55 yıldır yaptığı el emeği göz nuru tenekecilik mesleğini yaşatmaya çalışıyor!
Manisa'nın Sarıgöl ilçesinde, 55 yıldır tenekecilik yapan 69 yaşındaki Süleyman Camkıran, plastik ürünlere yenik düşen el emeği göz nuru tenekecilik mesleğini yaşatmaya çalışıyor.
ABONE OLManisa'nın Sarıgöl ilçesinde yaşayan ve geçtiğimiz yıllarda 'Yılın ahisi' de seçilen Süleyman Camkıran, plastik ürünlerin ortaya çıkmasıyla unutulmaya başlayan tenekecilik mesleğinin son temsilcilerinden birisi olarak ilerleyen yaşına rağmen mesleğini aşkla yaşatmaya devam ediyor. Ortaokul birinci sınıftayken okulu bırakarak çırak olarak başladığı tenekecilik mesleğine nasıl başladığını anlatan Camkıran, "Ortaokul birinci sınıftayken okulu bıraktım. Berber olan merhum babam Mehmet Camkıran, beni 1966 yılında teneke ustası Tavaslı Yusuf Kısa'nın yanına çırak olarak verdi. Kısa sürede işi öğrendim. 17 yaşındayken kendi dükkanımı açtım." dedi.
Tenekecilik mesleğinin son temsilcilerinden
Tenekecilik mesleğinin son temsilcilerinden olan Camkıran, mesleğinin zamana yenik düşmesinden ve el emeğinin yerini plastiğin almasından dert yanarak, "Eskiden bakraçlar, çamaşır leğenleri, soba, soba boruları, ibrik, su bardakları hep tenekedendi. Özellikle kalın tenekeden yapılan çamaşır leğenleri ustalık isterdi. Tenekenin yerini plastiğin almasıyla el emeği, göz nuru ürünlere rağbet azaldı. Plastikle birlikte alışkanlıklar hatta kültür de değişti." dedi.
Eskiden her gün kullanılıyordu şimdilerde antika oldu
Bir el leğenini dükkanında sergileyen teneke ustası Süleyman Camkıran, "Şimdilerde bu el leğenini bulmak mümkün değil. Şimdi gençler bunun ne olduğunu da pek bilmezler. Eskiden yemeklerden sonra evin kızı bir ibrik, sabun ve havlu ile evin büyükleri olan dede ya da babasına elini yıkaması için bu el leğenlerini getirirdi. Yani bu el leğeni, o zamanlar lavabo vazifesi görüyordu. Şimdi ise bu el leğenleri antika olarak böyle duvarları süslüyor" diye konuştu.
"Biz de zamana ayak uydurduk"
Mesleğini yaşatmanın en iyi yolunun çağa ayak uydurmak olduğuna dikkat çeken teneke ustası Camkıran, "Şimdilerde tenekeciler olarak, kalorifer ve baca borularını yapıyoruz. Bacaların akmasını önlemek için tenekeler hazırlıyorum. Bu arada gelen teneke ibrikleri, kovalar, ilaçlama tulumbaları, lüks lambalar olursa tamirini yapıyorum. Eskisi gibi artık çırak da bulamıyoruz. Kimse çocuğunu teneke ustası yapmak istemiyor. Bu durum beni üzüyor. Son nefesime kadar mesleğimi sürdüreceğim" dedi.
"Mesleğimi çok seviyorum"
İlerlemiş yaşına rağmen, mesleğini çok sevdiğini ifade eden Süleyman Camkıran, "İki çocuğum var. Bu meslek sayesinde onları yetiştirdim evlendirdim. Elim ayağım tutana kadar mesleğimi yapmaya devam edeceğim. Tenekecilik mesleğimin yanında eskilerde kullanılan kollu sırt tarım ilaçlama tulumbalarını da tamir etmekteyim. Mesleğimizi ilgi gösteren yok. Sarıgöl’de benim gibi birkaç kişi var. Bunların içinde en yaşlı olanı da benim." diye konuştu.