'Deniz, kum, güneşin' yerini macera tatili aldı
Pandemiyle tatil alışkanlıkları da değişti. Türkiye’ye en fazla ziyaretçi gönderen ülkelerle yapılan araştırmada dikkat çeken sonuçlar elde edildi.
ABONE OLTürkiye’ye en çok turist gönderen ülkelerden Rusya, Almanya ve İngiltere’de yapılan araştırmanın sonuçlarına göre her 100 kişiden 83’ünün yurt dışı tatil tercihinde deniz-kum-güneş ve şehir-tarih turizmi talebi yerini wellness ve doğa/macera deneyimlerinin de yaşanabileceği alternatif lokasyon ve tesislere bırakacak.
Pandemiyle tatil alışkanlıkları da değişti. Türkiye’ye en fazla ziyaretçi gönderen ülkelerle yapılan araştırmada dikkat çeken sonuçlar elde edildi. Uluslararası yönetim danışmanlığı şirketi Simon Kucher & Partners tarafından 2020 yılının Mayıs ve Aralık aylarında yapılan ve salgın sonrası otel, turizm ve eğlence sektöründeki değişen tüketici davranışlarını inceleyen çalışma, 2021 yılı içinde 7 binden fazla katılımcı ile yeniden gerçekleştirildi. Araştırmaya göre son dakika rezervasyonları iki kat artacak. Tüketiciler sağlık sigortası ve son dakika iptal hakkını içeren rezervasyonlarda daha fazla ödemeye razı durumda. Her 100 kişiden 83’ünün yurt dışı tatil tercihinde deniz-kum-güneş ve şehir-tarih turizmi talebi yerini wellness ve doğa/macera deneyimlerinin de yaşanabileceği alternatif lokasyon ve tesislere bırakacak. Uzaktan çalışma konforu sunabilen tesisler, turistleri daha uzun süre ağırlayabilecek.
Rus, Alman ve İngilizlerin her iki kişisinden biri tatil için yurt dışını tercih edecek
Oldukça çarpıcı veriler içeren araştırmanın sonuçlarına göre, Türkiye’yi en fazla ziyaret eden milletlerden Rus, Alman ve İngilizlerin yalnızca yüzde 11’i son bir yıl içerisinde yurt dışı seyahati gerçekleştirdi. Ancak, pandemi sonrasında, yurt dışı seyahatine olan tercihlerde artış bekleniyor, araştırmaya katılan yaklaşık her iki yabancıdan 1’i pandemi sonrasında yurt dışı seyahati gerçekleştirmek istediğini belirtti.
SON DAKİKA REZERVASYONLARININ ORANI 2 KATTAN FAZLA ARTTI
Pandemiden önce katılımcıların sadece yüzde 14’ü son dakika rezervasyon yaptığını belirtirken bu oran pandemiden sonra yüzde 35’e çıktı. Seyahat kısıtlamaları, vaka sayılarındaki hızlı değişikler ve COVID-19 ile ilgili devlet politikaları; son dakika rezervasyonlarına artan ilginin arkasındaki en önemli nedenler olarak öne çıkıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 31’i seyahat kısıtlamaları, yüzde 24’ü seyahat için tercih edilen destinasyondaki vaka sayılarında son durum, yüzde18’i ise COVID-19 ile ilgili değişen devlet politikaları sebebiyle son dakika rezervasyonlarını daha çok tercih edeceklerini belirtiyor. Ancak artan son dakika rezervasyon tercihlerine rağmen; katılımcıların yüzde 32’si pandemi kaynaklı endişelerin azalmasıyla birlikte erken rezervasyona yönelebileceklerini belirtiyor.
Turizm sektörü paydaşlarının, son dakika yabancı turist rezervasyonlarına hazırlıklı olması ve pandemi kaynaklı endişelerin azalmasıyla birlikte artacak seyahat planları için erken rezervasyona teşvik edecek güçlü tatil paketleri hazırlamaları oldukça önemli.
YENİ NESİL TATİL DENEYİMİNE TALEP ARTIYOR
Araştırma, katılımcıların pandemi sonrası değişen yurt dışı seyahatlerinde yeni beklentilerini de ortaya koyuyor. Deniz-kum-güneş ya da tarih-şehir odaklı seyahat planları yerini Türkçeye ‘kendini iyi hissetme hali’ olarak da geçen wellness ve doğayla baş başa kalma ve macera gibi farklı deneyimler ve konseptler sunan yeni nesil tatil anlayışlarına bırakıyor. Tatilciler pandemi sonrası, farklı deneyimler sunan tatil opsiyonlarını tercih ediyor; çalışmada yer alan katılımcılarının yüzde 47’si doğa/macera odaklı, yüzde 36’sı ise wellness odaklı tatil seçenekleri ile ilgilendiklerini belirtiyor.
Turizm sektörünün ve özellikle otellerin; tatilcilere sundukları deneyimleri, yükselen trendleri göz onuna alarak değerlendirmeleri ve bu doğrultuda hizmetlerini şekillendirmeleri gerekiyor.
UZAKTAN ÇALIŞARAK TATİL KONSEPTİ YÜKSELİŞTE
Pandemi ile birlikte uzaktan çalışma düzenine geçen pek çok şirket uzaktan çalışan sayılarını da artırdı. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre salgın nedeniyle Avrupa Birliği (AB) vatandaşlarının yüzde 12,3'ü geçen yıl işlerini evden yürüttü. Bu oran salgın öncesinde AB’de yüzde 5 civarında seyrediyordu.
Bu yeni çalışma düzeniyle birlikte, İngilizce ‘work’ (iş) ve ‘vacation’ (tatil) kelimelerinin birleşmesinden doğan ‘Workation’ yani uzaktan çalışarak tatil konsepti ise yükselen tatil trendleri arasında yer alıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 10’u Workation konseptli bir tatil seçeneğini tercih etmeye istekli olduğunu belirtiyor.
Workation tatilini tercih eden katılımcıların, yüzde 52’si bu konseptte bir tatil için 1-2 hafta zaman ayırabileceğini belirtiyor. Ancak Workation tercih edenlerin yüzde 73’ü, istenilen şartlar sağlanırsa Workation için planladıkları süreyi, planlanan süreye ek 14 güne kadar uzatabileceklerini ekliyorlar. Workation tatillerinde, planlanandan daha uzun süre zaman geçirmek için aranılan en önemli koşul, güvenli ve hızlı internet bağlantısı. Workation tercih edenlerin yüzde 68’i, güvenli ve hızlı internet bağlantısı sağlandığı takdirde seyahatlerini daha uzun süreli olarak planlayabileceklerini belirtiyor.