SETA Genel Koordinatörü Duran:
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Genel Koordinatörü Prof. Dr. Burhanettin Duran, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sayesinde biz bu sistemi değiştiremezsek, önümüzde krizler, koalisyonlar ve Türkiye'nin çıkmış olduğu bir üst ligden aşağıya düşme tehlikesi ciddi şekilde vardır." dedi.
ABONE OLDuran, Sakarya Büyükşehir Belediyesince Adapazarı Kültür Merkezi'nde (AKM) düzenlenen "Cumhurbaşkanlığı Sistemi" konferansında yaptığı konuşmada, anayasa değişikliğinin rejim değişikliği olmadığını, yasama, yürütme ve yargının nasıl işleyeceğinin siyasal sistem tarafından belirlendiği için temelde bunun değiştirileceğini anlattı.
"Yani Cumhurbaşkanı etrafında kurulacak bir hükümetimiz olacak ve işler de bundan sonra 16 Nisan'da eğer 'evet' oyu çıkarsa böyle yürüyecek." diyen Duran, hiçbir milletin mevcut hükümet sistemini kolayca değiştirmeyeceğini, bir sebebe dayalı olarak bunu yapacağını, bunun da çok net şekilde mevcut sistemin krizleriyle alakalı olduğunu dile getirdi.
İlk defa siviller eliyle yapılan ve Türkiye'nin nasıl yönetileceğine dair kritik bir kararın alınacağını aktaran duran, "TBMM'den geçti, şimdi de asıl karar verici olan halkın önünde." dedi.
Anayasa değişikliğiyle ilgili en önemli sebebin, 1970'lerden itibaren halkın oylarıyla gelen sivillerin, yaşadığı sorunları bir türlü aşamamaları olduğuna işaret eden Duran, şöyle konuştu:
"Seçilen cumhurbaşkanı kendi kabinesini kuracaktır. Burada bir sorun yaşanmayacak. Bu sorunla ilgili olarak 1970'lerden itibaren Milli Nizam Partisi, Milli Selamet Partisi, daha sonra Turgut Özal'ın, hatta ondan önce Alparslan Türkeş'in, yani MHP'nin, Süleyman Demirel'in başkanlık sistemine geçilmesiyle ilgili fikirleri oldu. Hatta orada şöyle ilginç bir şey var; Demirel gibi kendisi Başbakanken buna itiraz edenler, Turgut Özal Cumhurbaşkanıyken, sonradan kendileri Cumhurbaşkanı olduktan sonra bunu ister hale gelmişlerdir. Dolayısıyla bugün AK Parti ve MHP ortaklığıyla gündeme getirilen bu değişiklik, bir tecrübenin sonunda ortaya çıkmıştır."
Bu değişiklikle yürütme ve meclisin doğrudan halk tarafından seçilmiş olmasının sistemin demokratikleştiğini gösterdiğini ifade eden Duran, "Bunların değerlendirmesine baktığımızda, elbette istikrar, elbette daha fazla demokratikleşme, bu sistemin temel özellikleri olarak ortaya çıkıyor." dedi.
"Erdoğan sonrası ne olacak?" sorusuyla sıklıkla karşılaşıldığını aktaran Burhanettin Duran, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu çok doğru bir sorudur. Erdoğan sonrasında Türkiye'deki siyasal sistemin kaderiyle ilgili çok ciddi tereddütlerimizin olması lazım fakat bu haliyle... Eğer Erdoğan sayesinde biz bu sistemi değiştiremezsek, önümüzde krizler, koalisyonlar ve Türkiye'nin çıkmış olduğu bir üst ligden aşağıya düşme tehlikesi ciddi şekilde vardır. İşin vesayet odaklarını, vesairesini bile bahsetmiyorum. Onlar da hızlı şekilde tekrardan canlanacak durumdadırlar. Bunu son dönemde gördüğünüz uluslararası camianın tepkileriyle bir araya getirirseniz, hiç de zor olmadığı ortadadır. O halde Türkiye, Erdoğan'ın güçlü liderliğinde bu fırsatı değerlendirmek durumundadır."
Etkinliğe, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli, AK Parti Sakarya Milletvekili Mustafa İsen, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Müsteşarı Ebubekir Şahin, AK Parti İl Başkanı Fevzi Kılıç ve davetliler katıldı.