tan bekliyorlar. Biz 60 yıldan fazladır devam eden bu işgal ve saldırı sürecinde on binlerce şehit verdik. Ama hiç bir zaman yılmadık, her seferinde direniş daha da güçlenerek çıktı. Allah bize yardım etti biz de onun yolundan hiç bir zaman çıkmadık. İsrail'in dünyada nasıl bir güce sahip olduğunu bilenler Allah'ın gücünü kavrayamıyorlar. Allah yardım ettiği zaman onun üzerinde hiç bir güç yoktur. Biz bu inanç ve Allah'ın adaletini gözeterek İsrail'e karşı galip geleceğiz inşallah.
"BİR GÜN ÖZGÜR FİLİSTİN DEVLETİNE SAHİP OLACAĞIZ"
-Bölünmüş topraklar dedik az önce. Aslında Batı Şeria ile Gazze arasında pek fark göremiyorum tabi bu benim şahsi fikrim çünkü Batı Şeria’da evler buldozerlerle yıkılıyor, Gazze’de ise bombalarla buna katılıyor musunuz?
-Evet işgal rejimi topraklarımızı böldü, Gazze'de, Batı Şeria'da ve 1948 sınırlarında 6 milyon Filistinliyle birlikte topraklarımız çevresindeki ülkelerde mülteci konumunda olan 6 milyon insanımız daha var, toplamda 12 milyonluk bir nüfus bulunuyor. Bu insanlar Gazze'de baskı ve abluka altında 1948 sınırları ile Batı Şeria'da hala devam eden açık bir işgal altında ve çevre ülkelerde ise ya mülteci olarak kamplarda olumsuz şartlarda yaşamaya maruz bırakılmışlardır. Bu insanlar zorla evlerinden çıkarılmışlardır, Gazze'deki evler bombardımanda yıkılıyor, Batı Şeria'daki evler ise buldozerlerle yıkılıyor. Arada pek bir fark yok. Her iki tarafta da işgal ve saldırılar devam ediyor. Bundan dolayı bu işgal son bulmadıkça mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz halkımız bunun özlemiyle sabretmektedir. Bir gün mutlaka özgür Filistin devletine sahip olacağız.
-Ve Mescid-i Aksa, sizinle geçtiğimiz Ekim ayında bir röportaj yapmıştık orada bana İsrail’in Mescid-i Aksa’yı bölmek için iki planı olduğunu söylemiştiniz. Zamansal ve Mekansal planlar, sizinle konuştuktan sonra İsrail’de Aksa’yı bölme planı yasa tasarısı olarak parlamentoya sunuldu.
-İsrail tüm Filistin topraklarına saldırıyor. İşgalin merkezi ise Mescid-i Aksa'dır. Kudüs'te bir tane bile müslüman bırakmak istemiyorlar. Araplara ya da islama dair eserler görmek istemiyorlar. Oraya yahudi devletinin nakışlarını işlemek istiyorlar. Tarihi tahribat yapıyorlar, Filistinlileri evlerinden sürgün ediyorlar ya da buna zorluyorlar. Yerlerine yahudi yerleşim birimleri inşa ediyorlar, buralara da kendi halklarını yerleştiriyorlar. İsrail, Knesset'te Mescid-i Aksa'ya yönelik özel kanunlar çıkarıyor. Burayı kendi özel alanları olarak görüyorlar, zamanla da tümüne erişmek istiyorlar. Yani Mescid-i Aksa ve Kudüs her zamankinden daha büyük tehlike altındadır. Bu iki kutsal mekan müslümanlar için birer simgedir. Türkiye için de Mescid-i Aksa ayrıca tarihi bir önem taşımaktadır. Çünkü Türkiye'nin Kudüs'teki tarihi izleri hala mevcudiyetini korumaktadır. Filistinliler Mescid-i Aksa'ya sahip çıkmaya devam edecekler, bunda kararlıyız Mescid-i Aksa bizim kırmızı çizgimizdir, Aksa'nın özgürlüğe kavuşmasını sabırsızlıkla bekliyoruz.
"İSRAİL'İN GERÇEK YÜZÜNÜ DÜNYAYA GÖSTERİYORUZ"
-İsrail, Hamas’a terörist diyor ama baktığımızda sürekli çocuklar ve kadınlar hedef alınıyor.
-Karşımızda zalim bir rejim var. İnsan ayırt etmeksizin herkesi katlediyor. Sivil insanları terörist olarak lanse ediyor. Oysa teröristler, sivilleri öldüren, camilere hastanelere okullara bomba yağdıranlardır. Gerçek teröristin tanımı böyledir. Günlük hayatlarını idame ettirmeye çalışan insanları öldürmek canilik, teröristliktir. İsrail terör olgusunu barından tüm cinayetleri işlemiştir. Aynı İsrail bu katliamları yaparken dünyayı da nifaklarıyla kandırmıştır. Amerika ve Batı'yı arkalarına alarak bu algıyı tehlerine çeviriyorlar. Ancak onların yalanları gerçeği saptıramaz. Artık tüm dünya İsrail vahyetini, canice işlenen katliamları yani onların gerçek yüzünü görmektedir. Çünkü biz onların gerçek yüzlerini dünyaya gösteriyoruz. Buna da devam edeceğiz halkımız da bizimle aynı fikirdedir.
"ERDOĞAN, GÜL VE DAVUTOĞLU'NUN YAPTIKLARINI ASLA UNUTMAYACAĞIZ"
-Türkiye yaralıları getirmeye başladı, bu konuda neler söyleyeceksiniz?
ATEŞKESİN ÖNÜNDEKİ EN BÜYÜK ENGEL
-İsrail, ABD Başkanı Obama ve Dışişleri Bakanı Kerry’ye tepkili, Gazze saldırılarına daha fazla destek istemişler ama gelmeyince şu an tepki iddiları var hatta Erdoğan ve Davutoğlu’na tepki göstermedikleri için de kızgınlar.
-Şunu net olarak ifade etmeliyim, Amerika'nın Ortadoğu siyaseti İsrail merkezlidir, İsrail'in güdümündedir. Tüm kriterleri de askeri, ekonomik ve siyasi olarak hepsi İsrail'in hizmetindedir. İsrail bu vahşi saldırıları yaparken arkasına Amerika ve Batı'yı alıyor. Demokrasi ve insan hakları Batı için bir anda sözde kalmaya başlıyor ya da sadece kendi halkları için geçerli oluyor. Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry ateşkes için Türkiye ve Katar ile birlikte bir ateşkes görüşmesi yürüttü. Mısır da buna dahil edildi. Ama İsrail çıkan sonuca rıza göstermedi çünkü İsrail mutlak doğru olarak kendi dediklerini yaptırmak istiyorlar. Ateşkesin önündeki en büyük engel aslında budur. Ama İsrail'in Amerika ile Batı'yı kendine bağlaması mutlaka bir yerde patlak verecek ve kopacaktır. Çünkü teröristçe saldırılara dünyaya bir yerde dur diyecektir. Bu aynı zamanda dünya için de bir tehdittir. Kim ateşkes için bir yaklaşımda bulunsa İsrail kabul etmiyor, kendi istediklerini dikta ettirmeye çalışıyorlar. Ama biz de kararlıyız hakkımızı çiğnetmeyeceğiz, sonuna kadar direneceğiz.
-İsrail ile Mısır arasındaki ilişkiye ne diyeceksiniz?
-Biz Mısır için hiç bir zaman mesafeli yaklaşmadık. Diğer barış talepleri nasılsa Mısır'ın taleplerini de aynı doğrultuda karşıladık. İlkelerimizden taviz vermeyeeceğiz. Tek taraflı bir sonuç çıkmasına müsade etmeyeceğiz.
-Hep Filistin özgür olacak diyorsunuz, bir gün gelecek Filistin özgür olacak, bütün Filistinliler buna inanıyor peki o gün ne zaman size göre?
-Biz tüm Filistinlilerin her bir şahsa indirgeyerek tek tek hepsinin yanındayız. Mücadelemiz bunun mücadelesidir. Zafer Allah'tandır. Bu Allah'ın Kuran-ı Kerim'deki vaadidir. Peygamberin tavsiyesidir. Yahudiler mutlaka yenilecektir. Eğer bu topraklarda onlar yaşasalardı, bugünkü durumun tam tersi olsaydı, inanın biz onlara dokunmazdık bile. Ama onlar bizim evlerimize, hayatlarımıza saldırıyorlar. Şehitlerin hepsi abi-kardeş, baba-oğul şeklinde. Hepsi bizden. Gazze'de bir soykırım yapılıyor. Üstelik bizim topraklarımızda. Tarihte zalimler başkalarının topraklarına vahşice saldırıp, katliam yapanlar, hep yenilmişlerdir, hiç bir zaman kazanamamışlardır. Biz çok şükür dirayetliyiz Güçlü bir inanca sahibiz. Allah'a inancımız tamdır, halkımızın çoğu Kuran-ı Kerim hafızıdır. Bu bizim en büyük gücümüzdür. Bu iman bizi mutlaka zafere götürecektir. Direnişin güçlü olmasının temelinde bu vardır. Ne zaman bu zafer diye soruluyor. Cenabı Hak "çok yakın" diyor. Biz de buna iman ve itaat ediyoruz, çok yakındır inşallah.
Halit Meşal'in bu çok özel röportajını izlemek için tıklayın
Haber7