"AK Parti'nin anayasa teklifi sonbaharda gündeme getirilecek"

Bostancı, AA muhabirine başkanlık sistemi konusunda değerlendirmelerde bulundu.

Son dönemde ülkede "Türk tipi", "Amerikan tipi" başkanlık sistemi tartışmalarının yaşandığını anımsatan Bostancı, "Dünyada çeşitli başkanlık sistemleri var. Çeşitli olmasının sebebi de her bir ülkenin tarihi, sosyolojisi, gelenekleri, normları farklı olduğu için başkanlık sistemini o çerçevede toplumsal ve politik bir uyumu esas alarak kurmaya çalışmışlar. O yüzden de farklı başkanlık sistemleri ortaya çıkmış." ifadesini kullandı.

"Amerikan tipi" denildiğinde insanların zihninde canlananın her şeyden önce demokrasiyi merkeze alan bir başkanlık sistemi olduğuna dikkati çeken Bostancı, şöyle devam etti:

"Temsilciler Meclisi ile başkan arasındaki o sistem... Kuvvetler ayrılığı, karşılıklı haklar, yetkiler, sınırlar... Bütün bunlar dikkate alındığında siyasi kuvvetin çok dengeli bir şekilde dağıtıldığı bir yapı görüyoruz. Öte taraftan, Türkiye'nin kendine has gelenekleri, tarihi, toplumsal durumu olduğu da muhakkak. Bizim yapmamız gereken şu, hem başkanlık sistemine ilişkin evrensel tecrübeyi esas alan, dikkate alan, ondan faydalanan hem de yerel olanı hesaba katan, bu çerçevede tecrübe olan buranın ihtiyaçlarını gözeten bir başkanlık sistemi. 'Türk tipi', 'Amerikan tipi' diyerek bağlamından kopartarak, basitleştirerek, tartışmak son derece yanlış olur. Daha çok eleştiri çıkarmak, konuyu ucuzlatmak kastıyla, bu tür tartışmalar yapılıyor."

Bostancı, hem yerli dinamikler dikkate alındığında hem de evrensel tecrübenin genel parametrelerinin oluşturduğu bir başkanlık sisteminin kastedildiğini vurgulayarak, "AK Parti'nin başkanlık sisteminde durduğu yer her şeyden önce demokratik özgürlükçü, kuvvetler ayrılığını esas alan, yetkilerin dağıtıldığı bir başkanlık sistemidir. Tartışmaların böyle bir esas üzerinden yürütülmesi doğru olur. Zaten AK Parti bu konuya ilişkin kendi anayasa teklifini sonbaharda inşallah gündeme getirecektir. Öyle görüyoruz." diye konuştu.

- "Seçimle gelmiş başbakan yerine seçimle gelmiş başkan"

Anamuhalefetin başkanlık sistemine bakışını eleştiren Bostancı, "Bir eleştiri getiriliyorsa, ikna edici bir haklılığa yaslanması lazım. Sistem tartışmaları abesle iştigaldir. Rejim dediğimiz sonuçta cumhuriyet rejimi, sistem demokratik sistem. Buna ilişkin kim ne tartışma yürütüyor ki rejim tartışması yapılıyor. Çok manasız, abes." dedi.

Başkanlık derken, padişahlıktan değil, cumhuriyetin, demokrasinin nitelikleriyle uyumlu bir yapıdan bahsettiklerine işaret ederek, şunları söyledi:

"Demokrasinin yegane biçimi çok partili parlamenter rejim değil. Kaldı ki o da kendi içerisinde o kadar çok tartışmaya uğruyor ki... Bütün bunları atlayıp buradan bir siyasi nema ummaya çalışmak manasız. Klasik demokrasi o kadar çok eleştiriye uğruyor ki radikal demokrasi, müzakereci demokrasi, plebisiter demokrasi, katılımcı demokrasi... Yeni tarzlar konuşuluyor. Demokrasinin kendisine ilişkin dahi daha kapsayıcı olması bakımından literatürde birçok tartışmanın olduğunu biliyoruz. Bizim yaptığımız cumhuriyetle demokrasiyle bağdaşık, bunun içerisinde bir sisteme ilişkin değişiklik. Yani çok partili parlamenter yapı devam etmekle birlikte aynı zamanda sistemde seçimle gelmiş başbakan yerine seçimle gelmiş başkan üzerinden yürüyecek bir yapı."