Osmanlı'nın virüs kalkanı: Karabaş otu
Homeopati ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran karabaş otunun virüs ve bakterilere karşı öldürücü etkisi olduğuna dikkat çekerek özellikle Osmanlı zamanında kolera salgınında sıkça kullanıldığını ifade etti..
ABONE OLMedipol Mega Üniversite Hastanesi Homeopati ve Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran, insan sağlığına birçok faydası bulunan karabaş otunun kullanımına ilişkin açıklamalarda bulundu. Karabaş otunun lavanta bitkisi ile aynı aileden olduğunu belirten Koran, “Karabaş otu, yabancı lavanta ve keşiş otu olarak da bilinir. Özellikle Akdeniz ülkelerinde yetişen, vitamin ve mineraller yönünden son derece zengin olan karabaş otu kalsiyum, demir, magnezyum, potasyum gibi mineralleri de bünyesinde barındırır” dedi.
SAKİNLEŞTİRİCİ ETKİSİ VAR
Karabaş otunun içerdiği linalol ve linalil astat sayesinde yumuşak bir kokuya sahip olduğunu vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Serhan Koran, “Karabaş otunun çay buharının ya da yağının koklanması depresyon, anksiyete ve sinirlilik durumlarında sakinleştirici olarak çok etkili olup, epilepsi dediğimiz sara hastalarında da tedaviye destek olarak kullanılıyor. Karabaş otu çayı hazırlanışı; normal çay gibi suyu kaynattıktan sonra 1 bardak su içine 1 tutam karabaş otu eklenir. Kapağını kapatıp 5 dakika dinlendikten sonra içime hazır hale gelir. Buharını ise hem ağızdan hem burundan soluyabiliriz” şeklinde konuştu.
KARABAŞ OTU KALP HASTALIKLARINA KARŞI KORUYUCU
Karabaş otunun içerdiği saponinler ve yüksek potasyum sayesinde kolesterolü düşürücü ve kalp damar hastalıklarına karşı koruyucu etkisi olduğunu belirten Koran, “Karabaş otunun ağrı kesici, balgam söktürücü, egzama yaralarını iyileştirici ve idrar yolu enfeksiyonlarına karşı koruyucu olarak kullanıldığı bilinmektedir. Karabaş otunun uçucu yağı da cilt gençleştirmede, kırışıklık gidermede ve cildi nemlendirmek için de kozmetik amaçlı kullanılmaktadır. Bunların dışında karabaş otunun içerdiği perililalkol ve geraniol maddesi sayesinde kan kanseri, akciğer kanseri gibi bazı kanser türlerinde de etkili olduğunu gösteren çalışmalar mevcuttur” ifadelerini kullandı.