Defilelerin saç mimarı Barış Dobriç: “Saç, aksesuar değil hikayenin bir parçası

Cemil İpekçi gibi tasarımcılarla yürüttüğü çalışmalar ve Best Model, Miss Turkey gibi yarışmalarda ekipleriyle birlikte podyumun saç tasarımını yöneten Dobriç, sahne arkasındaki disiplin ve estetik anlayışıyla moda dünyasında kendine özgü bir yer edindi.

Defile stüdyolarında yıllar içinde edindiği deneyimle saçın modadaki yerini yeniden tanımlayan Dobriç, salon koltuğundan podyuma uzanan yolculuğunda estetik anlayışın nasıl evrildiğini gözlemliyor. “Defilede kıyafetin kumaşı kadar saç da kumaş gibi hareket ediyor; ışıkla, kumaşla, modelin yürüyüşüyle birlikte ses veriyor,” diyor.

Saç artık hikayenin içinde
Sadece defilelerde değil, tanıtım çekimlerinden kırmızı halıya kadar uzanan moda sahnesinde saç, artık hikayenin tamamlayıcısı değil; hikayenin kendisi haline geliyor.

Dobriç bu dönüşümü şöyle yorumluyor: “Saçın formu, kıyafetin kumaşıyla yarışmamalı; onunla aynı dili konuşmalı. Tel örgü, metal halka ya da asimetrik hat kullanıyorsam, bunu kıyafetin dokusuna bir cevap olarak tasarlıyorum. Saç, bir objeden ziyade koleksiyonun duygusal ritmini taşıyor.”

Ustalıktan rehberliğe
Barış Dobriç, bugün sadece sahnede değil, sahne arkasında da mesleğin geleceğini şekillendiren isimlerden. Çırak ve kalfa akademisinde verdiği eğitimlerle kuaförlüğün köklü ustalık geleneğini modern estetikle buluşturuyor. Genç kuaförlere “tekniğin ötesinde bakış açısı kazandırmak” gerektiğini vurguluyor.

Defile ve büyük organizasyonlarda her zaman kendi yetiştirdiği ekiple çalışmayı tercih etmesi de bu bakış açısının bir parçası. Türkiye’deki salonunda yıllar içinde oluşturduğu ekip, yalnızca teknik becerisiyle değil, sahne arkasının yüksek temposuna uyum sağlayan profesyonel tavrıyla da biliniyor.

Bugün birçok modacının ve organizasyonun Dobriç’i tercih etmesinin sebeplerinden biri de bu ortak üretim disiplini. Sahnede görünen her modelin saçında, arkasında yıllar içinde olgunlaşmış bir ekip kültürünün izleri var.