Şiddet olayları yükselişe geçti!

NP İstanbul Nöropsikiyatri Hastanesi Yöneticisi Prof. Dr. Nevzat Tarhan, şiddet olaylarının tırmanışa geçtiğine dikkat çekti…

ABONE OL
GİRİŞ 13.02.2008 13:29 GÜNCELLEME 13.02.2008 13:29 SAĞLIK
Şiddet olayları yükselişe geçti!

Amerika’da yapılan bir araştırmada, her yıl, bin beş yüz kadının eşi tarafından öldürüldüğünü, iki milyon kadının dövülerek yaralandığını belirten Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nevzat Tarhan şu bilgileri verdi:


Türkiye’de de tırmanışta...


“Türkiye’de, eşi tarafından dayak yiyerek öldürülen kadınlarla ilgili bir istatistik bulunmamaktadır. Ancak, ülkemizde de gerek kadınlara yönelik olsun, gerekse okullarda ve sokaklarda şiddet olayları kaygı verici şekilde tırmanışa geçmiştir.


Gençler, kendisini ifade etmenin yolunu şiddette arıyor. Şiddetin bu derece yüksek olmasında, alkolün yüzde 60-70 oranında faktörü bulunmaktadır. Şiddet uygulayan eşlerde depresyon puanı yüksek çıkıyor. Kişiler, depresyon içinde bulunmalarına rağmen, durumlarının farkında olmadıkları için tedavi görememektedirler. Şiddetin başka bir sebebi de, tarafların şiddetten hoşlanmasıdır. Taraflardan biri öfkeden, bağırmaktan zevk alır…


Cinsel şiddet de çok yaygın


Şiddet deyince, sadece el kaldırma ve yaralama biçiminde ortaya çıkan, fiziksel şiddet anlaşılmamalıdır. Bunun dışında cinsel şiddet de vardır. Karı koca arasındaki cinsel şiddet, erkeğin kadına tecavüz etmesidir. Bilim çevrelerinde, ‘Kocası karısına tecavüz ederse, bu cinsel şiddet midir, değil midir?’


Erkek cinsel ilişki istiyor diye kadın ‘evet’ demek zorunda mıdır?’ tartışmaları sürmektedir... Kadın istemediği halde, erkek onunla birlikte oluyorsa, bu olay cinsel şiddet kapsamına girebilir. Toplumumuzda  bu tür cinsel şiddet  oldukça çok yaşanmaktadır.


Karınızın duygularını önemseyin


Erkek, cinsellikte sonucu, kadın ise iyi ilişkiyi ve aradaki duyguları düşünür. Bu sebeple kadın -erkek ilişkilerindeki duygularla, ana-baba ilişkilerindeki duygular birbirlerine karıştırılmamalıdır.


Evlendikten ve çocuk sahibi olduktan sonra kadın eşini eş gibi değil, çocuklarının babası, erkek de eşini karısı gibi değil, çocuklarının annesi olarak görmeye başlıyor. Yatak odasındaki kimlikle, çocuk odasındaki kimlik ayrı tutulması gerekiyor. Kadın kadınlık kimliğini unutmamalıdır. Erkek de, baba kimliğini çok benimsediği zaman, karısının duygularını önemsemeyebileceğini aklından çıkarmamalıdır.


Aklınızı kullanarak, kazanın


Evlilik aşkla başlar, bir müddet sonra güç mücadelesine dönüşür. Bu mücadele esnasında iki taraf da kendi kimliğini koruma çabasındadır. Bu durum ortalama her evliliğin geçirdiği normal aşamalardandır. Ancak bu çekişme tarafları şiddete de götürebilir...


Eşler, eğer akıllı davranırlarsa, bir süre sonra orta noktada buluşabilirler. Bu safhadan sonra evlilik bağları gelişmeye başlayacaktır. Evlilik asla şansa bırakılacak bir konu değildir.


Ekonomik bağımsızlık, güç mücadelesinde önemli bir unsur olmakla birlikte, taraflar bunu duygusal şiddete sebep olacak bir silah gibi kullanmamalıdır. Silah olarak aklını kullanan insanlar, hem ezilmeden, hem de karşı tarafı ezmeden, bu beraberlikten kazanımla çıkabilir. Böylece nitelikli bir evlilik oluşmaya başlar.”