Mersin’de 1 lira İstanbul’da 8 lira
Mersin'de tarlada 1 lira ile 1,10 kuruş arasında satılan salatalığın, tüketiciye ulaşana kadar 7-8 kat artmasını üzüntüyle karşılayan çiftçiler, yetkilerin bu duruma el atmasını istiyor.
ABONE OLMersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel, Mersin’de salatalığın 1 lira ile 1,10 liradan satıldığını vurgulayarak, "İstanbul’da salatalığın 7-8 lira arasında satıldığını görünce üzüldük. Üretici ile tüketici fiyatları arasındaki farkı ortadan kaldıracak mutlaka bir sistemin kurulması gerekiyor. Özellikle aracılar ya azaltılmalı ya da komple ortadan kaldırılmalı" dedi.
Ocak ayı enflasyon rakamlarında yüzde 25,11 artış ile zam şampiyonu olan salatalığın üreticileri, İstanbul gibi büyük şehirlerde kilosunun 7-8 lira satılmasından rahatsız. Tarlada 1 lira ile 1,10 kuruş arasında satılan salatalığın, tüketiciye ulaşana kadar 7-8 kat artmasını üzüntüyle karşılayan çiftçiler, yetkilerin bu duruma el atmasını istiyor.
Mersin Ziraat Odası Başkanı Cengiz Gökçel yaptığı açıklamada, İstanbul gibi büyük illerde salatalığın 7 ile 8 lira arasında olmasını televizyondan izlediklerinde şok olduklarını söyledi.Üretici olarak bu duruma çok üzüldüklerini kaydeden Gökçel, "Bin bir masrafla, bin bir emekle ürettiğimiz ürün Mersin’de 1 lira ile 1,10 kuruş arasında satılıyor. Ne hikmetse 500 kilometre, bin kilometre ileride bu ürünler 8 liraya satılıyor. Biz hep şundan yakınıyoruz. Biz burada 1 lira gibi, 50 kuruş gibi, 1,5 lira gibi fiyatla ürün satarken, tüketicilerimiz bunları 7-8 lira gibi fiyatla onları tüketmekte zorlanıyor. Burada üretici ve tüketici fiyatları arasındaki farkı ortadan kaldıracak mutlaka bir sistemin kurulması gerekiyor. Bu sistem üretici birlikleriyle, tarımsal kalkınma kooperatifiyle olur. Bunun için de üretici birliklerinin, tarımsal kalkınma kooperatiflerinin tekrardan yapıları revize edilerek, desteklenerek maddi yönden ve idari yönden güçlendirilerek, iktisadi bir hale dönüştürülmesi gerekiyor. Bu sayede bizim birliğimiz üreticiden ürünü alsın, et ve süt kurumunun fiyat farkını kapatmak için market açması gibi bizim de yeniden bir yapılanmayla böyle perakende de ürün satabilecek, toptancı hallerinde çiftçilerimiz, birlik adına ürün satabileceğimiz, aracıyı ortadan kaldırabileceğimiz, aracının sayısını azaltabileceğimiz sistemin mutlaka kurulması gerekiyor" diye konuştu.
"7-8 liraya tüketicinin salatalığı tüketmesini kabul edemiyoruz"
Şu anda 1 lira ile 1,10 kuruştan salatalığı sattıklarının altını çizen Gökçel, "Bu fiyat üretim maliyetlerini bile karşılamıyor. Bu mevsimde zaten doğal yollarla ürün yetişmiyor. Bu mevsimde ürünler insanların artı çaba, artı maliyetle yaptığı üretimler. Dolayısıyla bunlar normal açıkta üretilen, mevsiminde üretilen ürünlerle karıştırılmasın. Örtü altında, serada yapılan üretimler aşırı maliyetli. Dolayısıyla biz maliyetler altında ezilirken, tüketicilerimizin de 7 liraya, 8 liraya salatalığı tüketmesini kabul edemiyoruz. Mutlaka bu sistemin düzeltilmesi lazım. Bizim de mağduriyetimizin giderilmesi lazım, tüketicinin de mağduriyeti giderilmeli. Zam şampiyonu olmasının en büyük sebebi aracılar ve üreticiden tüketiciye kadar uzanan yoldaki hikaye diyebilirim" şeklinde konuştu.
"Devletimizin buna el atması gerekiyor"
Çiftçi Tansel İzgin ise salatalık üretiminde masraflarının çok yüksek olduğunu belirtti. Tüketicinin yüksek fiyatla ürün yemesi karşısında devletin araya girmesi gerektiğini belirten İzgin, "Ürün planlaması yapması, üretici birliklerini devreye sokması gerekiyor, kooperatifleşmeyi ön palana alması lazım, üretici ile tüketici arasındaki makasın da daraltması, metropol şehirlerde satış tanzim yerleri oluşturması, hallerde üreticiden tüketiciye ulaşacak mekanizmayı yaratması, birlikleri idari ve mali yönden güçlü hale getirilmesi gerekiyor. Bunu yaparsanız üretici de burada mutlu olur tüketici de en güzel şekilde ürününü alır. Devletin buna el atması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Çiftçi Yusuf Tan da, "Devletten ricamız, üretici ve tüketicinin mağdur olmaması için ne şekilde olursa olsun aracıları ortadan çıkarmak gerekiyor. Burada özel kooperatifler kurulması ve ben üreticiyim, tüketiciye rahatlıkla ulaşabilirsem hem ben kar ederim hem de tüketici böyle pahalı ürünleri tüketmez. Yoksa bankada faizle çalışıyoruz, burada faizle çalışıyoruz. Aracılar yüzde 20’ye kadar bu üretici malından kesiyor. Verginin dışında bunu kesiyor. Bağkur’umuzu da kendimiz ödüyoruz. Devletimizin bunun üzerinde durması gerekiyor. Devletimizin bununu önünü keseceğine inanıyorum" dedi.