Kapusuz: Temmuz'da seçim olabilir
AK Parti Grup Başkan Vekili Salih Kapusuz, "Başbakanımızın, her zaman için vatanını milletini seven, ülkenin birliğinden, dirliğinden, beraberliğinden yana olan herkese karşı sempatisi ve hürmeti vardır" dedi.
ABONE OLSinan Özmüş ve Suat Deniz'in haberi
AK Parti Aydın İl Danışma Meclis toplantısına katılmak üzere Aydın'a gelen Kapusuz, Aydın Belediye Başkanı İlhami Ortekin'in Aytepe Mesire alanında verdiği kahvaltıya katıldı.
Kapusuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "Ulusa Sesleniş" konuşmasındaki uzlaşma çağrısının yeni bir şey olmadığını, başbakanın her zaman uzlaşma çağrısında bulunduğunu söyledi.
Başbakanın her zaman birlik ve beraberlikten yana, herkesi kucaklayan bir yapıda olduğunu, onunla beraber olan kişiler olarak bildiklerini ifade eden Kapusuz, şöyle konuştu: "Ama zaman zaman siyasetin getirmiş olduğu yüksek tansiyon ve özellikle muhalefet başta olmak üzere hakaretvari tavır ve davranışlardan dolayı, tahammül sınırlarını zaman zaman zorlayan açıklamalara mecbur bırakıyorlar. Böyle olunca, bu farklı değerlendirmelere sebebiyet veriyor. Ancak başbakanımızın, her zaman için vatanını milletini seven, ülkenin birliğinden, dirliğinden, beraberliğinden yana olan herkese karşı sempatisi ve hürmeti vardır."
AK Parti içerisinde tahsil ve yaş olarak cumhurbaşkanlığı için durumu uygun olmayan 54 milletvekili hariç, 300 tane AK Parti milletvekilinden birinin potansiyel olarak cumhurbaşkanı adayı olarak gündemde olduğunu belirten Kapusuz, bunu halka sorduklarını, parti teşkilatlarına sormaya devam ettiklerini, sivil toplum örgütleri ve belediye başkanları ile görüştüklerini bildirdi.
Başbakan Erdoğan ile parti yöneticilerinin yakında TBMM'deki AK Parti grubundaki milletvekilleriyle görüşmeler ve toplantılar yapacağını açıklayan Kapusuz, şunları kaydetti: "Bu toplantılarda halktan gelen verileri de değerlendirmek suretiyle bir karara varacağız. Elbette, burada sayın başbakanımızın kararı büyük önem arz ediyor. O kararla birlikte değerlendirmelerimizi, o veriler ışığında sonuçlandıracağız ve kamuoyuna inşallah 15 Nisana kadar açıklayacağız."
-CUMHURBAŞKANLIĞI SÜRESİNİN DÜŞÜRÜLMESİ-
Bir gazetede yayınlanan, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in "cumhurbaşkanlığı süresinin kısaltılması gerektiği" bu konudaki görüşünü Anayasa Mahkemesi Başkanlığı döneminde de ifade ettiği yönündeki açıklamasıyla ilgili olarak Kapusuz, şöyle konuştu: "Kendisi 7 yıl yaptıktan sonra bunu söylerse, ne kadar isabet ettiği tartışılır. Ancak, elbette bu konularla ilgili olarak müzakerelere, her türlü değerlendirmelere günü ve zamanı içerisinde yapılacak çalışmalara, biz parti olarak açığız. Ancak, bunları bugün konuşmak, seçim arifesinde gündeme getirmek hoş değil. Ama önümüzdeki süreçte Türkiye'de bir çok temel konuların konuşulup, tartışılması, yeniden yapılandırılması düşünülürken, bu konuda bunların dışında kalmaz."
-"TEKNİK OLARAK İSTENİRSE TEMMUZ AYINDA SEÇİM OLABİLİR"-
Seçim tarihinin 4 Kasım olarak kararlaştırıldığını, "ama teknik olarak, 15 Temmuza kadar istenmesi halinde seçim yapılabileceği" görüşünü geçen günlerde aktardığını dile getiren Kapusuz, şöyle devam etti: "Gazeteciler 'Nasıl istenecek?' dediler. İstenmesi şudur; Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra herkes genel seçime odaklanacak. O zaman iktidar ve muhalefet, mecliste bulunanlar bir araya gelirler. Eğer Türkiye'nin zaman kaybı olarak mütalaa edilip, teknik bir takım sebeplerle öne alınması düşünülecek olursa bu şartlarda değerlendirilir. Karar verilirse yapılabilir. Değilse, zaten karar verilmiş, 4 Kasım seçim tarihidir."
-MUHALEFET PARTİLERİNİN MİTİNG YAPMASI-
Muhalefet partilerinin cumhurbaşkanlığı seçiminden önce Ankara'da yapmayı planladıklarını siyasi mitinglere de değinen Kapusuz, demokrasilerde katılımcılığı, fikir beyanını, temel demokratik hakların kullanılmasını normal karşıladıklarını, ancak bunun da kurallar içinde olmak kaydıyla olduğunu söyledi. Kaosa, gerginliğe sebebiyet vermemek kaydıyla, herkesin düşüncesini, fikrini rahatlıkla söyleyebilmesi gerektiğinin altını çizen Kapusuz, şunları kaydetti: "Ama toplumu germek, kaos meydana getirmek, sokakta, okulda, iş yerinde kavgayı teşvik etmek, kavgaya çanak tutmak ve katkı vermek, buna ise asla razı olamayız. Bunu ne biz, ne de toplum asla affetmez. Onun için burada asıl olan bir şey var. Biz herkesin düşüncesine saygılıyız. Herkes de bizim düşüncemize ve kararımıza saygılı olmalıdır." Demokrasilerde parlamentonun iradesinin üzerinde herhangi başka bir irade olmadığını bildiren Kapusuz, sözlerini şöyle tamamladı: "Anayasal görevimiz olarak cumhurbaşkanını seçeceğiz. Cumhurbaşkanını seçme görevini, sorumluluğunu taşıyan herkes, sorumluluğun gereğini yerine getirmelidir. Ancak biz, bu ve benzeri eylemlerin geçmişte yaşanan sıkıntılarının milletimize açtığı yaraları hiç kimsenin gözardı etmemesini tavsiye ediyoruz."
(aa)