Barajların seviyesi geçen yıl gibi: Su sorunu olmaz!
Yağışların yetersizliği nedeniyle kuraklık endişesi artarken Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli yüreklere su serpti. Pakdemirli şu bilgileri verdi: İçme suyu maksatlı barajlar yüzde 32,4, sulama maksatlılar yüzde 31,2, enerji maksatlılar yüzde 35,4 doluluğa sahip. Oranlar geçen yılkilerle aynı. Baraj dolulukları yeterli seviyede ve ihtiyacı karşılamada sıkıntı bulunmamakta.
ABONE OLTarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, pandemi döneminde tarım-gıdada alınan önlemler başta olmak üzere tarıma ilişkin gelişmeleri Yeni Şafak’a değerlendirdi.
STOK VE TEDARİK YÖNETİMİ
-Salgın döneminde tarımda nasıl bir yol haritanız vardı?
Ülkemizde vakaların artması ile birlikte kriz yönetimi anlayışına geçilerek, temel gıda maddelerinde arz güvenliğini sağlayacak şekilde stok ve tedarik yönetimine gittik. Salgını ortaya çıkışından itibaren takip edip ülkemize etkilerini en aza indirecek, milletimizin gıda ihtiyacını kesintisiz karşılayacak tedbirleri hayata geçirdik.
-Salgında ekim planlaması nasıl yapıldı? Kovid-19’dan sonra tarımda normalleşme nasıl olacak?
Öncelikli olarak gıda arz güvenliğini teminen ve bitkisel üretimde sürdürülebilirliği sağlamak için tarım takviminin elverdiği yerlerde üreticilerimizin üretim planlaması yapmadığı, boş bırakılan, atıl alanları tarımsal üretime kazandırmak için “Yazlık Ekiliş Programı”nı başlattık. 2021’de ülke genelinde bitkisel üretim ve yem bitkileri üretiminin arttırılmasına yönelik projeleri uygulayacağız. Tarım takviminin elverdiği alanlarda hazine arazilerinde örnek ekiliş yapabilecek üreticilerimize yazlık ekiliş yapma imkanı sağlayıp üretim yaptırdık. Atıl, boş ve nadasa bırakılan alanlarda başlatılan projelerin yanında, birim alandan elde edilen verimi yükseltmeye yönelik yürütülen çalışmaların sonucunda tarımsal hasılamız artmaya devam ediyor.
TÜRKİYE KENDİ KENDİNE YETTİ
-Salgın sonrasında dünya iklim değişikliği ve gıda güvenliği problemleriyle karşı karşıya kalabilir mi? Kıtlık yaşanır mı? Türkiye’nin buna karşı aldığı önemler nelerdir?
Kovid-19 salgını neticesinde, bitkisel üretimin devamlılığı ve gıda arz güvencesini sağlamak önümüzdeki dönem için büyük önem taşıyor. Ülkemiz temel gıda maddelerinde kendine yeten bir ülkedir. Bu süreçte çoğu ülke gıdaya erişim konusunda sıkıntılar yaşarken, aldığımız önlemlerle tarımsal üretim ve gıda tedarik zincirinde hiçbir sıkıntı yaşamadık. Bu da kendi kendimize yettiğimizin göstergesi. Kimi ülkeler bu dönemde ürün tedarikinde zorlandı, rafları boş kaldı. Türkiye 23,1 milyon hektar işlenen tarım alanı varlığı ile her geçen gün tarımsal üretimini arttırarak 84 milyona ulaşan, ülke nüfusunun besin ihtiyacını karşılamanın yanında, dünyanın 193 ülkesine de 18 milyar dolarlık ihracat yapıyor. Hububat ve baklagil üretiminin, yem bitkilerinin ekiliş alanlarının arttırılması, kaba yem ihtiyacımızın yerli kaynaklardan karşılanabilmesi, nadas alanlarının azaltılması ve atıl arazilerin tarıma kazandırılması amacıyla azami çiftçi katkısı alınarak tohum temini ile bitkisel üretimin arttırılmasına yönelik 1 milyon dekar nadas/atıl/boş arazilerin ekime hazırlanması kapsamında çalışmalar başlattık. Öte yandan, çiftçi ve üreticilerimizin iklim şartlarındaki değişimlere olan farkındalığını belirlemek, buna karşı dayanıklılıklarını tanımlamak ve arttırmaya yönelik öncelikleri belirlemek, değişen şartlara uyumu sağlamak için tarımın yoğun olduğu İç Anadolu, Trakya, Ege ve Doğu Anadolu bölgelerinde çiftçilerimize rehber niteliğinde bir çalışma programa alındı.
STOKLAR TAKİP EDİLİYOR
-Salgın öncesi ithal ettiğimiz, ancak pandemi döneminde üretimine başladığımız ürünler var mı?
Öncelikli olarak gıda arz güvenliğini teminen ve bitkisel üretimde sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla arz açığı olan ürünlerin ekilişini sağladık.
-Bu süreçte ihraç edilen ancak pandemi tedbirlerinde ihracı yasaklanacak ürünler var mı?
Birçok ülke dış ticarete yönelik birtakım tedbirler aldı, bazı gıda ve tarım ürünlerine kısıtlamalar getirdiler. Biz de gerekli gördüğümüz konularda bunu yaptık. Çünkü pandemi küresel boyutta tüm dünyayı etkisi altına aldı. Şu an için pandemi nedeniyle ihracını yasakladığımız bir ürün bulunmuyor. Bakanlığımız Ürün Takip Masalarınca ülkemizin üretim, tüketim, stok, ihtiyaç durumu ile yurtiçi-yurtdışı piyasa fiyatları düzenli olarak yakından takip edilmekte. İhracat nedeniyle ülkemizde arz açığı oluşması ihtimali veya tüketici fiyatlarında artış yaşanması durumunda ülke menfaatleri doğrultusunda gerekli tedbirler alınıyor.
BARAJLAR YETERLİ SEVİYEDE
-Korona, su tüketimini de arttırdı. Barajlarda su sıkıntısı yaşanacak mı?
Ülkemizde, depolamalı tesislere gelen suyun yaklaşık yüzde 60’ı kar erimesinden kaynaklanmakta olup, akımlar mart-haziran aralığında gerçekleşmektedir. Bu sebeple, barajların doluluk oranlarının bugünkü durumlarına göre değerlendirilerek suyumuzun yetersiz olduğu sonucuna ulaşmak çok doğru olmayacaktır. Halihazırda baraj dolulukları yeterli seviyede olup ihtiyaçları karşılama noktasında bir sıkıntı bulunmamaktadır. DSİ tarafından anlık izlemesi yapılan 380 adet depolamalı tesisimizde aktif doluluk oranı yüzde 33,8’dir. Söz konusu barajların içme suyu maksatlı olanları yüzde 32,4, sulama maksatlı olanları yüzde 31,2 ve enerji maksatlı olanları ise ortalama yüzde 35,4 aktif doluluğa sahiptir. Bu oranlar geçen yılki oranlar ile aynı seviyededir. Başta İstanbul, Ankara olmak üzere ülkemiz genelindeki diğer şehirlerimizde, önümüzdeki dönemde gerçekleşmesini beklediğimiz kış yağışlarının da etkisiyle önemli bir su sıkıntısı yaşanmayacağı öngörülmektedir.
157 işletmeye suç duyuru
-Salgın döneminde gıda güvenirliğiyle ilgili yaptığınız çalışmalarda bir aksama söz konusu oldu mu?
81 ilde bulunan toplam 7 binin üzerindeki gıda kontrol görevlisi ile denetimlerimiz aralıksız devam etti. 2020 yılında şu ana kadar gıda işletmelerine 1 milyon 303 bin 47 denetim gerçekleştirdik. Olumsuzluk tespit edilen işletmelere yönelik 13 bin 406 adet, toplamda 114 milyon 975 bin 111 TL idari para cezası uygulandı. 157 işletme için suç duyurusunda bulunuldu.
Aşı için gelincikler temin edildi
-Kovid-19 aşı çalışmalarına da destek veriyorsunuz. Şu an ne aşamada?
Virüsler konusunda tecrübeli bir bakanlığız. Kovid-19 ile ilgili bakanlığımıza bağlı Pendik Veteriner Kontrol Enstitümüz tarafından geliştirilen ve üretilen ana aşı tohum suşu sertifikası ve analiz sonuçlarıyla, proje partneri VETAL Hayvan Sağlığı Ürünleri A.Ş’ye elden teslim edildi. Söz konusu firma, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu tarafından aşı üretimi için yetkilendirilen bir firmadır. Aşı çalışmalarında TÜBİTAK MAM’da transgenik farelerde çalışmalar devam ediyor. Faz çalışmaları için Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na başvuru yapılacak. Faz çalışmalarında kullanılacak gelincikler temin edildi. Çalışmaların yürütüleceği hastanelerle de görüşmeler sürüyor.
Gençlere 200 milyon TL hibe
-Salgın sürecinde gençlerin tarıma ilgisi arttı mı? Bakanlığın teşvik çalışması var mı?
Kırsal alanda gençlerin tarıma ilgisi zaten vardı. Ancak imkanları kısıtlıydı. Pilot olarak başlattığımız Uzman Eller Projesi’ni 2021 yılında devam ettirmeye yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Bu kapsamda projesi kabul edilen hak sahiplerine proje başına 100 bin TL’ye kadar hibe desteği sağlanıyor. Gençlerimize 200 milyon lira hibe desteği sağlayacağız.
Yenişafak