Türkiye'den SDG'ye ültimatom: Kimseye sormadan gerekeni yaparız
Milli Savunma Bakanı Güler, SDG'nin Suriye ordusuna entegre olmayı kabul etmemesi durumunda, hiç kimseye sormadan gerekeni yapacaklarını söyledi. Terörsüz Türkiye sürecine değinen Güler, İran'ın da PJAK'ın gerçek yüzünü gördüğünü belirtti.
ABONE OLMilli Savunma Bakanı Yaşar Güler, "Yıllık Değerlendirme Toplantısında", aralarında Kanal 7 Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Acet'in olduğu basın yayın kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi.
TERÖR ÖRGÜTÜ SDG'NİN ENTEGRASYONU
Türkiye'de devam eden Terörsüz Türkiye sürecinin Suriye ayağına dair değerlendirmelerde bulunan Güler, 10 Mart'ta Şam'la SDG arasında imzalanan mutabakata değindiği açıklamasında, "Özellikle Suriye'deki olayların gelişimini dikkatle takip ediyoruz. Başından itibaren duruşumuzu belirledik ve bunda da herhangi bir geri adım atılması söz konusu değil. Suriye'de yeni bir hükümet kurulmuştur, yeni bir devlet başkanı vardır, onlara ülkede düzeni sağlamaları için bir süre tanımak gerekir diye düşünüyoruz. Suriye devlet başkanı ülkesindeki bütün grupları kucaklayacağını açıkladı ve buna uydu, uymaya da devam ediyor. Suriyeli yöneticilerle yaptığımız görüşmelerde kendilerinin SDG'nin entegrasyonuna yönelik tutumunu görüyoruz ve anlıyoruz. Bizim her türlü gelişmeye karşı planlarımız hazırdır, ne yapacağımızı çok iyi biliyoruz, bugüne kadar ne yaptıysak yine aynısını yapmaya gücümüz, kudretimiz vardır. Ancak birlik ve bütünlüğünü sağlamak üzere öncelikle yeni Suriye hükümeti gerekli inisiyatifleri geliştirecektir. Biz de buna destek oluruz." dedi.
"ABD'YLE, SDG'NİN ENTEGRASYONU KONUSUNDA GÖRÜŞ AYRILIĞI AZALIYOR"
Güler, "ABD ile görüş ayrılığı var mı?" sorusuna, "SDG'nin entegrasyonu konusunda ABD ile görüşmelerimiz devam ediyor. ABD'nin düşünceleri epey değişti. ABD'li dostlarımız şu anda gerçekleri daha iyi görüyor ve bu konudaki görüş farklılığımız azalıyor. Biz ne istediğimizi açık açık ifade ettik. Bu konudan geri adım yok. Mutlak surette Suriye ordusuna entegre olacaklar. SDG de entegrasyondan bahsediyor ama onların bahsettiği birlik halinde entegrasyon. Birlik olarak değil ferdi olarak entegre olmaları lazım. Aksi halde bunun adı entegrasyon olmaz." ifadelerini kullandı.
SDG'YE ÜLTİMATOM: GEREKENİ KİMSEYE SORMADAN YAPARIZ
SDG'nin Suriye ordusuna entegre olmama durumuna da değinen Bakan Güler, "Biz 2016'dan itibaren Suriye'deki harekatlarımızı yaparken, ABD de oradaydı, Rusya da oradaydı ve biz yapılması gerekeni hiç kimseye sormadan yaptık ve bitirdik. Önümüzdeki dönemde de ihtiyaç olursa gerekeni kimseye sormadan yaparız." diye konuştu.
"ÖRGÜTÜN TÜNEL FAALİYETLERİNİ YAKINDAN İZLİYORUZ"
Terör örgütünü kazdığı kilometrelerce tüneli imha ettiklerini söyleyip Afrin'de kurulan düzeni anlatan Güler, Rakka ve Deyrizor'da örgütün devam eden tünel kazma faaliyetlerini yakından takip ettiklerini belirtti:
"Tel Rıfat bölgesinde 302 km tünel imha faaliyetini tamamladık. Münbiç'te ise 430 km tüneli imha ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Toplam imha ettiğimiz tünel uzunluğu 732 km'dir. Bu sayede buralara insanların gelip hem yerleşmelerine hem de tarım yapmalarına imkan sağlıyoruz. Bilindiği üzere Afrin'i kontrol altına aldığımızda; bütün camiler, kiliseler, okullar, teröristlerin karargahı haline gelmişti. Afrin'i terörden temizleyerek tespit ettiğimiz bütün tünelleri imha ettik. Bölgenin en büyük barajı Afrin'in kuzeyinde olmasına rağmen halk susuz bırakılmıştı. Orayı güvenli ve yaşanabilir bir hale getirdik. Terör örgütünün Rakka ve Deyrizor'daki devam eden tünel kazma faaliyetlerini de yakından takip ediyoruz."
TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ: PKK MASAYA OTURMAK ZORUNDA KALDI
TSK'nın gerçekleştirdiği operasyonların PKK'yı bitirme noktasına getirdiğini, örgütün de masaya oturmak zorunda kaldığını ifade eden Bakan Güler, "40 yıldır terörle mücadele eden ülkemiz için Terörsüz Türkiye süreci bir fırsattır. Yapılmakta olan faaliyetleri de akılcı buluyoruz ve sürecin bizim istediğimiz gibi sonuçlanması için elimizden gelen gayreti gösteriyor, göstermeye de devam edeceğiz. TSK olarak biz PKK'yı tam bitirdiğimiz anda terör örgütü de 'Terörsüz Türkiye' sürecine uyacağını açıkladı. Yani biz başarılı operasyonların ardından terör örgütünü silah bırakma evresine getirerek hedefimize ulaştık. Biz şimdi Terörsüz Türkiye hedefine başarıyla ulaşarak kardeşliğimizin sürekli olmasını istiyoruz. Vatandaşlarımızın şundan emin olması gerekir; TSK, Bakanlığımız, devletimizin ilgili birimleri bu süreçte ne olup bittiğinin farkındadır. Geçmişte terörle mücadelede sarf ettiğimiz dikkati aynı hassasiyetle bugün de terörsüz Türkiye sürecinde sarf ediyoruz. Süreç terör örgütünün istediği şekilde değil, devletimizin belirlediği ve istediği şekilde devam edecek." dedi.
PKK'NIN İRAN UZANTISI PJAK'IN DURUMU: İRAN, ÖRGÜTÜN GERÇEK YÜZÜNÜ GÖRDÜ
PKK'nın İran uzantısı PJAK'ın duruma dair ise, "Özellikle İsrail-İran savaşı esnasında İran'daki PJAK'lı teröristler, bu savaşı İran'ın kaybedeceğini ve hatta İran'da yönetimin değişeceğini düşünüyorlardı. Bu minvalde açıklamalar yaptılar ve gerçek yüzleri bir günde ortaya çıktı. İsrail-İran arasındaki çatışma istedikleri şekilde sonuçlanmadı ve İran PJAK'a operasyon yaparak ağır zayiat verdirdi. Terör örgütü PKK, silah bırakma açıklamasının ardından Irak'ın kuzeyinden birçok terörist ve silah-mühimmatı İran'a aktarmaya çalıştı. Biz bunları her gün İran'a bildirdik. Onlar da fırsat buldukça operasyonlar icra ediyorlar. İran da bu vesileyle terör örgütü PJAK'ın gerçek yüzünü daha iyi görmüş oldu." ifadelerini kullandı.
SURİYE'YE EĞİTİM DESTEĞİ
Suriye ordusuna eğitim desteği verildiğini ve bunun artarak devam edeceğini vurgulayan Milli Savunma Bakanı, "Daha önce ben Suriye'yi ziyaret ettim. Geçtiğimiz haftalarda da Genelkurmay Başkanımız ve Kara Kuvvetleri Komutanımız da Suriye'ye gitti. Gittiğimiz zaman onlar daha iyiye daha güzele nasıl gidebilir bunu görüşüyoruz. Azerbaycan'a, Libya'ya ve Somali'ye eğitim desteğini nasıl sağladıysak aynısını onlara da sağlayabiliriz. Eğitimlerine Türkiye'de başladık ve devam ediyoruz. Suriye'nin terörle mücadelesine yardımcı olmamız gerektiğini düşünüyoruz ve çalışmalarımızı da bu yönde sürdürüyoruz." şeklinde konuştu.
ABD’NİN ULUSAL GÜVENLİK STRATEJİ BELGESİ
Amerika'da yayımlanan ulusal güvenlik strateji belgesine dair de konuşan Güler, "ABD yakın zamanda yeni bir strateji belgesini açıkladı. Bizim 6-8 yıldır dile getirdiğimiz bir konu var. ABD için artık tehdit Orta Doğu'da değil. Nerede olduğu belli. ABD Orta Doğu'dan çekildiğinde bölgede barış ve istikrarı sağlayabilecek tek bölgesel gücün Türkiye olduğunu Amerikalı dostlarımızın anladıklarını düşünüyorum. Bu durumun ülkemizin bölgesel ve stratejik etkinliğini artıracağına inanıyorum." dedi.