Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan gündeme ilişkin açıklamalar

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu katıldığı bir canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu Çavuşoğlu 10 Büyükelçi, ABD ile ilişkiler ve F-35 konularında önemli açıklamalar yaptı.

ABONE OL
GİRİŞ 28.10.2021 11:29 GÜNCELLEME 28.10.2021 12:46 GÜNCEL
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'ndan gündeme ilişkin açıklamalar

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu katıldığı bir canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çavuşoğlu Osmanl Kavala bildirisiyle gündeme gelen ve sonrasında Viyana Sözleşmesi'nin 41'inci maddesi gereğince geri adım atmak durumunda kalan 10 Büyükelçi ile ilgili değerlendirmede bulundu.

Krizin perde arkasını canlı yayında anlatan Çavuşoğlu, Büyükelçilierin bazılarının bavullarını toplayarak geri dönüş hazırlığı yapmış olduğunu ifade etti. 

10 BÜYÜKELÇİ KRİZİNİN PERDE ARKASI

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu günler sonra olayın perde arkasını ilk kez anlattı. Bakan Çavuşoğlu açıklamasında şunları ifade etti:

"10 büyükelçinin yaptığı açıklama kabul edilemez. Sayın Cumhurbaşkanımız 'Büyükelçilerin sınırdışı edilmesi için çalışmaları başlat'dedi. Biz bunların hazırlıklarını yaptık. Ülke ve milletin kabul edemeyeceği bir davranışta bulundular. Viyana Sözleşmesine göre bu bizim hakkımızdır.

"BAVULLARINI TOPLAMAYA BAŞLAYANLAR OLMUŞ"

Cumhurbaşkanımızın Eskişehir konuşmasında sonra bir panik başladı. Ne olacak diye bize soranlar oldu. Biz Cumhurbaşkanımızın talimatı sonrası gerekli hazırlıklarımızı yaptık, kabineye sunacaktık. Hazırlıklarımızdan da haberdar olan, bavullarını toplamaya başlayanlar da olmuş. Bu açıklamayı yapanlar bunu nasıl düzeltebiliriz arayışına girdiler."

İşte Bakan Çavuşoğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar;

BAKAN ÇAVUŞOĞLU'NUN AÇIKLAMALARI

Bu açıklama kabul edilemezdi, yargıya taimat içeriyordu, arkadaşlarıma 'hadlerini bildirin' dedim.

Sınır dışı edilmeleri için çalışmalar başlatmıştık. Pazartesi kabinede sınır dışı çalışmalarını arz edecektik ki büyükelçiler geri adım attılar.

Sonra büyükelçiler birbirlerine suçu atmaya başladı. Yardımcılarını suçlayanlar oldu, 

Genç diplomatların başlattığı bu hadsiz açıklamayı yaptılar. O zaman nasıl geri dönebiliriz arayışına girdiler. İlk olarak ABD biliyorsunuz açıklama yaptı. Biz Kore'den döndükten sonra bu gelişmeler oldu ve büyükelçiler net bir şekilde geri adım atmak durumunda kaldılar.

OSMAN KAVALA'NIN ÖNEMİ

Kavala hakkında birçok suçlama var, değişik davalar var. Hakkındaki başka suçlamalardan dolayı yargılanıyor şu an, bu nedenle tutukluluğu devam ediyor. Avrupa Konseyi bakanlar komitesi de burada yanlış yapıyor. AİHM'nin kararlarının uygulanması ile ilgili neden sadece bir davayı ön plana çıkarıyorsunuz? Neden diğer ülkelere yönelik kararlarda bunu yapmıyorsunuz? Diğer ülkelerin de uygulamadığı AİHM kararları var. Mesela Yunanistan 14 yıldır mahkum edildiği kararı uygulamıyor. Batı Trakya'daki dernekler Türk ismiyle dernek kuramıyor. Ama bize yönelik bu tavrını Avrupa, Yunanistan'a yapmıyor. Bildiriye imza atan ülkeler arasında kim var? Fransa var. Neden mahkum edilmişler? Hapishanelerde gözaltı merkezlerinde işkence. 2011 yılında AİHM, Fransa'yı mahkum ediyor, 10 yıldır Fransa bu kararı uygulamıyor. Başka kim var bildiride? Almanya. Almanya da bir başka davada mahkum ama uygulamıyor. Şimdi bu ülkeler bize ders vermeye çalışıyor mu? Çalışıyor. Peki onlar uyguluyor mu? Uygulamıyor. Mesela Norveç. Neden mahkum edilmişler, çocuklara ilişkin sosyal haklar. AİHM bu konuda Norveç'i de mahkum ediyor ve 2019'dan beri Norveç bu kararı uygulamıyor. Bu örnekleri daha da artırabilirim. Osman Kavala'nın önemi ne? Soros'un adamı. Görevi Gezi olayları sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı devirmek, hükümeti devirmek. Hangi demokratik ülke bunu kabul edebilir? Hangi demokratik ülkelerde bu suç değil? Neden bir işi cımbızla seçip öne çıkarıyorsunuz? Sorunun cevabı burada. Bu süreçte de gördüler ki artık kimse ne Türkiye'ye parmak sağlayabilir ne de iç işlerine karışabilir. Ülkenin onurunu gururunu kimseye çiğnetmeyiz. Bunu da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önderliğinde gösterdik. Ancak bu burada kalmaz, gerekli adımları tedbirleri alacağız. Onu da ilerde açıklarız.

BİDEN GÖRÜŞMESİ

ABD tarafından geldi görüşme talebi. Ya Glasgow ya da Roma'da olacaktı bu durum. Daha çok Glasgo'da yapılacak gibi duruyor. Konuşma sıralarına göre yapılacak planlama ile bu görüşme sağlanacak. Temaslarımız devam ediyor. Diplomati,k temaslarımız sürüyor. Biz mevkidaşımız Blinken ile de kaç kere görüştüğümü hatırlamıyorum bile. 

Bunun yanı sıra G-20'de başka görüşmeler de yapılacak. Bize görüşme talebinde bulunan liste Cumhurbaşkanımıza takdim ediliyor. Burada Sayın Cumhurbaşkanımızın talebi de olursa görüşme ayarlanacaktır.

BÜYÜKELÇİ KRİZİNDEKİ 10 ÜLKE LİDERLERİ İLE GÖRÜŞÜLECEK Mİ?

Takdir sayın Cumhurbaşkanımızın. Bize iletilir biz de cumhurbaşkanımıza iletiriz. 2 gün kaldı yavaş yavaş netleşir.

ABD'DE 11 KONGRE ÜYESİNİN MEKTUBU

Bu konuda farklı lobilerin devrede olduğunu görüyoruz. 11 kongre üyesi var. Kongreden onay önemli. Biz S400'ü neden aldık? ABD kongreyi bahane edip Patriot'ları bize satmadı, biz de başka kaynaklara yöneldik. Şimdi kongreden böyle bir mektup gelebilir ama sayı olarak çok fazla da değil, burada önemli olan ABD yönetiminin tutumu. 

F-35 KRİZİ

S-400 konusunda görüşümüzü netleştirdik. F-35 uçaklarında ise programın ortaklarından olmamıza rağmen haksızca çıkarıldık. Bu uçaklar Türkiye'ye verilmiyor. Ya Türkiye'nin F-35 programına geri gönderilmesi lazım veya ödediğimiz paranın verilmesi veya başka ürünlerle telafi edilmesi lazım. ABD satmak istemezse diğer seçenekler devreye girer. Türkiye hiçbir zaman çaresiz kalmamıştır. Şu an ihtiyacının yüzde 75'ini üretiyor. Bir ihtiyaç olduğunda başka ülkelere yönelebilir. Alternatiflerimiz var. Biz yolumuza devam ediyoruz. 

SU-35 VE SU-57 SEÇENEKLERİ

Türkiye hiçbir zaman çaresiz kalmamıştır. Şu anda ihtiyacının yüzde 70'inden fazlasını üretiyor. Bir ülkeden herhangi bir engel çıktığı zaman başka alternatiflere döner. Alternatiflerimiz var. Eğer ABD bu sorunları çözmek istemezse ya da Kongre bunu engellerse Su-35 ve Su-57 dahil diğer seçenekler devreye girer.
 

DOĞU AKDENİZ'DEKİ DENGELER VE YUNANİSTAN'IN TUTUMU

Türkiye Doğu Akdeniz'de hiç bir şekilde dengelerin değişmesine izin vermeyecektir. Hakkımızı yemeye kalkanlara karşı sahada ve masada yapabileceklerimizi gösterdik, yine gösteririz. Hakkımızı savunmak için gereken neyse yaparız.

Yunanistan Dışişleri Bakanı çocuk gibi ağlayıp duruyor. Doğu Akdeniz'de bize yönelik planları bozduğumuz için, günde en az beş kere ağlayıp Türkiye'yi şikayet ediyor. Bu aşağılık kompleksi, korkudan kaynaklanan bir durumdur.

YENİ SONDAJ ÇALIŞMALARI

Kıbrıs Rum Kesimi Kasım ayında çalışmalara başlayacakmış. KKTC'nin bize lisans verdiği alanlarda çalışmalarımızı yürüttük. Şu anda üç üç sondaj gemimiz Karadeniz'e yoğunlaşmış durumda ancak yeni sondaj faaliyetleri gelecek. Laf olsun diye değil, derdimiz gövde gösterisi de değil.  Enerji Bakanlığımız filo noktasında da çalışmalarını yürütecek, ihtiyaca göre geliştireceğiz. Biz gövde gösterisi için sondaj yapmıyoruz.

SURİYE

Askeri çözümle Suriye'ye çözüm gelmez, rejimin muhalefetle bir araya gelerek müzakerelere başlaması gerekiyor.

"PKK/YPG'nin saldırıları arttı. Ne Rusya ne ABD bunları geri çekme sözünde durmadı. Böyle durumda da kendimiz gereğini yapmamız lazım" Rejimin askeri çözümü tercih ettiğini görüyoruz. Bu yanlıştan dönmeleri gerekiyor. Siyasi süreci desteklemek lazım. Muhalefetle rejim bir araya gelip anlaşmalı. 

Sayın Cumhurbaşkanı'nın da hepimizin belleğine kazınan bir sözü var; bir gece ansızın.

SURİYE VE IRAK TEZKERELERİ

(CHP'nin tezkere kararı) CHP'nin yaptığı açıklamanın hiçbir inanılır yönü yok. HDP böyle istedi, onlar da Hayır verdiler, buna gerekçe hazırlıyorlar. Bu tezkere kaç yıldır geliyor, daha önce niye bu argümanları kullanmadılar?

AFGANİSTAN

Afgan halkının çok zor durumda olduğunu görüyoruz. Türkiye'yi ziyaret eden heyete de gerekli uyarı ve tavsiyelerde bulunduk.

AYRINTILAR GELİYOR...