Sakarya'da "Türkiye Gündemi ve Güncel Meseleler Konferansı"
Akil İnsanlar Heyeti İç Anadolu Bölgesi Grubu Başkanlığı da yapan gazeteci yazar Ahmet Taşgetiren, Çözüm Süreci kapsamında silahı bırakması beklenen PKK terör örgütünün şehirde silahlandığını, bu nedenle yeniden başlayan terörle mücadelenin doğru ve geç kalınmış bir mücadele olduğuna inandığını söyledi.
ABONE OLTaşgetiren, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığınca Adapazarı Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen "Türkiye Gündemi ve Güncel Meseleler" konulu konferansta, Fethullah Gülen cemaatinin farklı bir misyon içerisine sürüklendiğini gördüğü için yazarlık yaptığı Bugün gazetesinden ayrıldığını anlattı.
Ergenekon Davaları'nın o zaman en hararetli şekilde cemaatin medya organlarında işlendiğine değinen Taşgetiren, "O zaman cemaat medyasının bir hukuk davasını bu kadar sahiplenmesinin, olayı yanlış bir mecraya sürüklediğini ifade ettim. Çünkü bu bir yargı meselesiyse yargı boyutunda kalmalı diye düşünüyordum" ifadelerini kullandı.
Taşgetiren, böylelikle adeta savcılara, o operasyonları yürüten emniyete sahip çıkan bir yapının ortaya çıktığını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Bu yapı, çok kabul edilebilir bir yapı değil. Bu yapılanmaya kimse tahammül etmez. Bugün gazetesinden ayrıldığım günden önceki yazımın başlığı, 'Bundan en çok cemaat zarar görecek' şeklindedir. Bir İslami hizmet yapısı, kim olursa olsun, bunun yok olması İslam'a bir şey kazandırmıyor, millete de bir şey kazandırmıyor ama o yapı kendi konumunu aşmamalı. Yani 'ülkenin dış politikasını, siyasi girişimini en iyi ben bilirim, emniyet camiasında en iyi politikayı ben belirlerim' havalarına girdiğiniz zaman bunu kimse kabul etmez, hatta o yazıda dedim ki, 'Bir CHP iktidarı olsa CHP iktidarı da böyle bir yapıya izin vermezdi.' Amerika'da böyle bir yapı kuruyor olsanız, Amerika da izin vermez. Ben hakikaten o camianın kendi birikimine büyük yanlışlık yaptığını düşünüyorum."
- Çözüm Süreci
Kürt sorunu meselesini İslami hassasiyeti olan kadroların çözebileceğine işaret eden Taşgetiren, AK Parti'nin de iktidara geldiğinde bu meseleyi çözmek için adım attığını söyledi.
HDP'nin o zaman Kürtler'in yüzde 25 oyunu aldığını, AK Parti'nin yüzde 60'lar civarında oy elde ettiğini belirten Ahmet Taşgetiren, "Bu, Türkiye'nin müthiş bir avantajıdır. Yani etnik siyaset yapmayan bir siyasi kadro, Kürtler'in çoğunun oyunu alıyor. Bu, çok önemli bir şey" diye konuştu.
Çözüm Süreci'nin "Analar ağlamasın, kan dökülmesin" düşüncesiyle başladığını vurgulayan Taşgetiren, şunları dile getirdi:
"Bu doğru bir şey. Hükümetin, devletin bazı politikalarını düzeltmesi de doğru bir şey. Yani TRT Kürdi'nin açılması gibi. Bunlar olumlu şeylerdi. Hakikaten cenazeler gelmesin, bölgede de kimse ölmesin çünkü onların da anası, babası var. O evden terörist cenazesi çıksa bile anası çıkıyor, örgütün elemanı haline geliyor, olmasın dedik, olmadı. Ama bir şey oldu, örgüt silahları bırakacaktı, ülkeyi terk etmedi. Aksine dağdan inenler köylere, ilçelere yerleştiler, orayı silahlandırdılar. Sonra yol kesmeler, esnaftan haraç almalar oldu. Sonunda bakıldı ki hendekler kazıldı, öz yönetim ilan edildi. Şimdi yeniden terörle mücadeleye başlandı. Bu mücadelenin doğru ve geç kalınmış bir mücadele olduğuna inanıyorum."