Bizdeki Kılıçdaroğlu vakası!

Referandum yoğunluğu nedeniyle oy kullanamayan sadece Kılıçdaroğlu değil. İki fire de bizde var…

Sahi iddiaya giren okurlar vardı referandum sonucuna. Onlardan haber var mı?

Referandum editörlere kayış attırdı. ‘Gariban’ı ‘Hayvan’ anlayan mı dersin, bir haberin başlığını üçüncü seferde doğru atan mı dersin. Bu sefer de yorgunluğa verelim.

BİR REFERANDUM BÖYLE GEÇTİ

Yaz dönemleri medya kuruluşları için ölü dönemdir. Tirajlar, reytingler, tıklanma oranları düşer. Ancak bu yaz medya kuruluşları için durgun bir dönem değildi. Referandum süreci yoğun bir haber trafiğine neden oldu.

Haber 7’nin bu süreçte başarılı bir sınav verdiğine inanıyorum. Her liderin konuşmasına, her açıklamaya yer vermeye çalıştık, ancak konuya bakış açımızı da kaybetmedik.

Ve referandum günü gelip çattığında Haber 7 ekibi yine görevinin başındaydı. Birisi daha fazla görevinin başındaydı. Neden daha fazla hemen açıklıyorum…

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun oy kullanamadığını sanırım duymayan kalmamıştır. Henüz bu durum ortaya çıkmadan Genel Yayın Yönetmenimiz Ünal Tanık, ihmalleri nedeniyle oy kullanamayan editörlerimizi afişe etmemiz gerektiğini söyledi. İnsanların yurtdışından gelip oy kullanarak geri döndüğü bir süreçte, kamuoyu oluşturma adına görev yapan editörlerin oy kullanamamaları eleştirilecek bir durumdu bizim için.

Seçmen kaydını İstanbul’a aldırmayan editörümüz Fatma Özdemir, referandum günü sabahın erken saatlerinden, gecenin geç saatlerine kadar çalışarak kendisini affettirmeye çalıştıysa da aynı gece çiğköfte sözünü tutmadığı için henüz affedilmedi.

Bayram öncesi izne çıkarak memleketine giden editörümüz Osman Ateşli’ye ‘Bir oyla seçim sonucu değişse ne yaparsın?’ dediğimizde duyduğu vicdan azabı yeterli bir ceza mı? Osman kardeşimizi de sabırsızlıkla bekliyoruz! (Osman’a not: Fındığı topladın mı?) 

Biz arkadaşlarımızı bu şekilde eleştirirken bir de baktık ki, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu oy kullanamamış.

‘Demek ki herkesin başına gelebilirmiş böyle şeyler’ diyerek kendilerine hafifletici sebep bulmaya çalışan varsa hiç heveslenmesin…

Bu gariban da hem bu yazıyı yazabilme hakkını elde edebilmek hem de vatandaşlık görevini yerine getirebilmek için sabah 8.30’da Ankara’dan İstanbul’a çıktığı yolda, referandum trafiği nedeniyle meydana gelen bir buçuk saatlik gecikme sonrası, sandıkların kapanmasına 15 dakika kala oyunu kullanıp vicdanı rahat bir şekilde bu yazıyı yazabilmiştir.

Yayın Koordinatörümüz Yaşar İliksiz de bugüne kadar sisteme tepki olarak sandığa gitmedi. Ancak bu seçimde sandığa gitmemek de sahiplenilince, sandığa giderek oy kullandı.

Tüm bunların toplamından sonra bir not düşmem gerekiyor. Ben oy vermemenin de bir tercih olduğunu ve demokratik hak olması gerektiğini düşünenlerdenim. Oy vermeyenlere ceza verilmesinin demokrasiye aykırı olduğuna inanıyorum. Sonuçlarına katlanılması gereken bir tercih…

Yarı şaka yarı ciddi, yoğun bir referandum sürecini kazasız belasız atlatmanın mutluluğunu yaşadığımızı belirtmek isterim.

İDDİAYA GİREN OKURLAR

Referandumdan söz açılmışken, meydanlarda, kahvelerde, sokaklarda, sanal alemde evetçiler ve hayırcılar pek çok iddiaya tutuştu. Hatta iki Haber 7 okuru da evlerini ortaya koymuştu. Hatta ben de o iddiayı ‘Okur referandum sonucuna iddiaya girdi’  başlığıyla bu köşeye taşımıştım. Açıkçası iddia sonrası neler olduğunu merak ediyorum? Okurlardan da bir ricada bulunmak istiyorum; varsa sizin de hatırladığınız iddialar yorum bölümüne iliştirin.

HABER 7 REFERANDUM ANKETİ

Haber 7’nin referandum anketinin sonuçları ise gerçek sonuçlara oldukça yakın. Sonuçlara BURADAN ulaşabilirsiniz.

Yüzde 59.3 evet, Yüzde 36.3 Hayır ve yüzde 4.4 de sandığa gitmeyeceğim denilmiş. Haber 7 anketinin tutarsız olduğu ve belli bir siyasi görüşü destekleyenlerin bu siteye girdiği yönündeki savların aksine, referandumda çıkan sonuca yakın bir oranın Haber 7 anketine yansıdığı görülebilir.

Referandum faslını kapatarak, referandum sürecinde zihinsel yorgunlukları had safhaya ulaşan editörlerimizin yaptıkları hatalara bir göz atalım.

‘GARİBAN’ NASIL ‘HAYVAN’ OLDU?

“Oral Çalışlar’dan Kılıçdaroğlu’na hakaret” başlığıyla yayınlanan haberde oldukça çarpıcı ifadeler yer alıyor. Haberin spotu şöyle; “Gazeteci Yazar Oral Çalışlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için, ‘Oy kullanamamış bir adam ya. Rezalet, hayvan ya.' ifadelerini kullandı.” (Peşin açıklama hayvan demiyor gariban diyor)

Olay bir açık mikrofon kazası. CNN Türk’te Ahmet Hakan’ın programı sırasında, Kılıçdaroğlu açıklama yapmak üzere mikrofonların karşısına geçtiği anda, stüdyodaki mikrofonların sesi kısılmayınca ortaya böyle bir durum çıkıyor. Haberde bu video da var. Ancak ‘zihinsel yorgunluğu had safhada’ olan editörlerimiz ‘gariban ya’ sözünü ‘hayvan ya’ olarak algılayıp haberi bu şekilde sunmuşlar.

Kısa süre içinde yanlış fark ediliyor ve haber ‘Oral Çalışlar’dan Kılıçdaroğluna: Gariban’ başlığıyla  düzeltilerek altına da bir not eklenerek özür dileniyor.

Bir yanlış anlaşılma kısa süre içerisinde düzeltildi ve yapılan bu hata nedeniyle özür dilendi. Buraya kadar her şey normal.

Ancak düzeltilen haberde “Ünlü yazar Oral Çalışlar, referandumda oy kullanamayan Kılıçdaroğlu'na hakaret ederken canlı yayın kazasının kurbanı oldu.” denilmekte. Bir kişiye ‘gariban’ demek hakaret olabilir mi?

Bana göre Oral Çalışlar, hakaret etmedi sadece normal şartlarda hiçbir sorun yaratmayacak bir kelimeyi televizyon ekranlarında, siyasi parti liderine söylediği için saygı sınırlarını birazcık zorladı.    

TACİZCİ KİM?

Kafalar karışık dedik ya… Bu da başka bir kafa karışıklığı eseri; “Kızını taciz eden babaya 15 yıl hapis talebi’ ancak içerik hiç de öyle değil. Bir yanlışlık var diyoruz başlık değişiyor; “Kızını taciz eden amcaya 15 yıl hapis talebi”… Yok o da olmadı. Hem bu ‘halamın bıyıkları olsa amcam olurdu’ gibi bir şey oldu. ‘Kızını taciz eden amca’ oldukça ilginç bir tamlama. Neyse o da olmadı demiştik. Sonunda tamam; “Amcasının kızını taciz edene 15 yıl hapis talebi”…  

İhsan AYDIN - Haber 7
OKUR TEMSİLCİSİ
ihsan.aydin@haber7.com