Düşünce gücüyle çalışan robot sağlık sektöründe!
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nde (ZBEÜ) gerçekleştirilen İbn-i Sina Uluslararası Sağlık Araştırmaları Kongresi’nde düşünce gücüyle çalışan robot hakkında bilgilendirme yapıldı.
ABONE OLNörolojik veya ortopedik hastalığı bulunan kişilerin yürüme tedavisinde kullanılabilen dış iskelet ve robotik rehabilitasyon cihazı ‘Cyberdyne’ katılımcılara anlatıldı. 21. Yüzyıl Keşif Ödülü alan ilk düşünce gücüyle çalışan robot ‘Cyberdyne’ hakkından konuşan Uzman Fizyoterapist Görkem Açar, “Bu dış iskeletler, nörolojik hastalıklar başta olmak üzere ki bu hastalıklar; omurilik felci, inme, MS, Parkinson ve serebral palsi hastalarının belli kısımları başta olmak üzere 10’dan fazla nörolojik hastalığının ve ortopedik hastalıkların yürüme ve hareket fonksiyonlarında fayda sağlamayı amaçlamaktadır.” Açıklamasına yer verdi. Uzman Fizyoterapist Açar, 20 yıl içinde Cyberdyne teknolojisinin veya diğer robotik cihazların gelişmesiyle birlikte yaygınlaşmasının planlandığını belirtti.
ZBEÜ’de düzenlenen 1’inci İbn-i Sina Uluslararası Sağlık Araştırmaları Kongresi, ‘Yaşlılarda sağlığı geliştirme’ başlığıyla gerçekleşti. Düzenlenen kongrede birçok üniversiteden akademisyenler ve araştırmacılar çalışmalarını sundu. Japonya’da üretilen ve Türkiye’de bir fizyoterapi merkezi tarafından kullanılan düşünce gücüyle çalışarak hastanın yürüme yetisini yeniden kazandırmayı amaçlayan ve 21. Yüzyıl Keşif Ödülü alan ‘Cyberdyne’ robotuyla da bir atölye çalışması yapıldı. Atölye uygulamasında Uzman Fizyoterapist Berkay Üzümcü’nün kol kasına bağlanan robotun sadece düşünce gücüyle hareket ettiği kaydedildi. Atölye sırasında robot daha sonra katılımcılardan birinin de koluna bağlandı.
Uzman Fizyoterapist Görkem Açar, daha çok nörolojik ve ortopedik hastalıklara sahip kişilerde yürüme fonksiyonlarını geri getiren bir dış iskelet ve robotik rehabilitasyon teknolojisi olduğunu aktardı. Düşünce gücüyle çalışan bu teknoloji hakkında konuşan Açar, “Bu teknoloji kişinin düşünce gücüyle çalışmaktadır ve düşünce gücünü aldıktan sonra beyinde yeni yolaklar oluşturarak yeni sinir oluşumunu sağlamaktadır. Bu dış iskeletler, nörolojik hastalıklar başta olmak üzere; omurilik felci, inme hastalarının, MS hastalarının, Parkinson hastalarının ve serebral palsi hastalarının belli kısımları başta olmak üzere 10’dan fazla nörolojik hastalığın yürüme ve hareket fonksiyonlarında fayda sağlamayı amaçlamaktadır” dedi.
20 YIL İÇİNDE YAYGINLAŞMASI BEKLENİYOR
Dünyada sayılı merkezlerde kullanılan yöntem için cihaz kapasitesinin az olduğuna değinen Açar, “Şu an çok az cihaz kapasitesi ve hasta kapasitesinden dolayı yaygınlaşamamaktadır. Ancak ilerideki 20 yıl içinde bizler Cyberdyne teknolojisinin veya diğer robotik cihazların gelişmesiyle birlikte yaygınlaşmasını planlamaktayız. Yaygınlaşmasıyla ilgili bir şey söyleyemiyoruz. Bu teknoloji düşünce gücü teknolojisi olduğu için ileri teknoloji olarak gözükmektedir.” ifadelerini kullandı.
Gelecek 10 yıl için hiçbir şey söyleyemediklerini belirten terapist, “Yaygınlaşmasının dünya sağlığı açısından yatağa bağımlı kişiler veya devletin bakmakla yükümlü olduğu nörolojik hasta gruplarında bir fayda sağlamasını ve bağımsızlık kazanmasını hedeflediğinden dolayı dünya ve ülkelerin ekonomisine fayda sağlayacağını düşünmekteyiz.” açıklamasını yaptı.
TÜRKİYE’DE ÇALIŞMALAR HENÜZ DENEYSEL
Kongre Başkanı Doç. Dr. Eda Akbaş ise bu yöntemin yaşlılara faydasından bahsederek “Yaşlılara bunun faydası, kas iskelet sistem bozuklukları, bu sistemi etkileyen fonksiyonel bozukluklar olduğunu görüyoruz.” açıklamasında bulundu. Akbaş sözlerine şöyle devam etti:
“Bu yaygınlaştırılabilirse ve gençlerimize vizyon kazandırıp bu alandaki gelişmelere katkılarını daha da artırabilirsek daha ileri yıllarda hareket etme kabiliyeti güçleşen yaşlılarımızı belki de düşünce gücüyle hareket ettirebilecekleri bir robotik teknoloji yardımıyla çok daha fonksiyonel kılabilmiş olacağız. Bir insanın yürümesini, oturmasını, el fonksiyonlarını yerine getirmesini zorlaştıran hastalıklar bu kapsama girer, bunu da yaşlılarda sık sık görüyoruz. Yaşlı bireylerimizin hayata kazandırılması için çok önemli. Türkiye’de bu sadece deneysel çalışmalar boyutunda kullanılıyor”