Agorafobi hastalığının belirtileri nelerdir? Kırmızı Oda dizisi Selvi'nin hastalığı nedir?
Agorafobi hastalığı kişinin kendini güvende hissettiği ortamların dışına çıktığında oluşan bir tür anksiyete bozukluğudur. Bu kişiler genellikle evlerinde kendilerini huzurlu hissederler ve ev dışında kalabalığa çıkmak, diğer insanlarla temas halinde olmak onlara işkence gibi gelir.
ABONE OLAgorafobi hastalığı kişinin kendini güvende hissettiği ortamların dışına çıktığında oluşan bir tür anksiyete bozukluğudur. Bu hastalığa sahip kişiler genellikle kendilerini en çok evde güvende hisseder ve evden çıkmak istemezler. Dışarıda oldukları her an başlarına bir şey gelecekmiş ve kimse onlara yardım etmeyecekmiş hissi veya herkese rezil olacaklarmış hissiyle yaşarlar. Bu nedenle açık alanlardan ve kalabalık yerlerden uzak durmayı isterler.
Agorafobi hastalığı nedir?
Çevremizdeki pek çok insanın farklı alanlarda korkuları vardır. Kimi karanlıktan, kimi yükseklikten kimi doğa üstü varlıklardan kimi ise yalnız kalmaktan korkar. Agorafobi hastalığına sahip kişiler en çok yalnızlıktan korkar. Bu kişiler dışarı çıkarsa dahi asla yalnız olmak istemez. Her zaman akıllarındaki düşünce dışarda yalnız kalacakları ve başlarına bir şey geldiğinde kimsenin yardım etmeyeceğidir. Bu yüzden asosyal olurlar. Sürekli olumsuz şeyleri düşünerek anksiyetelerini iyice arttırarak zamanla psikolojilerini bozarlar. Her an kontrolü kaybedip delirecekmiş gibi hatta bazen çok ileriye giderek ölecekmiş gibi hissederler. Bu yüzden bu kişiler her zaman yanlarında güvendikleri bir kişinin olmasını isterler.
Agorafobi hastalığı belirtileri
-Kişi evden çıkmakta zorlanır veya tek başına çıkmak istemez.
-Kalabalık ortamlarda bulunmak istemez.
-Tünele girmekte, sinema veya tiyatroya gitmekte, kapalı otoparklarda bulunmakta, MR cihazı gibi dar alanlarda bulunmakta zorlanır.
-Asansör, uçak, otobüs gibi yerlerde bulunamaz.
-Bu tür yerlerde bulunduğunda panikleyip, nefes darlığı çekeceğini, bayılacağını, kalp krizi geçireceğini veya bayılacağını düşünüp, istediği zaman o ortamdan çıkamayacağını düşünür.
-Günün büyük bölümü bu kaygılar ile geçer.
-Kaygılar aile, iş veya okul yaşantısını etkiler.
-Genetik nedenler. (ailede birinde varsa kişide olma olasılığı çok yüksek)
-Kaygılarını kontrol altına alamaz.
Yaşanan tüm bu durumlar 6 aydan uzun sürüyorsa agorafobiden bahsetmek mümkündür.
belirtilere sahip olanlar dikkat!
Kırmızı Oda dizisi Selvi'nin hastalığı ne?
Tv8 ekranlarının reyting rekortmeni dizisi Kırmızı Oda'ya 11.bölümde dahil olan Selvi karakterinin hastalığı 'agorafobi'dir. Selvi'nin hikayesi çocuk yaşta evlendirilmesiyle başlıyor. 15 yaşında kendisinden yaşça epey büyük, eşi yeni ölmüş ve 2 çocuğu olan Rıza ile babasının zoruyla evlendiriliyor. Babasının evinde babasından zulüm gören Selvi evlenip rahat ettiğini düşünse de iş tam olarak öyle olmuyor. Rıza babasından daha beter çıkıyor ve evlendikten sonra 35 yıl boyunca evden çıkmasına izin vermiyor. Yıllar geçiyor, çocukları oluyor büyüyorlar ama Selvi hep evde kalıyor. Sonrasında bir gün Rıza ölüyor ve Selvi hala dışarı çıkamadığını fark ediyor. Yıllarca evden çıkmamak onda artık bir korkuya sebep olmuş. Bu korku da agorafobi hastalığına neden olmuştur.
Agorafobi ne zaman yaşanır?
Agorafobi kişinin yoğun endişe hissetmesiyle ortaya çıkar ve bu endişe saldırılarını tekrarladığı zaman daha şiddetli olur. Bazı durumlarda saldırıların tekrar gerçekleşeceğinden korkarlar. Başka bir saldırı yaşayacakları ve yardım almanın zor olacağı fikri korkuyu motive eder. Bu durumda, kişi “korku korkusu” dediğimiz şeye sahip olur. Örneğin, panik ataklar bir süpermarkette yaşanırsa, zamanla sinema, alışveriş merkezleri, hatta toplu taşıma araçları gibi yerleri panik ataklarla birleştireceklerdir ve gitmek istemeyeceklerdir.
Agorafobi hastalığı nasıl tedavi edilir?
Agorafobi, kesinlikle tedavi edilmesi gereken psikolojik bir hastalıktır. Bu hastalığın pek çok farklı tedavi yöntemleri bulunur. Bu yöntemler; psikoterapi ve ilaç tedavisidir. Bu konuda belirtilere uyan ve rahatsızlığı hisseden kişi alanında uzman bir doktora başvurarak muayene olmalıdır. Uzman doktor, vakanın durumuna, derecesine ve hastalığın ortaya çıkış nedenine göre tedavi yöntemini belirler. Tedavi süreci belirlendikten sonra hasta ve doktor iş birliği içinde olmalıdır. Hastalar doktor kontrolünde olmalıdır. Doktorun düzenlediği tedavi süreci aksatılmadan doktorun tavsiyelerine uyulmalıdır. Bu hastalığa yakalanmış vakaların çoğunda kesin olarak olumlu sonuç alınırken, çok az bir kısmında olumlu yanıt alınmama ihtimali vardır.