MTA, metal ve kömür madeni aramalarına hız verecek
MTA Genel Müdürü Vedat Yanık, bu yıl doğrudan arama projeleri için 1,2 milyar lira bütçeye sahip olduklarını belirterek, "İlk olarak Sinop-Boyabat Metalik Maden Aramaları ve Muş Kömür Aramaları projelerini bitirmeyi planlıyoruz." dedi.
ABONE OLMaden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürü Vedat Yanık, Türkiye'nin maden kaynaklarını ortaya çıkarmak ve madenciliğe altyapı verileri üretmek üzere projeler hazırladıklarını ifade etti.
MTA Genel Müdürü Vedat Yanık, bu yıl doğrudan arama projeleri için 1,2 milyar lira bütçeye sahip olduklarını belirterek, "İlk olarak Sinop-Boyabat Metalik Maden Aramaları ve Muş Kömür Aramaları projelerini bitirmeyi planlıyoruz." dedi.
Proje hazırlık sürecinde potansiyel riskleri göz önünde bulundurarak olumsuzluklara karşı gerekli önlemleri aldıklarına dikkati çeken Yanık, "Bu yıl ilk olarak Sinop-Boyabat Metalik Maden Aramaları ve Muş Kömür Aramaları projelerini bitirmeyi planlıyoruz." dedi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde yürüttükleri "Jeokimya Araştırmaları" projesini de bu yıl sonuçlandırmayı planlandıklarını aktaran Yanık, "Bu kapsamda alanında uzman mühendislerimiz arazi çalışmaları gerçekleştirerek, toprak ve derelerden örnekler almayı planladı ve bu çalışmaların büyük kısmını tamamladı." değerlendirmesinde bulundu.
MADEN VE JEOTERMAL KAYNAK ARAMA PROJELERİNE 1,2 MİLYAR LİRALIK KAYNAK
Yanık, 2024 Yılı Yatırım Programı'nda MTA'ya Maden ve Jeotermal Kaynak Arama ve Araştırmaları Projesi kapsamında doğrudan arama projeleri için ayrılan bütçenin toplam 1 milyar 245 milyon 980 bin lira olduğu bilgisini verdi.
Çatı proje kapsamında bu yıl için 12 farklı alt projenin bulunduğuna dikkati çeken Yanık, Türkiye genelinde maden arama çalışmalarının, alanında uzman ekipler ve nitelikli ekipmanlarla, dünya standartlarındaki analiz laboratuvarlarının desteğiyle gerçekleştirileceğini aktardı.
Söz konusu projelerin, ABD, Çin, Rusya gibi ülkeler ve AB tarafından stratejik veya kritik hammadde olarak değerlendirilen bakır, alüminyum, grafit, nadir toprak elementleri gibi hammaddeler özelinde hazırlandığının altını çizen Yanık, şunları kaydetti:
"Ekiplerimiz ilgili bölgelerde arazi çalışmaları gerçekleştirecek, bölgenin jeolojik yapısını ve oluşabilecek madenlerin sistemlerini araştıracak, uygun görülen alanlarda sondajlı arama faaliyetleri gerçekleştirecek. Arazi ve laboratuvar ortamında çeşitli analizler gerçekleştirerek bölgede cevherleşmenin olup olmadığını araştıracak olan ekiplerimiz, bu verileri yorumlayarak gerekli durumlarda daha detaylı incelemeler yapacak ve yine nihai olarak bulguları rapor haline getirecekler."
Yanık, kömür aramalarına ilişkin projeler için toplam 261,4 milyon lira ve radyoaktif hammadde aramaları için 63,8 milyon lira ödenek ayrıldığını belirterek, şöyle devam etti:
"Kömür, ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını azaltma bağlamında birinci derece öneme sahip, bu durumun önümüzdeki dönemlerde de süreceği görülüyor. Ülkemizde nükleer santrallerin kurulması ve devreye alınması çalışmaları devam ediyor. Kurulacak santrallerin ilerleyen dönemlerde gereksinimi halinde hammadde ihtiyacının yerli kaynaklarımızdan karşılanabilmesi için kurumumuz tarafından Nevşehir-Avanos-Gülşehir ve Manisa bölgelerinde arama çalışmalarına devam ediliyor."
MTA İÇİN YILIN PROJESİ "TÜRKİYE METALOJENİ HARİTASI"
Yanık, MTA'nın "Yılın Projesi" olarak nitelendirebileceği çalışmanın ise Türkiye Metalojeni Haritası olduğunu vurguladı.
Bu proje kapsamında, Türkiye'de bilinen tüm maden yataklarının güncel teknolojiler ve coğrafi bilgi sistemleri yardımıyla dijital ortama aktarılmasının amaçlandığını anlatan Yanık, bu sayede jeolojik ve jeodinamik özellikleri açısından Türkiye'nin maden yataklarının tek bir harita üzerinde gösterilebilmesinin mümkün hale geleceğini söyledi.
Yanık, yüzeyde maden yatağı tespitinin neredeyse imkansız hale geldiğini, söz konusu haritanın gömülü yatakların ortaya çıkarılmasında ve derinde bulunan yatakların keşfinde ciddi bir altyapı verisi sunacağını ifade etti.
Projenin, havza/kuşak madenciliğinin de önünü açacağına dikkati çeken Yanık, "Sonuç olarak da bu haritanın gerek ekonomik açıdan ve gerekse zaman yönetimi açısından ülkemizdeki madencilik faaliyetlerine büyük bir katkı sunması bekleniyor." diye konuştu.