Domuz gribinde paniğe gerek var mı?
Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Osman Erganiş, domuz gribinin öldürme riskinin, dünyadaki tüm vakaların ortalamasına bakıldığında sadece yüzde 1.2 olduğunu söyledi. Korkunç salgın senaryoları ne kadar tutarlı?
ABONE OLMurat Aslan'ın haberi
Nesli tükenme tehlikesi altında olduğu için koruma altına alınan yaban koyunlarının paratüberküloz hastalığı nedeniyle ölmeye başlaması üzerine TÜBİTAK'ın desteğiyle yaklaşık 1.5 yıl içinde aşı geliştiren Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Mikrobiyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erganiş, AA muhabirine, domuz gribiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Prof. Dr. Erganiş, domuz gribinin, domuza ait bir virüs ile insanı etki altına alan grip virüsünün birleşmesi sonucu ortaya çıkan, kuş gribi ya da at gribine benzer bir virüs olduğunu ifade etti.
Domuz gribini Türkiye için toplumda endişeye ve paniğe neden olacak bir hastalık olarak görmediğini belirten Prof. Dr. Erganiş, ''Domuz gribinin öldürme riski, dünyadaki tüm domuz gribi vakalarının ortalamasına bakıldığında sadece yüzde 1.2. Türkiye'deki vakalarda şu ana kadar kimse ölmedi, bu durum söylediklerimin doğruluğunun kanıtıdır'' dedi.
Domuz gribinin daha çok, çocuklar, yaşlılar, akciğer ve kalp yetmezliği olan, yani immün sistemi zayıf olan insanlar için tehlikeli olduğunu bildiren Prof. Dr. Erganiş, şunları kaydetti:
''Domuz gribine neden olan virüs, her geçen gün güç kaybediyor. Virüsün daha zararlı etkilerini, vakanın ilk çıktığı tarihten itibaren kaybetmeye başlaması, bulaşıcı hastalıkların çoğunda aynıdır. Mutlaka tedbirler alınmalı, ancak korkunç salgın senaryolarına gerek yok. Toplum, bu virüsle ilgili çok detaylı bilgiye sahip değil, herkesten de bu konuda çok detaylı bilgi sahibi olması beklenemez. Domuz gribi konusu oldukça medyatik de bir konu, o yüzden yapılan haberler ya da maksadını aşan ifadeler halkta yanlış anlamaya, gereksiz boyutta tedirginliğe neden olabiliyor. Bu virüsün bulaştığı kişiler, tıpkı normal gripte olduğu gibi bir süre hasta oluyor. Çoğu vakada kişinin bünyesini kuvvetlendirici ilaç takviyeleri yapılıyor, kişi bir süre sonra sağlığına kavuşuyor. Ancak bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde bu virüs öldürücü etki yapabiliyor.''
Domuz gribinden korkmak yerine tedbir almak gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Erganiş, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Bu virüsten çok korkmamak lazım. Şu da önemli, bir süre sonra tüm grip vakaları domuz gribi gibi algılanabilir, bu da gereksiz tedirginlik yaratır. Bu nedenle acil yapılması gereken şey, Türkiye'deki hemen hemen tüm tıp fakültelerinde bulunan PCR tanı sistemini domuz gribi virüsü teşhisinde de kullanmak. Bunun için de görevlilere 3-5 günlük bir eğitim verilmesi yeterlidir. Böylece her şüpheli durum 'domuz gribi şüphesi' şeklinde medyaya taşınmayacak, halk da gereksiz yere panik olmayacaktır.''
''DOMUZ GRİBİ, NASIL KORUNURUZ?'' SEMİNERİ
PROF. DR. BÜKE: HASTALIĞIN BELİRTİLERİ, MEVSİMSEL GRİP VE KUŞ GRİBİYLE ÇOK BENZERLİK GÖSTERİYOR
Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Çağrı Büke, domuz gribi belirtilerinin, mevsimsel grip ve kuş gribiyle ''çok benzerlik gösterdiğini'' bildirdi.
Prof. Dr. Büke, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı tarafından, Prof. Dr. Yusuf Vardar Kültür Merkezi Konferans Salonu'nda düzenlenen ''Domuz Gribi, Nasıl Korunuruz?'' konulu seminerde konuştu.
Büke, mevsimsel grip ve domuz gribi hakkında katılımcıları bilgilendirirken, domuz gribi virüsünün insandan insana 1-2 metre mesafeden bile bulaşabildiğini kaydetti.
Hastalığın belirtilerinin mevsimsel grip ve kuş gribiyle çok benzerlik gösterdiğini ifade eden Büke, domuz gribinin diğer griplerden farklı olarak ishal, kusma ve karın ağrısı gibi belirtilerle de ortaya çıktığını anlattı.
Büke, ''Araştırmalarda, virüsten en çok etkilenenlerin akciğer, kalp ve şeker hastaları, 0-6 ay arası bebeğe sahip ebeveynler ve bebek bakıcıları, 10 yaşına kadar çocuklar ve obezler olduğu rakamsal verilerle ortaya konuldu'' dedi.
H1N1 virüsünden toplumsal ve bireysel önlemlerle, hastalığın belirti gösterdiği ilk 24-36 saat içerisinde antiviral ilaç kullanımı, el temizliği, kapalı ortamların havalandırılması ve güneşlendirilmesiyle korunulabilineceğini belirten Prof. Dr. Çağrı Büke, ''Ülkemizdeki domuz gribi vakaları giderek artacak'' diye konuştu.