İznik Ayasofya Camii derin tarihi izler taşıyor

İznik Ayasofya Camii çok derin bir tarihe sahip. Geçmişi Roma Dönemi'ne kadar uzanan güzide caminin içerisinde Selçuklu ve Osmanlı Dönemi'nden de izler bulunuyor. Çok güzel tarihi izler taşıyan cami bir kiliseden ezan seslerinin yükseldiği camiye dönüştüğü için İslam alemi için de büyük önem arz eden yerlerden biri olmuş. İznik'te tarihi gezilecek adreslerden biri olan bu güzel camiyi gelin beraber keşfedelim.

ABONE OL
GİRİŞ 13.06.2020 17:59 GÜNCELLEME 13.06.2020 18:00 Dünyayı Geziyorum
İznik Ayasofya Camii derin tarihi izler taşıyor

İznik Ayasofya Camii çok eski tarihe sahip ve birden fazla medeniyetin izlerini taşıyor. Bu yönü ile görmeye değer adreslerden biri olan cami kiliseden çevrilmesi sebebiyle de İslam alemi için büyük önem taşıyor. Sadece içerisinde yer alan tarihle değil Hristiyanların ibadet merkezleri olması sebebiyle de önemli bir gezi noktası. Bir dönemlerde burada Hristiyanların toplantıları gerçekleşirken günümüzde ise ezan sesleri yükselerek İslam ışığı ile aydınlanıyor. İstanbul'daki Ayasofya'nın camiye çevrilmek için çalışmaları sürerken 2011 yılından bu yana cami olarak hizmet veren bu güzide tarihi eserin hikayesini gelin öğrenelim. İşte bu güzel cami ve içindeki eşsiz mimarisi. 

 

 

İZNİK AYASOFYA CAMİİ

İznik’in en önemli sembollerinden biri bu Ayasofya Camii. Dört tane medeniyete ait izler bu cami içerisinde yer alıyor. Romalılar döneminde yapılan bir bazilika Bizans döneminde ise kilise olarak kullanılıyor. Selçuklular bölgeye hakimiyet kurduktan sonra ise cami olarak kullanılmaya başlanmış. Selçuklunun inşa ettiği minare de bulunuyor. Osmanlı hakimiyetinde ise bugünkü görünümüne kavuşuyor tarihi eser. Medeniyetlerin tarihine ışık tutan güzide bir yer.

 

 

Yerli yabancı turistler burada mutlaka fotoğraf çekiliyor ve içerisini de gezmeyi ihmal etmiyor. Çok güzel bir tarihle yapılan cami içerisinde her detayda bir medeniyetin izi görünüyor.

4. yüzyılda batı roma imparatorluğu buraya kiliseyi inşa ediyor. Roma döneminde ise buraya Selçuklu hakimiyet kuruyor ve İznik başkent oluyor. Hristiyanların ibadet merkezlerinden biri burası. Hristiyanların kesin kararlarının alındığı toplantılarından biri burada yapılıyor. İlk aforoz işlemleri dahi burada yapılıyor ve Hz. İsa’nın tanrının oğlu olarak burada kabul ediliyor. Burası tam bir Hristiyan dinini ibadet merkezi oluyor. Şimdi ise bir cami.

Osmanlı döneminde ise Orhan Gazi şehrin giriş kapısında etrafa bakarak cami yapılacak bir yer arıyor. Ayasofya Kilisesi Orhan Gazi’ye kılıç hediyesi olarak veriliyor. İçerisindeki heykeller çıkartılarak güzel bir camiye çevriliyor. Kanuni Sultan Süleyman ise burayı restore etmek üzere Mimar Sinan’ı gönderiyor ve içeride değişiklikler yaparak genişletiyor. Cami depreme daha dayanıklı hale geliyor.

1920 yılına gelindiğinde ise maalesef Yunan askerleri buraya saldırı yaparak tarihi eserleri tahrip ediyor. Bu caminin çatısı bu yüzden yeniden yapıldı. Hem müze hem de cami olarak günümüzde kullanılıyor.

Ayasofya Camii çok güzel detaylar bulunduruyor içerisinde çok güzel incelikler var. Mozaikler bunlardan biri. Hristiyanlar için önemli olan bir mozaik bunlar. Kültürel bir miras olarak bu mozaikler bulunuyor hala. Manevi huzur ve tarihin muhteşem gösterişi de görmeye değer.

Duvarlarda kanallar bulunuyor rutubet ve nem olayını dengelemek için yapılmış bir özellik bu da. Yine incelikle düşünülerek yapılmış güzel bir detay.

Cami içerisinde freski mezar da bulunuyor. Eski dönemlerde bir azize ait mezar. Resimli mezar restore edilerek günümüze kadar gelmiş. Sıva yaparken iğneleme yaparak sıvanın içerisine yedirilmiş. Freskolar burada çok sayıda bulunuyor ancak belirli yerlerde.

Ayasofya Cami içerisinde Hristiyanların kutsal mermeri de bulunduğu gibi camiye çevrildiği ilk yıllarda yapılan ‘Allah’ ve ‘Bismillahirrahmanirahim’ yazısı da kendini gösteriyor.

Cami içerisinde zengin bir tarihi saklı. Bunu görmek ve yerinde keşfetmek ise büyük huzur veriyor. İznik Ayasofya Camii gezilecek en iyi adreslerden biri olduğu gibi aynı zamanda burada medeniyetlere ait izleri de tanıma fırsatı bulabiliyorsunuz.

Dünyayı Geziyorum resmi sosyal medya hesapları 

Youtube: esirgenc

Twitter ve İnstagram: @dunyayigeziyor

Facebook: dunyayigeziyorum

İZNİK AYASOFYA KİLİSESİ NASIL CAMİYE ÇEVRİLDİ?

Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethinin ardından kılıç hakkı olarak camiye çevrilen daha sonra müze yapılan İstanbul'daki Asasofya için tartışmalar devam ederken, büyük dedesi Orhan Gazi'nin İznik'i fethinin ardından camiye çevirdiği daha sonra uzun zaman müze olarak kullanılan İznik Ayasofya, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın talebi, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün oluru ile 2011 yılından bu yana cami olarak kullanılıyor. İsimleri de hikayeleri de aynı iki Ayasofya için uygulanan farklı prosedürler kamuoyunda dikkat çekiyor.


İstanbul'un fethinden sonra kiliseden camiye dönüştürülen, 1934'ten beri müze statüsünde olan Ayasofya'yla ilgili tartışmalar sürüyor. Son kararı Danıştay'ın vereceği tarihi yapının ibadete açılıp açılmayacağı merak konusu olurken, Orhan Gazi'nin 1331 yılında Bursa'nın İznik ilçesini fethi sonrası kiliseden camiye dönüştürdüğü, 2007 yılında müze olup Diyanet İşleri Başkanlığı'nın talebi üzerine Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 'olur'u ile 2011 yılında camiye çevrilen İznik Ayasofya'da 9 yıldır Müslümanlar namaz kılıyor.

İZNİK AYASOFYA CAMİİ NEREDE?


İznik ilçe merkezinde, kentin tam ortasında ve iki ana ekseni oluşturan doğu-batı ve kuzey-güney yollarının kesiştiği yerin güneydoğu köşesinde bulunan İznik Ayasofya, İstanbul’daki Ayasofya’nın İbadete açılması tartışmaları ile birlikte yeniden gündeme geldi.


Pandemi süresi boyunca ibadete ara verilen İznik Ayasofya Orhan Camii'nde ilk Cuma namazı için bir araya gelen vatandaşların bir kısmı İstanbul Ayasofya’nın ibadete açılmasını desteklerken diğer bir düşünce de öncelikli olarak Ayasofya’nın hemen yanında bulunan Sultanahmet Camii'nin doldurması yönünde görüş bildiriyorlar.

ÜLKEMİZDE KAÇ TANE AYASOFYA CAMİİ VAR?


Türkiye'de İstanbul'da 2, Trabzon ve İznik'te birer olmak üzere toplam 4 Ayasofya Camii bulunuyor. M.S 325'te İmparator Konstantinus, İstanbul'u (Bizantion) Bizans'ın Başkenti ilan ettiğinde Hıristiyanlığın ilkelerini belirleyecek ilk evrensel konsili de İznik'te (Nikaia) topladı. Bu sırada Ayasofya henüz inşa edilmemişti. Kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte 4.- 8. yüzyıllar arasında inşa edildiği tahmin edilen bazilika planlı Ayasofya Kilisesi, özellikle 787 yılında İznik'te toplanan 7. Ruhani Konsil ile ünlü. Ayasofya'da toplanan, 350 piskopos ve çok sayıda keşişin katıldığı 7. Konsil bütün Hıristiyanlarca kabul gören son konsildir ve bu inancın şekillenmesinde çok önemli rolü olmuştur. Bu nedenle Hıristiyan aleminde İznik kenti özel bir öneme sahiptir.

İstanbul Ayasofya hakkında her şey adlı haberimizi buradan okuyabilirsiniz

SEYAHATNAME'DE AYASOFYA CAMİİ


Evliya Çelebi 1058’de (1648) İznik’e uğradığında gördüğü Ayasofya’yı, “çarşı içinde üzeri kurşun örtülü, bir minareli büyük bir mâbed” olarak tarif ettikten sonra buranın yandığını ve Kanûnî Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a tamir ettirildiğini belirtir. İznik Ayasofyası’nın ikinci defa harap oluşunun sebebi ve kesin tarihi bilinmemektedir. Fakat İznik’ten geçen yabancı seyyahların ifadelerinden, XVIII. yüzyılın sonları ve XIX. yüzyılın başlarında caminin harap ve terkedilmiş durumda olduğu öğrenilmektedir. Nitekim J. von Hammer 1804 yılında İznik’e uğradığında Ayasofya’yı harap ve yarı yıkık durumda bulmuştur. Bu bilgiye göre mâbed hiç değilse XVIII. yüzyılın ikinci yarısından itibaren terkedilmiş olmalıdır. Bu bakımsızlık iki yüzyılı aşkın bir süre devam etmiş, Ayasofya’nın içi yeşillikler ve sarmaşıklarla kaplanmıştır.

OSMANLI DÖNEMİNDE İZNİK AYASOFYA CAMİİ


Orhan Gazi tarafından İznik'in fethiyle 1331 yılında camiye dönüştürülen yapı, Kanuni Sultan Süleyman döneminde Mimar Sinan tarafından yenilenmiştir. 1935’lerde Alman Arkeoloji Enstitüsü uzmanları bazı sondajlar yapmışlar, 1953’te içindeki kalın toprak tabakası müzeler idaresince kaldırılmıştır. Son yıllarda duvarlarda bazı takviyeler yapılmış, içi ve etrafı temizlenmiş ve bina öylece muhafaza altına alınmıştır. 1979-1981 yıllarında çevresindeki topraktan arındırılan yapının bütünü ve 1985'te güney doğusundaki mezar şapeli olan ek yapısı ortaya çıkarılmıştır. Minareye çevrilen eski çan kulesi minare olarak restore edilmiş ve 2007'de Müze olarak hizmet vermeye başlanmıştır.


Mülkiyeti Orhan Gazi Vakfı'na ait olan ve günümüzde Orhan Cami olarak bilinen ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nın talebini değerlendiren Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün 'olur'un ardından tarihi yapı 2011 yılında camiye çevrildi.
Tarihi binanın önündeki ’Ayasofya Müzesi’ yazılı tabela da kaldırılarak yerine ’Ayasofya (Orhan) Camii’ tabelası konuldu. İznik Müftülüğü tarafından imam ataması yapılan camide 9 yıldır ibadet yapılabiliyor.

KAYNAK : Haber7, İHA