Ramazan'da kimler oruç tutmayabilir?

Ramazan orucu farz olmasına rağmen merhamet sahibi Rabb'imiz oruç tutmada zorlanacak olan özür sahiplerini ayırır, onlara oruçlarını ileride mazeretleri geçince tutmaları iznini verir. İşte oruçlarını sonradan tutma iznine sahip mazeretliler...

ABONE OL
GİRİŞ 18.07.2012 11:05 GÜNCELLEME 18.07.2012 11:34 RAMAZANDA SAĞLIK
Ramazan'da kimler oruç tutmayabilir?

Oruç sabır gerektiren ve mazereti olan bazı insanlara zor gelebilecek bir ibadet olduğu için Yüce Allah kullarının mazeretlerini göz önünde bulundurmuş ve o insanlara, oruçlarını sonradan kaza etme imkanı vermiştir...Zaman Gazetesi yazarlarından Ahmet Şahin Ramazan'da oruç tutamayacak 7 zümreyi şöyle sıralıyor:

İşte Ahmet Şahin'in o yazısı

Tefekkür derinliğini kaybetmeyen her insan bilir ki, kullarını yarattığı sayısız nimetlere karşı sene boyunca serbest bırakan Rabb'imiz, sadece Ramazan-ı Şerif'te bir aylık bir sabır imtihanına tabi tutmaktadır. İnanmış insan bu imtihana gönülden evet, der:

-Senenin bir ayında neden Rabb'imin emrini yerine getirmeyeyim? Ben bu kadar iradesi zayıf, boğazına düşkün oburun biri miyim?. diyerek de Ramazan orucunun mutluluğunu toplumla birlikte yaşamayı esas alır. Tereddüt ve vesveseye asla girmez.

Sonsuz merhamet sahibi Rabb'imiz, yine de kullarının oruç tutmada zorlanacak olan özür sahiplerini ayırır, onlara oruçlarını ileride mazeretleri geçince tutmaları iznini verir.

-Kimlerdir Ramazan ayında herkes oruçlu iken oruçlarını tehir edip de sonra tutma iznine sahip mazeretliler?

Bu izin sahiplerini kısaca şöyle sıralamak mümkündür:

***

1-En başta küçük yaştaki masum çocuklar:

Bunlar ergenlik yaşına ulaşmadıkça oruç tutmakla yükümlü olmazlar. Buna rağmen tutarlarsa sevabı, onları alıştıranları da şamil olur.. Kızlarda dokuz, erkeklerde on beş yaş, ergenlik yaşı dediğimiz yükümlülük başlangıcı olarak kabul edilirse de esas yükümlülük tespiti, muayyen hal ile ihtilam olmanın başlamasıyla kesinleşir.

2- Çok yaşlanmış, sanki çocuklaşmış ihtiyarlar:

Oruç tutacak kuvvete sahip olmayan bu yaşlıların halsizlikleri oruç tutmaları halinde daha da artacak, zor durumda kalacaklarsa tutmazlar. Bunların ekonomik durumu müsait olanları otuz fitre (fidye) verirler tutamadıkları oruçları yerine.

3- Yaşlı değil fakat hasta olanlar:

Oruç tutacak olurlarsa hastalıkları fazlalaşacak, sıhhatleri daha da bozulacaksa, sıhhatine kavuşunca tutmaya niyet ederek beklerler..

4- Hamile hanımlar:

Taşıdıkları yavrularına zarar geleceğini biliyorlarsa doğumdan sonra tutmayı niyet ederek oruçlarını tehir ederler.

5- Doğum yapmış, çocuk emzirmekte olan anneler:

Çocuğun, ya da annenin zarar göreceğini düşünüyorlarsa oruçlarını tehir eder, sonra tutarlar.

6- Her ay belli günlerdeki özürleri başlamış bulunan hanımlar:

Bunlar da oruçlarını tehir ederler. Oruç tutamadıkları günlerinde de Rabb'imizin emrine uyduklarını düşünerek yine mutlu şekilde dualarla bekleyebilirler. Çünkü Rabb'imiz tutmayın buyurmuştur bu günlerinde de. Bu da tutmak gibi emir gereğidir.

7- Seferde olanlar:

Yani oruç günlerinde doksan kilometreden az olmayan yolculuğa çıkmış bulunanlar.. Ancak yolcular yeme iznine sahip oldukları halde tutarlarsa sevaplısını tercih etmiş olurlar.

***

İleride genişçe bilgi vermeyi düşündüğümüz bu gibi önemli konularda en başta şu önemli hususu hatırlamakta fayda vardır.

Orucun başlama vakti sabah ezanı değil takvimdeki ezan öncesi imsak dakikasıdır. Ezan geç de okunabilir erken de.. Bunun için de, herkes bulunduğu yerin imsak ve iftar dakikasını iyi bilmelidir. Orucunu ona göre başlatmalı, ona göre bitirmelidir.

Burada bir yanlışlık olur da, imsak dakikası girdiği halde girmedi zannedilerek yemeye devam edilirse, yahut da iftar vakti girmediği halde girdi zannıyla oruç açılırsa hata ile orucu bozulmuş olacağından dolayı bu orucu bayramdan sonra tekrar tutarak kaza etmek gerekir. Takvimdeki bu imsak dakikası sınırı unutulmamalıdır.

Ahmet Şahin / ZAMAN