İşte Akşener'in seçim taktiği! "CHP biraz da bize çalışsın"

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 81 ilde aday çıkaracaklarını belirtti. Haber7'ye konuşan uzman isimler, Akşener'in nasıl bir seçim taktiği uyguladığını açıkladı.

ABONE OL
GİRİŞ 16.09.2023 21:05 GÜNCELLEME 17.09.2023 14:36 SİYASET
İşte Akşener'in seçim taktiği! "CHP biraz da bize çalışsın"
  • Haber7 – ÖZEL

İyi Parti kurmaylarının 6'lı masayı bir kez daha devirerek yerel seçimlere ittifaksız girme söylemi devam ediyor. CHP'nin kalesi olarak görülen İzmir'de partisinin adayını açıklayan Merak Akşener'in, asıl gözlerin çevrildiği İstanbul, Ankara, Mersin, Adana, Antalya gibi büyükşehirlerde ise henüz hiçbir adım atmış değil. İyi Parti Genel İdare Kurulu'nun da "yerel seçimlerde 81 ilde aday çıkarma" yönünde irade beyanında bulunması siyasi kulisleri hareketlendirdi.

İyi Parti'nin stratejisi ne kadar gerçekçi? Akşener'in mevcut tavrını sürdürmesi İyi Parti seçmeninde ne kadar tesirli olacak? CHP'den asıl istenen ne? Merak edilen bütün soruları duayen gazeteci, araştırmacı ve siyasilere sorduk.

  • Eski İyi Parti Kurucular Kurulu Üyesi Vedat Yenerer: "İyi Parti CHP'nin güçlü olduğu yerleri İzmir. Bakırköy gibi garanti ilçeleri 'bize verin, bu kez siz bize çalışın' diyor. Tamam da CHP niye böyle bir şey yapsın?.."
  • Gazeteci Yazar Serdar Arseven: "Meral Akşener'e baskı yapılacaktır. Bu baskılara direnebilecek midir peki? 6'lı masada direnemedi ve geri döndü. O zaman masaya geri dönmeseydi bir kulvar açma şansı olabilir, bazı partileri de yanına alabilirdi. Ama kendisi masaya dönerek o şansını tüketti..."
  • Araştırmacı Yazar İhsan Aktaş: "İYİ Parti müstakil bir politika ortaya koyamadığından dolayı siyasi süreçleri rakipleri değil de müttefikleri üzerinden yönetmeye çalışıyor. Yani CHP üzerine yapıyorlar..."

YENERER: ADAYLAR KENDİ YAKIN ÇEVRESİNDEN

Eski İyi Parti Kurucular Kurulu Üyesi Gazeteci Yazar Vedat Yenerer, İyi Parti'nin seçim planlarını Haber7'ye anlattı.

Vedat Yenerer, "Meral Akşener'in 81 vilayette toplumda karşılığı olan, partinin oylarını arttıracak, sadece oylarını da değil, kaybolmuş itibarını arttıracak isimlere yönelmek yerine tek başına seçime girerek bir ittifaka karşı kazanamayacağının çok iyi bilmesine rağmen alelacele bu şekilde davranması Cumhur İttifakı'nın işine yarayacağını düşünüyorum." dedi.

Şu ana kadar zikredilen bazı isimlerin alelacele seçildiğine vurgu yapan Vedat Yenerer,  "Meral Akşener'in yakın çevresinden liyakat sahibi olmayan ama parası olan, hakkında pek çok şaibesi olan, iltisaklı insanların bir gecede milletvekili yapılması teşkilatı nasıl son derece rahatsız edip üzdüyse, aynı şekilde hiçbir teşkilata danışılmadan alelacele yine aynı isimlerden seçilmiş olması çok dikkat çekici ve rahatsız edici." diye konuştu.

TEŞKİLAT ÇALIŞMAYACAK

Teşkilatın görüşünün alınmadığını kaydeden Yenerer, “Ben kampanya yürütebilecek bir teşkilat göremiyorum." dedi. Yenerer, teşkilatın çalışmayacağını dile getirerek şöyle konuştu:

"Eğer bir gecede rozet taktığı ve milletvekili adayı yaptığı insanları yine milletvekili olarak sahaya sürerse teşkilatların çalışmayacağını düşünüyorum. Zaten şu anda teşkilatlar çok zor durumda ya. Mesela ben İstanbul'u söyleyeyim. İstanbul teşkilatlarının yarısı kapalı. Çalışmıyor, mutsuz. Çünkü teşkilatlara fikri sorulmuyor." ifadesinde bulundu.

CİDDİYET YOK

Kararların Akşener'in keyfine göre alındığını kaydeden Yenerer, şunları söyledi:

"GİK’te alınan karar, 81 ilde aday çıkarmak şeklinde. Ama İYİ Parti'de yapboz çok. Yine üç gün sonra 'Biz böyle karar aldık ama bazı illerde ittifak yapabiliriz' diye bir açıklama gelebilir, şaşırmayın. Çünkü İYİ Parti’de böyle bir siyasi ciddiyet yok. Ciddiyet olmadığı için Sayın Meral Akşener'in keyfiyle alınan kararlardır bunlar. Etrafındakilerinin onu etkilemesiyle bir gecede kararlar değişebilir. Çünkü parti kurulduğu günden beri böyle bir uygulama var. Bu da gelenek haline gelmiş durumda. Yani söylediği bir şeyi bir gün sonra tam tersini söyleyebiliyor ya da kadrolar tam tersini söylüyor. Sonra birbirlerine giriyorlar, farklı açıklamalar yapıyorlar." 

'BASTIM PARAYI ALDIM SIRAYI' VEKİLLERİ!

"İYİ Parti'de aldatılmış, kandırılmış ve emeği sömürülmüş siyasetçiler var." diyen Yenerer, şu ifadelerde bulundu:

"İYİ Parti'nin itibarını geri kazandırmak, kazandırmak isteyen bir lider, 81 vilayette inci gibi, oya gibi çalışır. Gerçekten de burada karşılığı olan inanmış insanları alır. Sonra da çıkar der ki, “Ne olursa olsun biz tek başımıza giriyoruz” der. Evet, tek başına giriyorlar ama hangi kadroyla? Yine yanındakiler son derece şaibeli, “Bastım parayı aldım sırayı” diyenleri milletvekili yaptı. Şimdi bu kadar çok milletvekilini belediye başkanı adayı yapıyorsa bence çok ciddi bir samimiyetsizlik var ya da güveneceği hiç kimse yok." 

KENDİSİNDEN SONRA 'KAVUNCU'

Seçim yenilgisi alması halinde Akşener'in istifa etmesi gerektiğini belirten Yenerer, "Kendisinden sonra olan prensi olan iltisaklı Buğra Kavuncu'yu hazırlıyor. Adını biraz daha duyurup kongrede daha rahat genel başkanlığını alabilmesi adını duyurmaya çalışıyor. Akşener'in istifa edeceğini düşünüyorum. “Bütün sorumluluğu da alıyorum” dedi. “Bütün sorumluluğu alıyorum” demek, “Bu seçimde başarısız olursak istifa ederim” demektir. Buradan anlıyoruz ki burada birkaç ismi sırf seçime biraz kilometre yapsınlar, tanınsınlar diye sokacak. Ondan sonra da genel başkanlığa prenslerinden birini aday gösterecek diye düşünüyorum." diye konuştu.

OY DA İTİBAR DA ARTMAZ

"Bütün bunları hepsini geri çekilip baktığım zaman görüyorum ki, bu hamle ne partinin oylarını arttırmaya yönelik ne itibarını arttırmaya yönelik." diyen Yenerer, şu ifadelerde bulundu:

"Birkaç ilde istediği belki seçim ittifakı yapabilir. Ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye uğraşıyor olabilir ama partinin bu kadar çizgisiyle de oynanmamalı. Daha akıllı politikalar olması lazım. Eğer ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istiyorsanız gerekçeleriniz varsa bu şekilde keskin virajlarda keskin ideolojik sapmalarla ve vizyon değişiklikleriyle olmaz, olmuyor zaten."

BİRAZ DA CHP BİZE ÇALIŞSIN!

Akşener'in CHP'nin güçlü olduğu illerden bazılarını istediğini belirten Yenerer, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İYİ Parti'nin şöyle bir tezi var. İYİ Parti diyor ki 'biz Cumhuriyet Halk Partisi bize yerler verdi. Ama oralarda CHP'nin zaten güçsüz olduğu yerlerdi. O yüzden kazanamadı...'

Şimdi diyorlar ki, 'Bazı Cumhuriyet Halk Partisi'nin güçlü olduğu yerleri mesela biz çıkalım. Antalya olmadı, İzmir. Bakırköy gibi garanti ilçeleri bize verin', 'Bu kez siz bize çalışın' gibilerinden. Tamam da CHP niye böyle bir şey yapsın? Geçen yerel seçimde yüzde 7,5 oyu vardı. Şu anda bence o o kadar oyu da yok. Dolayısıyla CHP de kendi bekasını düşünüyor ama ondan önce CHP’nin kendine gelip önce bir yolunu belirlemesi lazım. Yani çok çok bilinmeyenli bir denklem gibi. Bir de bütün bunların üstüne kimlerin aday olacağı da yerel seçimlerde çok önemli bir faktör. Bakalım biraz beklemek lazım. O zaman daha netleşir. Bu tabii şimdilik söylenebilecek şey."

ARSEVEN: KAYBET KAYBET NEREYE KADAR

Masa ittifakının ülkenin enerjisini boşa harcadığını dile getiren Milat Gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Gazeteci Yazar Serdar Arseven, “Akşener, masa ittifakının proje ittifakı olduğunu söylemişti. Bu artık masa partilerinin milletvekilleri tarafından da itiraf ediliyor artık. Ülkemiz temel meselelere odaklanmak yerine masadaki saçma sapan muhabbetlerle oyalandı. Meral Akşener’in bugüne kadar yaptıkları ne ülkeye katkı sağladı, ne de partisine ve kendisine katkı sağladı. Akşener de ülke de zararda. Biz onca zaman masa ittifakını konuşacağımıza ülkenin reel sorunlarını konuşabilirdik. Yapıcı bir muhalefet ihtiyaç varken sorunlara yönelik çözüm tekliflerini konuşabilirdik ama masayı konuştuk. Bunca kayba uğramış genel başkan olarak Akşener, yine ‘Kaybetmeyi göze alırım’ diyor. Kaybet kaybet nereye kadar. Tek başına girdiği takdirde kaybetmesi kaçınılmaz." dedi.

AKŞENER'İN LİDERLİĞİ SORGULANIYOR

İYİ Parti'nin güçlü adaylar bulması gerektiğini vurgulayan Arseven, şu ifadeleri kullandı: 

"Sürekli olarak oy oranı düşen, siyasi kimlik oluşturamamış, siyaset yelpazesinde herhangi bir yere oturamamış, CHP'nin gölgesinde kalmış ve bu gölgeden çıkmaya çalışan ancak kendisine de bir kulvar açamayan, gittikçe etki alanı ve oy potansiyeli daralan bir partiyle karşı karşıyayız. Sayın Meral Akşener'in de genel başkanlıktaki yeterliliği gittikçe daha fazla sorgulanıyor. Şimdi tek başına yürüyebilmesi için çok güçlü adaylar bulması gerekiyor. Güçlü aday bulabilmek için partinin de bir çekim alanı oluşturması lazım. Ortada böyle bir ortam yok. Seçmenin tercihi Kemalist çizgisindeyse CHP, muhafazakar çizgideyse AK Parti ya da MHP olur. Ama İYİ Parti olmaz." 

TABANIN GAZINI ALMAK VE PAZARLIK GÜCÜNÜ ARTIRMAK İÇİN...

"Senin partinin teşkilat olarak bir rüzgarı yok. Genel başkan olarak da sürükleyici bir karizman yok. Sayın Erdoğan sürükleyebiliyor." diyen Arseven, Akşener'in tabanın gazını aldığını ve pazarlık gücünü artırmak istediğini dile getirdi. Arseven, şunları söyledi:

"Tabanın gazını almak için, pazarlık gücünü arttırmak için ‘Önümüzde süreç var’ diyeceksin ve bu şekilde devam edeceksin. ‘Belli bir süre tek başına gireceğim’ diye devam edecek. Daha sonra seçime yaklaşırken baskılar gelecek. Daha önce çünkü Sayın Meral Akşener bir seçim başarısızlığından sonra partiden genel başkandan istifa edip ‘ısrarlara dayanamadığı’ için geri dönmüştü. Masayı dağıtıp ısrarlara ve tekliflere ve hakaretlere dayanamadığı için geri dönmüştü. Masada o kadar dağıtırken o kadar laflar ettiniz ki... Geçen gün Halk TV'de konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı da o kadar inanmış ki, 'Akşener, asla geri dönmez bundan sonra' dedi. Ama Meral Akşener dönebiliyor. Burada dönüş yolu daha öncekilere göre daha açık."

AKŞENER'E BASKI YAPACAKLAR

Akşener'in seçim sürecinde masaya tekrar oturtulmak için yapılan baskılara dayanamadığını dile getiren Arseven, bu süreçte de İYİ Parti liderine aynı yöntemin uygulanacağını belirtti ve şöyle konuştu:

"Seçime yakın diyeceklerdir ki: 'Ey Meral Akşener, sizin yüzünüzden belediyeleri kaybedeceğiz. Özellikle İstanbul ve Ankara çok kritik. Recep Tayyip Erdoğan'ın yükselişinin simgesi olan İstanbul'u, Cumhuriyet'in başkenti Ankara'yı kesinlikle kaybetmememiz lazım. Dolayısıyla Meral Akşener kişisel şeyleri bırakıp geleceksiniz kimi aday yapmak istiyorsunuz, bunu konuşacağız. Siz yüzünde ablanızın Rabbi Yessir gördüğünüz ve açıkladınız Ekrem İmamoğlu'na mı karşısınız? Siz Cumhurbaşkanı adayı olarak göstermek istediğiniz Ekrem İmamoğlu'na ve Mansur Yavaş’ı başarısız mı buluyorsunuz? Başarısız buluyorsanız niçin cumhurbaşkanı olmasını istediniz? Cumhurbaşkanı olabilecek kadar yeterli gördüğünüz kişileri şimdi mi yeterli görmüyorsunuz? Yoksa altın tepsi içerisinde AK Parti'ye Sayın Erdoğan'a hediye etmek mi istiyorsunuz? Atatürk'ün yüzüne nasıl bakacaksınız? Anıtkabir'e nasıl gideceksiniz?' Bütün bu baskılar yapılacaktır. Bu baskılara direnebilecek midir peki? Masada direnemedi ve geri döndü. O zaman masaya geri dönmeseydi bir kulvar açma şansı olabilirdi. Bazı partileri de yanına alabilirdi. Ama kendisi o masaya dönerek o şansını tüketti. Şimdi iş işten geçmiş, CHP'nin gölgesinden çıkıp 'Kimseye diyet borcum yok.' diyor. Bu tabanda da inandırıcı olmaz."

AKŞENER YİNE DÖNECEK

"Yarın öbür gün dönecek." diyen Arseven, Akşener'in hamlelerinin taktikten ibaret olduğunu kaydederek, "Meral Akşener hep döner. Bu sefer de dönecektir. Politika sadece bunu Meral Akşener için söylemiyorum. Politikacılar için de normaldir dönüşler. Dolayısıyla şu andaki hamleleri bir taktikten ibarettir. Tabanın gazını almaya yöneliktir. Seçim mağlubiyetinin faturasını mümkün olduğunca kendisinden uzaklaştırmaya yönelik söylemlerdir. Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 48 oy aldı. Deniyor ki, “Masadan kalkıp da o şekilde ortalığı dağıtmasaydı, Kemal Kılıçdaroğlu şu anda cumhurbaşkanıydı.” Şimdi bu söylenenleri de yabana atamıyorsunuz. Elbette masadan kalkmasını ve geri dönmesini tabii ki tahribat oldu. Dolayısıyla onun büyük ölçüde faturası Meral Akşener'e yükleniyor." diye konuştu.

ŞANSINI KAYBETTİ

Masaya dönmekle yeni kulvar açma şansını kaybettiğini belirten Arseven, "Masada o kadar şiddet şekilde kalktıktan sonra geri dönmeseydi, kendisine bir kulvar açabilirdi. O şansını kaybetti. Kendisinin tabanı CHP'den memnun olmayan Beyaz Türkler tabanı. Dolayısıyla o tabanında sonuçta gideceği yer CHP'dir. Ontolojik gerçekleri budur." ifadesinde bulundu.

Seçime doğru Akşener'in İmamoğlu ile Mansur Yavaşla birlikte hareket edeceğini söyleyen Arseven, "Benim tahminim, son düzlükte Meral Akşener’in yine Ekrem İmamoğlu ya da Mansur Yavaş'la birlikte hareket etmesidir. Tabii burada Kemal Kılıçdaroğlu'nun hesapları da var. Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu'nu özellikle devam ettireceğinden emin değilim. Devam ettirmeyip onun fişini çekebilir. Fişini çekmek üzere Meral Akşener'le anlaşmasını da ben sürpriz kabul etmem. Ama Meral Akşener Kemal Kılıçdaroğlu'yla şu anda karşı karşıya gelmiş durumda. Ben hiçbir şeyi sürprizi görmem ama İstanbul ve Ankara'da Meral Akşener'in İYİ Parti adayını çıkartıp onu güçlü bir şekilde desteklemesini sürpriz olarak görürüm." dedi.

YA KAYBETME KORKUSU YA DA KARARSIZLIK

Akşener'in her adımda kendi alanını daralttığını vurgulayan Arseven, sözlerine şöyle devam etti:

"Meral Akşener her yaptığı hamlede kendi alanını daraltıyor, kendisini geriletiyor. Geriledikçe de öfke düzeyi yükseliyor. Mesela rahat olması lazımdı, değil mi? Sen tek başına devam etmeye karar vermişsin. Kararını vermişsin, kendi kulvarını açmaya karar vermişsin, kurtulmuşsun. Masadaki baskılardan kurtulmuşsun. Yolun açılmış. Meral Akşener'in gülücükler dağıtıyor olması lazım. Ama öyle değil. Çok kızgın, çok sinirli ve öfkeli. Niye? Öfke ve gerilim, ya kaybetme korkusundan olur ya da kararsızlıktan olur. Kararını vermiş insanlarda nereye gideceğini bilen insanlarda yüze yansıyan bir rahatlık olur. Bunu da herkes özellikle hisseder. O rahatlığı gören var mı? Yok. Bir gerilim var. Neyin gerilimi? İşte şu ana kadar söylediklerimden de çıkıyor."

AKTAŞ: NEREDEYSE YEMİN EDECEKLER

Araştırmacı Yazar İhsan Aktaş, İYİ Parti'nin açmazları olduğu dile getirdi. 81 ilde aday çıkaracaklarına dair neredeyse yemin edeceklerini söyleyen Aktaş, "Şimdi İYİ Parti sürekli açıklama yapıyor: '81 ilde aday çıkaracağız.' Tekrar tekrar söylüyorlar. Galiba şöyle bir aşamaya gelecek, yemin edecekler artık: 'Vallahi aday çıkaracağız' diye." dedi.

KENDİ POLİTİKALARI YOK DİYE MÜTTEFİKERİ ÜZERİNDEN SÜREÇ YÖNETİYORLAR

İYİ Parti'nin müstakil bir politika ortaya koyamadığını kaydeden Aktaş, şöyle konuştu:

"Kendileriyle ilgili müstakil bir politika ortaya koyamadıklarından dolayı İYİ Parti'nin açmazları var. Şu an siyasi süreçleri rakipleri değil de müttefikleri üzerinden yönetmeye çalışıyorlar. Yani Cumhuriyet Halk Partisi üzerine yapıyorlar."

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KOPARMAK İSTİYOR

İYİ Parti'nin bir önceki yerel seçimlerde eli boş kaldığını düşündüğünü belirten Aktaş, CHP'nin garanti ilçelerini talep ettiğini söyledi. Aktaş, şu ifadeleri kullandı:

"Bir önceki yerel seçimlerde İYİ Parti ucuza gittiğini düşünüyor. Yaptıkları o heyecanla, hararetle hiçbir siyasal bir amacı olmayan “Recep Tayyip Erdoğan'ı yenmek” gibi bir hastalık üzerine bir politika kurdular. O yerel yönetimde Cumhuriyet Halk Partisi'ni çok karlı hale getirdi ve İYİ Parti’nin siyasette eli boş kaldı. Şimdi benzer bir süreç yaşanır mı yaşanmaz mı? İYİ Parti ya büyükşehir belediyesi koparmak istiyor ya da belli ilçeleri almak istiyor. CHP’nin banko kazanılan garanti ilçeleri var. Bu bağlamda da İYİ Parti'nin 81 ilde aday çıkaracağına yemin ettiği takdirde inanacağız. Böyle bir durum var. Bence şöyle; pozisyonlarını güçlendirip CHP ile müzakere edecekler."

İSTANBUL'U AK PARTİ ALIR

"Ben çok İYİ Parti'nin şu an kendisinin bile ne yapacağından emin olmadığını düşünüyorum." diyen Aktaş, "İstanbul'la ilgili hep müttefik olsalar kazanacaklarmış gibi bir hisle duruyorlar ama AK Parti İstanbul'u alır." dedi. 

POLİTİKA AÇIĞINI KAPATMA ÇABASI

İYİ Parti'nin politika açığını kapatmaya çalıştığına dikkat çeken Aktaş, sözlerini şöyle tamamladı:

"Muhalefetin sorunları bu söylediğimiz polemiklerden daha derin. Büyük bir politikasızlıkla yüz yüzeler. Ancak işte böyle birbirlerine düşerek o politika açığı kapatmaya çalışıyorlar. Şu an İYİ Parti'nin sorunu bence nerede ne aday koyacağı değil kendisi yasal çerçevesini, rotasını belirleyememesi bence sorun."

 
KAYNAK : Haber7