Bilinçsiz klima kullanımı zatürreye sebep oluyor

Balıkesir Özel Sevgi Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Banu Özdemir Genç, sıcak havalarda klima kullanımına çok dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.

ABONE OL
GİRİŞ 23.07.2012 23:38 GÜNCELLEME 23.07.2012 23:38 SAĞLIK
Bilinçsiz klima kullanımı zatürreye sebep oluyor

Genç, yaz aylarında sıcak hava dalgalarına bağlı hastalık ve ölümlerin görülmeye başladığını belirterek, bu ölümlerin genellikle kalp damar hastalıkları ve solunum sistemi hastalıklarına bağlı geliştiğini belirtti. Sıcak hava dalgaları sırasında bazı hava kirleticilerinin özelikle ozonun artışına bağlı olarak astım ve KOAH'lı hastaların akut alevlenmelerle hastaneye başvurularının arttığına dikkat çeken Genç, "Özellikle yaz aylarında klima kullanımına dikkat edilmesi gerekiyor. Sıcaklık artışına bağlı olarak klima kullanımı artmaktadır. Klima kullanımı sırasında klimayı çok düşük değerlere ayarlamamak gereklidir. İdeali, ısının 23-24 derece arasında, nispi nemin de yüzde 40-50 arasında olacak şekilde ayarlanmasıdır. Klimanın yanlış kullanımı, özellikle solunum yolu enfeksiyonlarından sinüzit, bronşit, zatürre başta olmak üzere göz iltihabı, beyin iltihabı ve çeşitli kas hastalıklarına neden olabilir. Bu hastalıkları önlemek için araçlarda klima kullanırken klimaları yüze ve göğüse doğru değil, ön cama doğru yönlendirmemiz, hastalıkların önüne geçilmesinde yardımcı olacaktır" dedi.

Klimaların ve diğer merkezi havalandırma sistemlerinin neden olduğu önemli rahatsızlıklardan birinin klima ateşi (humidifier fever) hastalığı olduğunu söyleyen Dr. Banu Özdemir Genç, "Klima sistemlerinden başka, evlerde kullanılan ve halkımızın kısaca 'soğuk buhar' diye bildikleri nem yapıcı aletler ile akciğer hastalarına solunum yoluyla ilaç vermeye yarayan nebülizatör denilen aletler de neden olabilirler. Hastalık, bu tür aletlerin su haznelerinde üreyen çeşitli bakteri ve mantarların veya bunlara ait çeşitli toksinlerin, özellikle de endotoksinlerin solunum havasına karışması sonucu ortaya çıkmaktadır. Klima ateşi, gerçek bir enfeksiyon hastalığı olmayıp vücudumuzun çeşitli bakterilere karşı gösterdiği bir tür aşırı duyarlılıktan kaynaklanan bir tablodur. Hastalık, mikroplarla kirlenmiş air-condition veya nemlendirme sistemlerine maruz kalındıktan birkaç saat sonra ateşli bir hastalık gibi başlar. Belirtilerin ortaya çıkması nadiren 12 saati de bulabilir. Şikâyetler genellikle hafta başında veya tatil veya dönüş günlerinde görülür. Bir süre kullanılmayan klimaların ilk çalıştığı günlerde de belirtiler daha fazladır. Hastalarda ateş, titreme, kas ve eklem ağrıları, yorgunluk, hâlsizlik, bitkinlik gibi daha çok gribi hatırlatan şikâyetler vardır. İş yerine geldikten birkaç saat sonra başlayan belirtiler akşama doğru şiddetlenir ve gece eve döndükten sonra da devam ederse de, hastaların çoğu 24-48 saat içinde tamamen düzelirler. Bazı hastalarda nadiren şiddeti çok fazla olmayan öksürük, nefes darlığı ve çarpıntı gibi yakınmalar da olabilir. Klima ateşi, bu belirtileri ile soğuk algınlığı, grip, bronşit ve zatürree gibi solunum yolları enfeksiyonları ile karıştırılabilir. Zatürree ile aralarındaki en önemli fark, klima ateşi olan hastaların akciğer röntgenlerinin normal olmasıdır. Klima ateşi, hastanın klima bulunan ortamdan uzaklaştırılması ile düzelir. Antibiyotik veya başka bir ilaç tedavisi gerekli değildir" şeklinde konuştu.

Klima ve nemlendiricilerin bakıma özen gösterilmesi gerektiğini dile getiren Dr. Genç, "Kronik alerjik zatürree, sinsi olarak yavaş yavaş gelişir. Tipik belirtisi, ilerleyici özellik gösteren nefes darlığı, yorgunluk ve kilo kaybıdır. Bazı hastalarda öksürük olabilir, ama ateş, baş ve kas ağrıları gibi belirtilere rastlanmaz. Bu tür hastalıklarla da karşı karşıya kalmamak için klima ve bu tür nemlendiricilerin su haznelerinin doğru bakımı özenle temizlenmesi gerektiğini söyledi.

KAYNAK : İHA