Emine Erdoğan 'Sıfır Atik Mavi Proje' programında konuştu
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, 'Sıfır Atik Mavi Proje' programında bir konuşma gerçekleştirdi.
ABONE OLCumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul'da gerçekleştirilen 'Sıfır Atik Mavi Proje' programında konuştu. İşte Emine Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
'Bugün burada sıfır atık projesinin çok önemli ayaklarından biri olan deniz kirlilğini konuşmak için bir aradayız. Programın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.
Her çağ kendi gerçeği ile anıldı. Bugün içinde yaşadığınız çağ için sıklıkla bilgi ya da teknoloji çağı diyoruz. Fakat üzülerek söylüyorum ki; bizler aslında plastik çağını yaşıyoruz.
Yapılan bir araştırmaya göre; dünyada 1 yılda üretilen plastik miktarı 300 milyon tonu buluyor ve bu sayı gün geçtikçe daha da çok artıyor. Dünyadaki plastik sayısının 5 milyar tona ulaştığı tahmin ediliyor.
Araştırmacılar bu atıkların, dünyayı sarmaya yetecek miktarda olduğunu söylüyorlar. Plastiklerle çepeçevre kuşatılmış durumdayız. İnanıyorum ki; bu yüzyılın en hüzünlü fotoğraflarından biri; plastiklere dolandığı için ölen deniz kaplumbağlarının ve diğer deniz canlılarının trajedisidir.'
'DENİZLER VE OKYANUSLAR DÜNYANIN ÇÖP KUTUSUNA DÖNMÜŞ DURUMDA'
'Türler, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya geliyor. Ekosistem büyük yaralar alıyor. Bildiğiniz gibi; bir türün yok olmasını, müstakil bir olay olarak göremeyiz. Çevre krizi, bütüncül bir yaklaşım gerektirir.
Plastikleri yiyecek zanneden balıklarla, bu kirlilik insan sağlığını da tehdit ediyor. Deniz mahsülü yediğimizi sanırken, mikroplastiklerle besleniyoruz. Her yıl yaklaşık 8 milyon ton çöp, denizlere ve okyanuslara karışıyor. Bu, her dakika bir çöp kamyonun denize boşaltılması demektir.'
'BU NOKTADA EN ÇOK İHTİYAÇ DUYDUĞUMUZ ŞEY EĞİTİM'
'Deniz çöplerinin % 80'i karasal çöplerdir. Bu noktada en çok ihtiyaç duyduğumuz şey; eğitim. Biz, eğitimi atlar ve sürekli olarak çöp temizlemeye devam edersek, hiçbir yere varamayız.
Tek kullanımlık plastik araç gereçlerin, hayatı kolaylaştırmaktan ziyade yok ettiğini gür sesle anlatmalıyız. Ben çocuklarımızın ve gençlerimizin artık bu bilinçle yetiştiğine inanıyorum.
Yine de tüm STK'ları, özel sektörümüzü ve ilgili tüm kurumlarımızı, bilinçlendirme çalışmalarına katkıda bulunmaya davet ediyorum. Çünkü iş sadece; plastik şişe ve poşetlerin sayısını azaltmakla bitmiyor.
Gündelik yaşamımızda doğal kabul ettiğimiz birçok davranış biçiminin, oluşturduğu zararın mutlaka anlatılması lazım. Dünya Ekonomik Forumu'nun verilerine göre; sentetik kıyafetlerin her yıkanışında, bir parça kıyafetten 1900 mikro fiber parça sulara karışıyor.
Küresel ölçekte baktığımızda, kıyafetlerin % 60'nın sentetik maddelerden üretildiğini görüyoruz. Dolayısıyla, hayatımızın başka alanlarında plastik kullanmadığımızı düşünsek bile, sentetik maddelerden üretilmiş maddeleri kullanarak hepimiz binlerce mikro fiber parçayı, yer sularına karıştırıyoruz.'
'BU KONUYU İSTANBUL'DA KONUŞUYOR OLMAMIZ AYRI BİR ÖNEM TAŞIYOR'
'Dünyanın göz bebeği, şairlerin, ressamların ilham kaynağı bu şehrin, iki kıtayı birbirine bağlayan bu boğazın temizliği de, üzerinde hassasiyetle durulması gereken bir husus.
Bu noktada, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yapmış olduğu çalışmalarda sadece 2018 yılında, deniz yüzeyinden 613 metre küp, kıyılardan 19 bin 488 metre küp, plajlardan 15 bin 432 metre küp katı atık toplandı. Ayrıca kıyı ve plajlardan, 2 milyon 69 bin 751 kilo yosun temizlendi.
Yıllar öncesinin durumunu hatırlatmaya sanırım gerek yok. Temizlik çalışmalarının yanı sıra, gerek deniz uçakları gerek insansız hava araçları gerek güvenlik kameralarıyla sıkı denetimini sürdürerek, gemilerin deniz kirliliğine sebep olmaları da engellendi.
6245 öğrencinin katıldığı eğitim seminerleri düzenlendi. Onlara temizlemeden önce, kirletmemenin ne kadar kolay olduğu anlatıldı. Bu noktada, gayretlerinden ötürü İstanbul Büyükşehir Belediyesine teşekkürlerimi sunuyorum.
Unutmayalım ki denizde hayat var. İnsan doğayı sadece biyolojik devamlılığı için değil, insan olma ve insan kalabilme konusunda mesafe kat edebilmek için de muhtaçtır.'
'DENİZLER ÇÖPLE DOLDURMAK İÇİN DEĞİL, BAKIP İLHAM BULMAK İÇİNDİR'
'Akarsu yatakları açısından son derece zengin olan ülkemizin, havasını, suyunu, toprağını temiz tutmak istisnasız herkesin vatani görevidir. Buradan tüm vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum; lütfen sahillerin, plajların temizliğine özen gösterelim.
Başlattığımız deniz temizliği seferberliği ile milletimizin bu konuya yüksek duyarlılık göstereceğine gönülden inanıyorum.
Dünya tüm güzellikleri ve kaynaklarıyla toplumların ortak mirasıdır. O nedenle, tüm bu değerleri korunmuş olarak gelecek nesillere ulaştırmak evrensel bir sorumluluktur.'