Erdoğan'dan 'Menderes'li diktatör cevabı
Erdoğan, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada, kendisine diktatör yakıştırması yapanlara cevap verdi.
ABONE OLErdoğan, Tüm Sanayici ve İş Adamları Derneği (TÜMSİAD) tarafından Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen iftar programında yaptığı konuşmada, Türkiye'nin gazete manşetleriyle yönetilen bir ülke olmadığını belirterek, artık bunu herkesin anlaması gerektiğini söyledi.,
- "Bakın son zamanlarda bir diktatör sıfatı tutturmuş gidiyorlar"
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bakın son zamanlarda bir diktatör sıfatı tutturmuş gidiyorlar. Buradan açık açık soruyorum; Diktatörün iş başında olduğu bir ülkede, gazeteciler veya gazeteler her gün başbakana hakaret edebilir mi? Diktatörün iş başında olduğu bir ülkede, bir tek kişi bile çıkıp, bu ülkenin başbakanına diktatör diyebilir mi? Diktatörlerin olduğu ülkede, sandık olur mu, seçim olur mu, milli irade bu kadar güçlü olabilir mi? Son seçimde yüzde 85 katılımın olduğu bir demokrasi ve 10 yıl içinde 7 seçimin yapıldığı bir ülke. Dünyada nadirdir bunun örnekleri. Diktatörlerin olduğu ülkelerde, sözlüklerde dahi diktatör kelimesi kullanılabilir mi? Merhum Menderes, Ankara'da, Kızılay'da, öğrenci eylemlerinin içine girmiş ve 'Ne istiyorsunuz?' diye sormuştu. Bir öğrenci, Menderes'in yakasına yapışıp, 'Özgürlük istiyoruz' demişti. Merhum Menderes, 'Bir başbakanın yakasına yapışılabiliyor ve yapışıyorsun, bundan ala özgürlük olabilir mi?' diye tarihi bir cevap vermiştir."
Erdoğan, oyunun aynı oyun, senaryonun aynı senaryo, kampanyanın aynı kampanya olduğunu belirterek, "Bugün, 'özgürlük yok' diyenler, 'dikta rejimi' diyenler, inanın 10 yıl önce, belli kesimler, belli çevreler karşısında tir tir titriyorlardı, el pençe divan duruyorlardı, 'emret komutanım' diyorlardı, istedikleri gibi yazamıyorlardı, konuşamıyorlardı. Bunun içinde yargısı da medyası da vardı. Hep birlikte aynı şeyi söylüyorlardı" ifadelerini kullandı.
Bu kişilerin, fişlenmekten, andıçlanmaktan korktuğunu, 'bir telefon gelecek de azar işiteceğiz' diye korkup kalemlerine pranga taktıklarını, şimdi o aynı şahıslar, aynı yazarlar, aynı yorumcuların 'özgürlük yok' diye kara propaganda yaptıklarını kaydeden Erdoğan, bu oyunlara, bu tuzaklara karşı şerbetli olduklarını, bugünlere, bu oyunları, tuzakları bozarak geldiklerini bildirdi.
Başbakan Erdoğan, bu ülkede egemenliğin sermayenin, medyanın, çetelerin elinde olduğunu, hukukun, seçkinlerin, elitlerin, mafyatik oluşumların tehdidi altında bulunduğunu aktararak, 10,5 yıl boyunca kararlılıkla, cesaretle mücadele ettiklerini, egemenliği milletten alıp millete teslim ettiklerini kaydetti.