Suruç saldırısı ile ilgili Davutoğlu’nun dinlenmesi talebi reddedildi
ŞANLIURFA'nın Suruç ilçesinde, Suriye'nin Ayn El Arab kasabasına gitmek için buluşan Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyon(SGDF) üyesi 33 kişinin yaşamını yitirdiği canlı bomba saldırısının 12’nci duruşmasında, Baro Başkanı Abdullah Öncel, mahkemenin, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenmesi yönünde karar almasını istedi. Mahkeme talebi reddetti.
ABONE OLSuruç'taki Amara Kültür Merkezi bahçesinde 20 Temmuz 2015 tarihinde yaşanan olayda, terör örgütü PKK/YPG denetimindeki Ayn El Arab'a yardım götürmek için Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu üyelerinin basın açıklaması yaptığı sırada, DEAŞ üyesi Şeyh Abdurrahman Alagöz üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirdi. Canlı bomba saldırısında 33 kişi öldü, 104 kişi de yaralandı.
Saldırının ardından başlatılan soruşturma kapsamında halen Ankara Garı'ndaki saldırıyla ilgili olarak tutuklu bulunan Yakup Şahin ile Suriye'de bulunduğu belirtilen Deniz Büyükçelebi ve İlhami Bali hakkında 140'ar kez müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan 213 sayfalık iddianamede, bombalı saldırıyı gerçekleştiren kişinin, incelenen deliller, kamera kayıtları ve teşhis yapılması sonucu DEAŞ'lı Abdurrahman Alagöz olduğu bildirildi. İddianamede, saldırının failleri olarak Abdurrahman Alagöz ile 10 Ekim Ankara Gar'ındaki saldırıyı organize eden ancak Gaziantep’teki bir hücre evi baskınında kendilerini patlatarak öldüren Yunus Durmaz ve Halil İbrahim Durgun ile 10 Ekim Ankara Tren Garı davası sanıklarından Yakup Şahin ve firari Deniz Büyükçelebi ile İlhami Mali yer aldı. Bu nedenle de davanın tek tutuklu sanığı Yakup Şahin oldu. Davanın 12’nci duruşması, Hilvan ilçesindeki Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde, 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nce görüldü. Jandarmanın yoğun önlem aldığı duruşmaya, saldırıdan yaralı kurtulanlar, hayatını kaybedenlerin aileleri ile HDP Şanlıurfa Milletvekilleri Ömer Öcalan ve Ayşe Sürücü katıldı. Ankara'daki tren garı davası ile bu davadan tutuklu olan Yakup Şahin, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi(SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. Duruşmada ölenlerin yakınları ile tanıkların ifadeleri alındı
İMAMA SUÇ DUYURUSU
Kimlik tespitiyle ardından başlayan duruşmada, o dönem Halfeti’de imamlık yapan ve patlamanın yaşandığı gün Suruç’ta yaralılar ile çevrenin fotoğraflarını çekerken vatandaşlar tarafından yakalanan Abdullah Ömer Aslan hakkında yapılan ara celsede mağdruların suç duyurusunda bulunduğu öğrenildi.
DAVUTOĞLU DİNLENSİN
Duruşmada saldırıda yaşamını yitiren Murat Yurtgül’ün annesi Şemsi Yurtgül söz alarak, “Davutoğlu ‘Konuşursam kimsenin yüzüne bakamazlar’ dedi. Buraya getirilsin ve ne biliyorsa anlatsın” dedi. Uğur Özkan’ın babası Mehmet Özkan da Abdullah Ömer Aslan’ın tutuklanmasını isteyerek, “Abdullah Ömer Aslan’ın sorumlu olduğunu siz de anladınız ama hala buraya getirmiyorsunuz” diyerek, tepki gösterdi.
BABAMIN KANLI GÖMLEĞİNDE BİLYELER ÇIKTI
Patlamada yaşamını yitiren İsmet Şener’in kızı Dilek Şener ise ”Biz bu sanık sandalyelerin doldurulmasını talep ediyoruz. Gerçekten işinizi yapsanız, bu sandalyeler boş kalmazdı. Geçen hafta bir poşetin içinde babamın kanlı gömleğini aldım. İçinden bir sürü bilye çıktı. Babamın katilini çıkarın” diye konuştu.
Ailelerin ardından söz alan avukatlardan Sevda Çelik Özbingöl, imam Abdullah Ömer Aslan hakkında suç duyurusunda bulunulmasının önemli bir adım olduğunu ancak bugüne kadar hakkında bir yakalama kararı dahi çıkarılmadığını, Aslan’ın dosyasının hızlıca birleştirilerek, tutuklama kararı verilmesini talep etti.
BARO BAŞKANI: DAVUTOĞLU DİNLENSİN
Şanlıurfa Baro Başkanı Abdullah Öncel ise mahkemenin tarihsel sorumluluğu olduğunu savunarak, Abdullah Ömer Aslan hakkında suç duyurusunda bulunulmasının önemli olduğunu, ancak mahkemenin cesur bir adım atarak dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık olarak dinlenmesine karar vermesi gerektiğini bildirdi. Türkiye’nin DEAŞ’lıların Suriye’ye geçişine göz yumduğunu öne süren Öncel, “Eğer bu geçişler engellenmiş olsaydı, bu patlamalar yaşanmayacaktı. Bu süreçte sorumluluğu olan herkesin dinlenmesi lazım ve ifade vermesi gerekiyor. DEAŞ’ın Türkiye emirlerinden İlyas Aydın ‘Suruç patlamasından sonra hücrelerimiz, misafirhanelerimiz iki saate basıldı. Arkadaşlarımız gözaltına alındı’ itirafında bulundu. Devlet isteseydi bu patlamalar yaşanmayabilirdi” diye konuştu.
TALEPLER REDDEDİLDİ
Verilen aranın ardından mahkeme heyeti, dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun tanık sıfatıyla dinlenmesi ve Abdullah Ömer Aslan’ın tutuklanması yönündeki talepleri reddetti. Mahkeme, eksik olan görüntülerin tekrar istemesine, Yakup Şahin, İlhami Balı ve Deniz Büyükçelebi’nin malvarlıklarının araştırılmasına karar vererek, duruşmayı 31 Ocak 2020 tarihine erteledi.