Rodin'in büstü kamyondan çıkt
Camille Claudel'in Auguste Rodin büstü Fransa'da bir antikacının kamyon kasasında bulundu. Claudel'le Rodin'in aşk hikâyesi ise hatırlanmaya değer
ABONE OLCamille Claudel imzasını taşıyan Auguste Rodin büstü, Fransa'daki bir müzeden çalındıktan 13 yıl sonra Lyon'daki bir antikacının kamyonunda bulundu. 1999'da Guéret Sanat ve Arkeoloji Müzesi'nden çalınan sekiz kilogram ağırlığındaki büste bir milyon avro değer biçiliyordu. Gerek pahada gerekse yükte ağır büstün nasıl çalındığı ise hâlâ belirsizliğini koruyor.
Ve olaylar gelişir
Fransız polisi, birkaç haftadır gizlice takip ettiği antikacının kamyonunda Rodin heykeliyle karşılaşınca önce bir anlam veremedi. 50'li yaşlarında olduğu tahmin edilen şüpheli, Lyon bölgesinde son dönemde gerçekleşen hırsızlık olayları nedeniyle polis tarafından takip ediliyordu. 19 haziranda tutuklanan antikacının kamyonunda ve evinde Rodin büstünün yanısıra pek çok sanat eseri bulundu. Çalıntı sanat eserleri konusunda uzmanlaşan Fransız yetkililer antikacının benzersiz koleksiyonunu inceliyor. Rodin büstü ise, Camille Claudel'in imza attığı ender eserler arasında gösteriliyor.
Her ne kadar antikacının büstü çaldığı konusunda delil bulunmasa da, büstün eline nasıl geçtiği belirsizliğini koruyor. Zira yetkililer Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Parisien'e "An itibariyle, muhteşem ikili bronz büstün nasıl ellerine geçtiğini açıklamakta güçlük çekiyor" şeklinde açıklama yaptı.
Peki Auguste Rodin ile Camille Claudel arasındaki tarihî bağlantı nedir, derseniz...
Biri sanatın zirvesine, biri akıl hastanesine
Camille Claudel ile Auguste Rodin'in yolları 1882'de Paris'te kesişti. 17 yaşındaki Claudel heykeltıraş olmak için can atıyordu. 41 yaşındaki Rodin ise parmak ısırtacak bir kariyerin henüz eşiğinde duruyordu. Göz açıp kapayıncaya kadar sürecek mutlu bir dönem boyunca, heykele besledikleri ortak tutkunun ateşiyle yoğun bir aşk yaşadılar. Claudel, 1880'li ve 1890'lı yıllarda Rodin'in başyapıtlarını ürettiği sırada Rodin'in yanıbaşındaydı. Kimilerine göre Rodin'in ilham perisiydi, kimilerine göreyse Rodin'in eserlerinin arkasındaki asıl deha. Zira yaşı çoktan kemale ermiş olan Rodin, ancak Claudel'in gençlik tutkusu sayesinde yapıtları üretecek gücü bulmuştu. Aynı dönemde Claudel de kendine özgü ve canlı karakterli heykellere imza atmaya başladı.
Derken heykellerin durgunluğuna inat, fırtınalarla çalkalanmaya başladı hayatları. Rodin'in heykelciliğin seyrini değiştiren vizyonu adım adım Fransa sınırlarını aşarak Avrupa'yı fethederken, Claudel kendi imzasının hakkını alabilmek için birçok badire atlatmak zorunda kalıyordu. Claudel, "Rodin'in ilham perisi" olmaya indirgendikçe ikilinin sanatsal ve bireysel farklılıkları da çığ gibi büyümeye başladı. Aşkları sallandı. Ünü sınır tanımayan Rodin, Rönesans devi Michelangelo ile karşılaştırılıyordu. Aynı dönemde çocuk düşüren Claudel'in sinirleri artık dünyayı kaldırmaz olmuştu. Ailesinin özel isteği üzerine akıl hastanesine kaldırıldı. 30 yıl hastanede kaldı. 1943'te yaşama gözlerini yumduğunda yapayalnızdı.
(Taraf)