Bahçeli'nin danışmanı: Zinayı özendiriyorlar!

Kaseti yayınlananları da eleştiren Erdem, "Bu tür suçu işleyenler ahlaki değerleri hiçe saymış ve bireysel olarak günahı üstlenmiş, Allah'ın katındaki yerini almıştır." dedi. 

Kasetleri yayınlayanların MHP'yi linç etmenin yanı sıra zinayı da hoş gösterme amacı güttüklerini aktaran Erdem, "MHP'yi linç edelim, Meclis dışında bırakalım arayışlarını devamlı medya kanalıyla pompalamaya çalışanlar, aynı zamanda tabana da zinayı özendirmek, zina ile ilişkilendirmek, zinayı suç olmaktan algılatmaz hale dönüştürmek gibi bir gayretin içinde." ifadelerini kullandı. 

Cihan Network TV'nin yerel kanallar üzerinden yayınlanan Anadolu'da Sabah programının Başkent konuğu MHP lideri Devlet Bahçeli'nin Başdanışmanı İlahiyatçı Prof. Dr. Mustafa Erdem oldu. MHP'de kaseti çıkan Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı ve Genel Sekreter Cihan Paçacı'nın istifasının ardından Ankara 3. bölge milletvekili adaylığından 1. sıraya yükselen Erdem, kaset tartışmalarına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kaset meselesine medyanın ilgi duyduğu kadar kamuoyunun ilgi göstermediğini savunan Erdem, kasetlerle özellikle MHP'ye yönelik bir baskı, bir yönlendirme, bir şantaj yapıldığının kamuoyunun gözünden kaçmadığını belirtti. Türk milletinin MHP'ye karşı yapılan bu oyunları MHP'ye destek vermek suretiyle cezalandıracağını ifade eden Erdem, seçmenin derdinin iş, aş ve güvenlik olduğunun altını çizdi.

Kasetlerin zamanlamasını ayrı bir suç, ayrı bir ahlaki değer erozyonu olarak yorumlayan Erdem, yakışıksız görüntülerin kamuoyuna ilanının da suç niteliği taşıdığını dile getirdi. Medya mensuplarının benzer olaylarda eşit davranmadığını ileri süren Erdem, "Olaylarla alakalı olarak bir parti suçlanacaksa adalet ilkesi, ahlaki değerleri eşitlik ölçüsünde bunu başkalarına da uygulamaları lazım gelirdi. Bugün bu olay MHP'yi yıpratmak için kullanılmış ve genel başkanı istifaya davet etmiş ve bu olay bitmiştir. Bunun bir suç olduğunu, bunun ahlaki açıdan günah olduğunu herkes biliyor. Zinanın suç olmadığını bu hükümet çıkardı. Şimdi neyle kalkıp başkalarını suçluyorsunuz? Mikrofonları projektörleri başka yerlere tutsanız kimlerde ne tür pislikler çıkabilir." diye konuştu. 

Kaset skandalının başka bir boyutunun daha bulunduğunu vurgulayan Erdem, İslam ilkelerinde bir suçun hangi aşamada olursa olsun kamuyla paylaşılmasının 'reklamın iyisi kötüsü olmaz' cinsinden onun genişlemesine, tabana yayılmasına sebebiyet verdiğine dikkat çekti. Birilerinin MHP'yi linç edelim derken bir yandan da toplumun ahlaki değerlerini yozlaştırdığını aktaran Erdem, kaseti yayanların zinayı özendirme amacı taşıdıklarının altını çizdi.

MHP Başkanlık Divanı'nda bazılarının ahlaki zaaflara düşüp bir beşer olarak yanlışlar yaptığını kaydeden Erdem, "Bunlar bireyi doğrudan ilgilendiren suçlardır. O kurumda olanlar bunları yapmamaları gerekir. Ama bundan önce de başka partilerde, başka suçlarla başkan yardımcılığını taşıyanlar olmuştur. AKP'de de bunları taşıyanlar oldu. Ama ne hikmetse onlar partideki görevlerinden istifa ettirildi, milletvekillikleri hala korunuyor. Haklarında yasal kararlar çıkmış, gün verilmiş olmalarına rağmen hala aday gösterilmiş olanlar var." iddiasında bulundu. 

Kaset olayını konuşmanın bir Müslüman olarak kendisine yakışmadığını dile getiren Erdem, "Bazı şeyler şuyuu vukuundan beterdir. Başbakan'ın görev vermediği bakanlarla alakalı şuyu var mı, belediye başkanlarıyla ilgili var mı?" diye sordu. 

"BU TÜR SUÇU İŞLEYENLER AHLAKİ DEĞERLERİ HİÇE SAYDI"

Kaset görüntüsü çıkanların ahlaki değerleri hiçe saydığını ve bireysel olarak günahı üstlenip Allah'ın katındaki yerini aldığını aktaran Erdem, "Kamu vicdanında yerini almıştır. Devlet Bahçeli de yapılması gerekeni gayet net yapmıştır. Bunu tekrar tekrar gündeme getirme, ikinci bir ahlaki sıkıntıyı beraberinde getiriyor. Hırsızın hiç mi suçu yok? Medya buraya yönelse de kamera koymak yanlıştır desek. İslam zina suçuna çok hassas davranır. Bu suçlar kamuya mal edenlerin günahı işleyenler kadar fazla." şeklinde konuştu. 

BAHÇELİ'NİN HALETİ RUHİYESİ

Yaşanan kaset skandallarının ardından Bahçeli'nin yakınındaki kişi olarak psikolojisini değerlendiren Erdem, "Ailenizde rahatsızlık olsun bundan sıkıntı duymaz mısınız? Bu herkes için geçerlidir. Bugüne kadar kader birliği yaptığınız insanlarla alakalı böyle bir şey vuku bulunca siyasi hareketiniz açısından sıkıntı meydana getirmez mi? Ama netice itibariyle Bahçeli kamuoyunda kendisinin yaptığı bu temizliğe sahip çıkıldığını görünce ciddi manada güç elde etmiştir. Kayseri mitinginden dönerken Ankara konvoyunun ortaya koyulması ve Devlet Bahçeli'nin yanında olduğunu göstermesi onore etmiştir." dedi. 

"MHP'DEN RAHATSIZ OLAN KESİMLER VAR"

MHP'den rahatsız olan bir kesim bulunduğunu söyleyen Erdem, birilerinin MHP Meclis'e girmesin propagandası yürüttüğünü belirtti. Özel toplantılarda, sivil inisiyatif de 'Ne olursa olsun MHP barajın altında tutulmalı Meclis'te olmamalı.' fikirlerinin konuşulduğunu savunan Erdem, "Bu uluslar arası güçlerin gayretleriyle mi oluyor? Orasını ben bilmiyorum. Buna rağmen millet MHP'yi Meclis'te görmeyi istiyor. Malum iktidarın yapacağı anayasa değişikliğiyle ilgili olarak Türkiye üzerinde yapmayı planladığı bölünme, parçalanma metodlarının MHP'nin direnişle karşılaşacağı ve ne pahasına olursa olsun buna müsaade etmeyeceği gerçeğiyle karşı karşıyayız. Eğer MHP Meclis'te bulunmazsa meclis çoğunluğuna dayatılarak Türkiye'nin bölünme parçalanma senaryoları uygulamaları olacak." öngörüsünde bulundu.

MHP OYLARININ CHP'YE KAYDIRILMASI

Yapılan operasyonlarla MHP oylarının CHP'ye kaydırılması tartışmalarına da değinen Erdem şu değerlendirmeyi yaptı: "2007 yılında da bu kampanya yürütüldü. Bu kampanya MHP'ye ciddi zarar verdi. MHP'nin CHP, BDP ve AKP ile ortak projesi yoktur. Türkiye'de Güneydoğu pastasından pay almak isteyenlerin ortak hedefi o bölgedeki oylardır. Eğer gelecekte CHP'ye verilen AKP'ye, AKP'ye verilen BDP'ye oylar kayıyor gerçeği düşünüldüğünde paslaştıkları görülecektir. Bunun gelecek senaryosu MHP- CHP değil tam tersi AKP- CHP senaryosu olacak. Ya da AKP- BDP olacak."
 Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Devlet Bahçeli'nin Başdanışmanı Mustafa Erdem, AKP'nin alternatifinin CHP değil MHP olduğunu görenlerin ısrarla MHP ile CHP arasında ittifak kurulduğu izlenimi verdiğini öne sürdü. Erdem, Kılıçdaroğlu'nun MHP'lilerce alkışlanmasının münferit bir olay olduğunu söyledi.

ANKARALI KURUMLARIN TAŞINMASINI İSTEMİYOR
2011 yılı seçimlerinin sürprizlerle dolu seçim olacağının altını çizen Erdem, bu seçimin en büyük sürprizinin MHP olacağını savundu. Başbakan Erdoğan'ın çılgın projelerini de değinen Erdem, "İstanbul'a yapılacak projelerle Anadolu şehirleri boşaltılıyor. Ankara'da da insanlar iş aş istiyor. Kurumları İstanbul'a taşımaktan vazgeçin." dedi.